BIST 9.080
DOLAR 32,34
EURO 35,12
ALTIN 2.309,13
HABER /  GÜNCEL

Hafter kimdir? Libya haritasına bakın Hafter güçleri nerede Türk askeri nereye gidecek?

TÜRK askerinin Libya'ya gitmesine ilişkin tezkere mecliste kabul edildi. Peki Akdeniz'deki sondaj çalışmaları sebebiyle Türk gemilerini batırmakla tehdit eden Hafter kimdir, Libya'da güçleri hangi merkezleri elinde tutuyor, Türk askeri nereye gidiyor? İşte Libya sarmalı:

Abone ol

Darbeci General Halife Hafter'in, BM ara buluculuğundaki diyalog konferansına günler kala 4 Nisan'da başkent Trablus'a saldırı başlatması 2019'da Libya'ya şiddet ve yıkım getirdi. Hafter, 15 Ocak'ta "Libya'nın toprak bütünlüğünü korumak için terör örgütleri DEAŞ ve El Kaide'ye karşı operasyon" bahanesi ile ülkenin petrol zengini güney kentlerine saldırı başlattı. 

Takvimler şubat ayını gösterdiğinde, Serrac ile Hafter’in, BM ara buluculuğunda BAE'de gerçekleştirdikleri görüşmeler neticesinde "geçiş döneminin yıl sonunda yapılacak seçimlerle tamamlanması konusunda anlaştıkları" duyuruldu. 

UMH'nin 26 Haziran'da Hafter milislerinin saldırı ve ikmal merkezi olarak kullandığı başkentin güneyindeki Giryan kentini ele geçirmesi bir dönüm noktası oldu ve rüzgarı meşru yönetim lehine çevirdi. 

LİBYA'DA DURUM
Aşağıdaki harita Libya'daki son durumu gösteriyor. Pembe boyalı yerler Hafter güçlerinin elinde bulunuyor. Açık renkli yerler ise Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) kontrolünde. Türk askeri UMH'nin kontrolündeki alanlara konuşlanacak ve bir yıl kalacak. 

Hafter saldırıları nedeniyle 2019'da en az 200'ü sivil 1500'den fazla insan hayatını kaybetti, 300 bine yakın Libyalı ise ülke içinde yer değiştirmek zorunda kaldı.  

Halife Hafter'in ne kadar askeri gücü var?

Mısır, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Rusya ve Fransa'nın desteğini alan darbeci general Halife Hafter'in silahlı gücü Libya Ulusal Ordusu adı altında toplanıyor. Ordunun merkezinde Hafter'in oğlu Halid Hafter tarafından kumanda edilen 106. Tugay bulunuyor.

Kara kuvvetleri
Libya Ulusal Ordusu'nun askeri gücü yaklaşık 38 bin savaşçı (yaklaşık 1500'ü rütbeli) olarak gösteriliyor. Hafter'e bağlı kara güçlerinin elinde çoğu Rus yapımı, en az 300 ana muharebe tankı bulunuyor. Uçaksavar ve roketatar sayısı ise yaklaşık 7 bin. Bu silahların içinde Rus yapımı ZU-23-2 ve ZPU'lar ön plana çıkıyor. ABD yapımı M40 ile Çin yapımı çoklu roketatar Type 63 de Hafter güçlerinin envanterinde dikkat çeken diğer silahlar.

Hafter'e bağlı birliklerin NATO standartlarında üretilen İtalyan yapımı, kundağı motorlu topçu sistemi Palmaria kullandığı ve elinde bu silahtan 50'den fazla bulunduğu tahmin ediliyor. 

Hava savunma sistemi ve silahları

Hafter'in kara kuvvetlerinde, tamamı 106. Tugay'ın kontrolünde 4 adet Rus yapımı MI-24 saldırı helikopteri bulunuyor. Hafter'in envanterinde yine Rus yapımı Pantsir karadan havaya füze sistemleri de yer alıyor. 106. Tugay iki adet Pantsir'e sahip.

Hafter güçleri ayrıca, yaklaşık 300 adet ABD yapımı BAE Caiman zırhlı personel taşıyıcı da kullanıyor.

Destekçileri kimler?
Rus Wagner Grup savaşçıları, Sudan Bağımsızlık Hareketi'ne bağlı milisler ve Çadlı savaşçılar da Halife Hafter'e bağlı silahlı güçlere destek veriyor. Libya'da en az 200 Rus paralı asker görev yapıyor. Sudanlı savaşçıların sayısı 2016'da 1.500 olarak açıklanmıştı. Rakamın 2019'da 4 bine kadar çıktığı tahmin ediliyor.

İtalya merkezli Uluslararası Siyasal Araştırmalar Enstitüsü'nün Mayıs 2019 verilerine göre Libya Ulusal Ordusu'nun bünyesinde yaklaşık 18 bin yabancı savaşçı bulunuyor.

HAVA GÜCÜ NE KADAR?

