BIST 9.052
DOLAR 32,32
EURO 35,14
ALTIN 2.296,28
HABER /  POLİTİKA

AK Partili Mahir Ünal'dan Ali Babacan'a yanıt

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, Ali Babacan'ın AK Parti politikalarını eleştiren sözlerine "15 Temmuz'a, teröre hiç değinmeyeceksiniz, AB'de ortaya çıkan değişmelere değinmeyeceksiniz, bölge okuması yapmayacaksınız, dış politikaya dair yeni bir şey söylemeyeceksiniz yeni bir dil geliştirdiğinizi söyleyeceksiniz, böyle bir şey yok." diye yanıt verdi.

Abone ol

AK Parti'yi demokrasiden ve evrensel ilkelerden uzaklaşmakla suçlayan Ali Babacan'a, AK Parti'den ilk tepki AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal'dan geldi.

NTV canlı yayınında Funda Görey'in sorularına yanıt veren Ünal, Ali Babacan'ın dünkü açıklamalarıyla ilgili şunları söyledi:

Dikkate değer yeni bir şey bulmak mümkün değil

"(Ali Babacan tarafından kurulacak yeni parti) Siyasi girişimler olabilir. Ama Türk siyasi tarihine baktığınızda hem istikrarlı hem iktidara geldikten sonra Türkiye'nin en temel sorularını çözmüş, terör sorununu çözme konusuna yaklaşmış bir siyasi hareketten bahsediyoruz. Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle trenden inenler oldu. Hangi argümanları ortaya koyduklarını gördük. 

15 Temmuz'a, teröre hiç değinmeyeceksiniz, AB'de ortaya çıkan değişmelere değinmeyeceksiniz, bölge okuması yapmayacaksınız, dış politikaya dair yeni bir şey söylemeyeceksiniz yeni bir dil geliştirdiğinizi söyleyeceksiniz, böyle bir şey yok.

Dünya ve bölge okuması yapmıyorlar

Türkiye'nin değişken dünyanın sabit olduğunu düşünüyorlar. 15 Temmuz'a teröre hiç değinmeyeceksiniz.  AB'de ortaya çıkan değişmelere değinmeyeceksiniz, dünya ve bölge okuması yapmayacaksınız, dış politikaya dair yeni bir şey söylemeyeceksiniz yeni bir dil geliştirdiğinizi söyleyeceksiniz, böyle bir şey yok.

Esad sorulduğunda Sisi sorulduğunda hiçbir cevap vermeyeceksiniz

Esad sorulduğunda Sisi sorulduğunda hiçbir cevap vermeyeceksiniz ama herhangi bir akademisyenin konuşabileceği modası geçmiş neo liberal tezleri savunacaksınız. Bu yeni bir şey değil. Açıklamalarında dikkate değer yeni bir şey bulmak mümkün değil.  AK Parti olarak çizgimizde devam ediyoruz. Konuşmamızı gerektiren bir konu olarak görmüyorum bunu.

Beştepe'ye giden CHP'li iddiası: Baltayı taşa vurdular

CHP'nin durumunu Türk siyaseti artık taşıyamıyor. Son olayda da CHP baltayı taşa vurdu. Kılıçdaroğlu grup toplantısında bu konuya hiç değinmedi. Burada yazan belli konuşan belli doğrulayan belli. Çin Seddi, kumpas nereden çıktı? Bunlar kendileri çalıp kendileri oynuyor. Olay tamamen kendileriyle ilgili. Ben sizinle ilgili bir iddiada bulunuyorum, sonra ispat istiyorum. İddia size ait, ortada belge bilgi delil yok. Bu olay üzerinden birilerini suçluyorsunuz. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Bizim bu meseleyle bir ilgimiz yok. CHP kendi iç kavgalarına lütfen bizi karıştırmasın. Orada bir siyasi boşluk görünüyor. AK parti'nin kendi tabanıyla ilgili bir boşluk ise yok."

Ali Babacan neler demişti?

Dün akşam Habertürk'te Fatih Altaylı'nın sunduğu 'Teke Tek" programına konuk olan Ali Babacan neden istifa ettiğiyle ilgili şunları söylemişti: 

"Baktık olmuyor ayrışmalar yaşadık"
Türkiye'de demokrasinin iyi işlemediğinden şikayet ediyorduk. Hukukun üstünlüğü ilkesinin örselendiğinden bahsediyorduk. Zaman içerisinde uygulamalarla, çıkış değerleri arasında ciddi farklar oluşmaya başladı. Zaman içinde yavaş yavaş. 2011-2012'de başlayan ve 2013'de hızlanan. Uzun süre bunları düzeltmek için çaba harcadık. Bunlar evrensel ilkeler. Bunların zaman içerisinde örselenmesi hepimizi rahatsız etti düzeltmek için de çok çaba gösterdik. Baktık düzelme olmuyor ve ciddi bir ayrışma yaşadık.

"Türkiye'de sorunlar büyüdü"
2012'den sonra ciddi bir mücadele dönemi oldu, içeriden ciddi bir mücadele verdik. Pek çok arkadaşımız. Sadece değerler değil ilkeler de önemli. Yola çıkış ilkeleri şeffaflık, hesap verilebilirlik, kararların istişare ile alınması, yerinden yönetim ilkesi, kurumların güçlü ve itibarlı olması, alınan kararın kurallara dayanması, keyfilik olmaması lazım. İlkelerde de önemli bir sapma meydana geldi. Bu sadece parti değil Türkiye meselesi haline geldi. Türkiye'de sorunlar büyüdü, ülkenin karanlık bir tünele girdiğini hissettik ve ülkemizde ciddi bir sorumluluk hissettik.

"Anayasa değişikliği parti içinde tartışılmadı"
İstişare çok önemli. Kararlar olgunlaştırılmadan alınırsa parti ve ülke için sonuçları iyi olmuyor. Anayasa değişikliği Türkiye'de parti içinde rahat bir şekilde tartışılamadı. Bu anayasa değişikliğini savunamam dedim ve o kampanyaya katılmadım. O günlerde ben AK Parti milletvekiliydim.

Başkanlık sistemi ile beraber ilk seçimlere gidildi. Daha sonra 31 Mart'ta yerel seçimler gelecekti. Bu sistem gerçekten Türkiye'yi yönetecek bir sistem mi diye bakmak istedik. Başkanlık sistemi baktık ki iki ay sonra Türkiye'nin en büyük ekonomik krizi ile anılmaya başlandı. Başkanlık sistemi ile ilgili söylenen pek çok argüman karşılıksız kaldı.