Libya Ulusal Ordusu'nun hava gücü Trablus hükümetinden üstün gösteriliyor. Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin hava kuvvetleri özellikle yakıt ve modernizasyon sıkıntısı yaşarken, Hafter, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin desteğiyle hava kuvvetlerini güçlendirdi. Hafter'in elinde 2 adet Mirage F-1ED, 12 MiG-21, 3 MiG-23ML ve bir adet Su-22 savaş uçağı bulunuyor. Uçakların bakımı büyük oranda Mısır tarafından yapıldı.

Hafter kimdir işte CIA geçmişli ihanet dolu mazisi

Libya'nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri darbeci Halife Hafter'in, Muammer Kaddafi'nin silah arkadaşlığından ABD istihbarat örgütü CIA ile iş birliğine uzanan karanlık bir mazisi bulunuyor. Libya, 2019'da Hafter'in kendisine uluslararası alanda meşruiyet sağlamak için 4 Nisan'da başkent Trablus'a başlattığı saldırı nedeniyle yabancı paralı savaşçıların elinde büyük bir yıkıma uğradı. 

Hafter'in ülkesinin yakın tarihinde oynadığı rollere ilişkin öne çıkan olaylar ise şöyle sıralanıyor:

1969: Kaddafi'nin silah arkadaşlığı

Hafter, Libya'da Batı yanlısı olarak bilinen Kral İdris'i deviren askeri darbede Kaddafi'nin ordudaki en yakın silah arkadaşlarından biri olarak öne çıktı. Hafter, daha sonra Libya ordusunda Yom Kippur ve ülkesinin Çad'a karşı savaşında komuta kademesinde görev yaptı.

Hafter, 1987'de beraberindeki 700'e yakın adamıyla Çad'da esir alındı.  

1990: Kaddafi'ye karşı CIA ile iş birliği

Çad'dan çıkarıldıktan sonra ABD tarafından Zaire'ye getirilen Hafter, Libya'ya dönmek yerine Kaddafi'nin yurt dışındaki muhaliflerine katıldı.

Yurt dışındaki muhaliflerin silahlı kanadının başına geçen Hafter, adamlarıyla ABD'de CIA'in merkezinin bulunduğu Virginia bölgesine yerleşti. Kaddafi'ye karşı yürütülen girişimlerde Hafter, CIA ile yakın iş birliği yaptı.

1993'te Kaddafi'ye yapılan CIA destekli başarısız suikast girişimini yönetmekle suçlanan Hafter, ülkesinde idam cezasına çarptırıldı.

Hafter, aynı şekilde 1996'da Kaddafi'ye karşı yine ABD destekli başarısız bir darbe girişiminde bulundu.

2011: Kaddafi devrildi, Hafter için sürgün bitti

Orta Doğu ve Kuzey Afrika'yı kasıp kavuran halk ayaklanmalarının gerçekleştiği 2011'de Kaddafi yönetiminin devrilmesiyle, Hafter için de sürgün yılları sona erdi ve Libya'ya döndü.

Hafter, ülkesine döndükten sonra devrim sonrası yönetimde herhangi bir üst düzey görev alamadı.

2014: Devrimcilere karşı darbe girişimi

Hafter, 2014'e gelindiğinde, askeri üniforması ve beraberindeki komuta kademesiyle yaptığı açıklamayla, Libya'da seçimle göreve gelen Milli Genel Kongre'nin lağvedildiğini ve geçiş dönemi için yeni bir yol haritası bulunduğunu duyurdu.

Libyalı generalin Mısır'daki Abdulfettah es-Sisi'nin izlerini taşıyan bu darbe girişimi, sahada herhangi bir karşılık bulmadı. Ancak, Hafter'in yönettiği grupların Libya içindeki silahlı iktidar mücadelesi başladı.

Hafter ayrıca darbe girişiminin ardından terör örgütü DEAŞ'ın kontrolündeki Bingazi ve Sirte'ye operasyon başlattığını açıklayarak, kendisini "terörle mücadele eden isim" olarak pazarladı ve uluslararası destek istediğini duyurdu.

2015: Hafter'in darbesi taraftar topluyor

Hafter'in darbe girişimi sonrası ülkede Tobruk'ta Temsilciler Meclisi ve başkent Trablus'ta Milli Genel Kongre olmak üzere iki meclis ortaya çıktı.

2011'deki devrim sırasında ülkenin doğusunda savaşan silahlı gruplardan destek alan Hafter, Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi  tarafından Şubat 2015'te "orgeneral" rütbesine yükseltilerek "Libya Ulusal Ordusu" isimli silahlı grubun başına "Başkomutan" olarak atandı.

Hafter, bölgedeki devrim karşıtı grupların arkasında yer alan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır gibi ülkelerce güçlü şekilde desteklendi.

2016: Hafter'in gözü petrol yataklarında

Birleşmiş Milletler'in (BM) girişimleriyle, 2016'da Fas'ın Suheyrat kentinde varılan "Libya Siyasi Anlaşması" uyarınca kurulan Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanlık Konseyi, uluslararası toplum tarafından Libya'nın tek meşru temsilcisi olarak tanındı.

UMH Başkanlık Konseyi'nin sunduğu hükümet listeleri General Hafter'in baskıları nedeniyle Tobruk'taki Temsilciler Meclisi'nde onaylanamadı ve süreç tıkandı.

Hafter, o dönem Tunus'ta bulunan UMH Başkanlık Konseyi mensuplarının Libya topraklarına girişini zorlaştırmakla kalmadı, ülke ekonomisinin can damarı olan ve UMH kontrolünde bulunan Petrol Hilali bölgesine saldırı başlattı. 

Yüzlerce can kaybıyla sonlanan Hafter'in Petrol Hilali saldırıları, aynı zamanda Libya'nın temel ekonomik girdisi olan petrol üretimine de büyük sekte vurdu. 

Libya Denetim Bürosu'nun paylaştığı rakamlara göre, Libya 2013-2016 yıllarında petrol üretiminde 106 milyar dolar değerinde kayba uğradı.

2017: Hafter, uzlaşmayı kabul ediyor

BAE lobisince Batı başkentlerinde Libya'ya istikrar getirecek "güçlü lider" iddiasıyla pazarlanan Hafter, Libya'da nüfuz sahibi olmak isteyen Rusya, Fransa ve ABD gibi ülkeler  için kullanışlı bir enstrüman oldu.

Siyasi geçiş sürecinin önündeki en önemli engellerden biri olan Hafter, baskılar sonucu 2017 yazında Fransa'nın başkenti Paris'te, UMH Başkanlık Konseyi Başkanı Fayiz es-Serrac ile kameralar karşısına geçti. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un girişimiyle Paris yakınlarında bir araya gelen Hafter ve Serrac, ateşkes ilan edilmesi ve 2018'de seçimlerin yapılması konularında anlaşma sağlandığını bildirdi.

Ancak Hafter tarafı anlaşmanın hayata geçirilmesi için silahlarını bırakmadan başkente girme şartında diretince Libya'daki bu diyalog arayışı da sonuçsuz kaldı. 

2019: Hafter gözünü petrol zengini güney bölgelerine dikti

Darbeci General Hafter, 15 Ocak 2019'da  "Libya'nın toprak bütünlüğünü korumak için terör örgütleri DEAŞ ve El Kaide'ye karşı operasyon" gibi bahanelerle ülkenin petrol zengini güney kentlerine saldırı başlattı.

Hafter’in güney kentlerini ele geçirmesi sonrası, başkente yönelik saldırı endişesi arttı.

Şubat'ta anlaşma, nisan'da başkente saldırı

Takvimler Şubat 2019'u gösterdiğinde, Libya'nın uluslararası tanınırlığa sahip tek yasal temsilcisi UMH Başbakanı Serrac ile ülkenin doğusundaki silahlı güçlerin lideri Hafter’in, BM ara buluculuğunda BAE'nin başkenti Abu Dabi'de gerçekleştirdikleri görüşmeler neticesinde "geçiş döneminin yıl sonunda yapılacak seçimlerle tamamlanması konusunda anlaştıkları" duyuruldu.

Ancak Hafter'in seçim dışında başka hesaplar peşinde olduğunun anlaşılması çok da uzun sürmedi.

BM Libya Özel Temsilciliği'nin Libya'daki anlaşmazlığın çözümü için ortaya koyduğu uluslararası yol haritasının bir parçası olarak ülkedeki tüm aktörlerin katılımıyla 14-16 Nisan'da Gadamis kentinde "Ulusal Diyalog Konferansı" düzenlenmesi bekleniyordu.

Ancak, söz konusu konferansa günler kala, darbeci General Hafter, Libya'daki tüm diplomatik temsilcilikler ile bağımsız devlet kurumlarının bulunduğu ve ülke nüfusunun üçte ikisine ev sahipliği yapması sebebiyle muhtemel bir seçimde kritik önem taşıyan başkent Trablus'u ele geçirmek için 4 Nisan'da saldırı başlattı.

Hafter, Trablus'u 48 saat içinde ele geçireceği iddiasıyla başlattığı saldırıların ilk günlerinde başkent çevresindeki birçok noktada kontrolü sağlasa da UMH'nin hızlı refleksi ve güçlü direnişi sebebiyle Trablus rüyasını gerçekleştiremedi.

Libya'da Hafter’in saldırılarını başlattığı 4 Nisan’dan bugüne kadar 200'den fazlası sivil olmak üzere 1500'e yakın insan hayatını kaybetti, yaklaşık 300 bin Libyalı ise ülke içinde yer değiştirmek zorunda kaldı.

Hafter, 12 Aralık'ta Trablus'a yönelik "Belirleyici Savaş" adı altında yeni bir saldırı başlattı. Hafter saflarındaki, Wagner Grubu'na mensup Rus paralı askerler ve Sudanlı savaşçıların sayısının giderek arttığına ilişkin çok sayıda haber kamuoyuna yansıdı.