BIST 10.949
DOLAR 42,51
EURO 49,55
ALTIN 5.781,18
HABER /  POLİTİKA

Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı: Ucuz kiralık konut uygulamasını hayata geçireceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de ilk kez kiralık konut uygulamasını TOKİ’nin vasıtasıyla hayata geçireceklerini belirterek, "Devlet, sosyal konutları kendisi kiraya verip, inşallah samimi olarak ucuz kiralama sürecini biz başlatacağız." dedi.

Abone ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığı Eğitim Programı’nda konuştu.

Erdoğan, ucuz kira yönteminin yakın zamanda TOKİ eliyle hayata geçirileceğini duyurdu.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları:

Bizim prensibimiz 24 yıldır hiç değişmemiştir. Değerli kardeşlerim milletle inatlaşma olmaz milletin rızası hilafına iş yapılmaz. Bugüne kadar ne yaptıysak hep bu hassasiyetle yaptık. Başkaları gibi yukarıdan aşağıya doğru dikte eden değil her kademede istişare eden farklı fikirleri can kulağıyla dinleyen bir yaklaşımla hareket ettik. İnşallah bundan sonra da aynı çizgide siyaset yapmaya devam edeceğiz.

"Soykırımı durdurma noktasında önemli bir adım attık"

Dün bölgemizin son iki yıldır kanayan en büyük yarası olan Gazze soykırımını durdurma noktasında önemli bir adım attık.

Liderlerle Sharm El Şeyh'te güçlü bir irade ortaya koyduk. Amerikan başkanı Sayın Trump Mısır Cumhurbaşkanı Sayın Sisi, Katar Emiri Şeyh Temim ile birlikte imzaladığımız dörtlü deklarasyon bölgemizde kalıcı barışa giden yolda yeni bir km taşı olmasını ümit ediyorum.

Gazze'de buruk da olsa çocukların yüzleri gülüyor. Anneler çocuklarını sokağa bomba yağar korkusu olmadan gönderebiliyor. Bunlar bile bizim için bahtiyarlık.

Gazze'nin inşa ve ihyası

Olayın bir inşa süresi var, bir de ihya süresi var. İnşa ve ihya. Türkiye'nin üzerine burada önemli bir görev düşüyor. Tabii bunu başta Amerika olmak üzere Körfez ülkeleri hep birlikte görüşecek, tartışacak ve bu konuda ne gibi adımlar atacağımızı bir karara bağlayacağız.. Şimdi hep beraber Filistin'in yaralarını sarmamız, Gazze'yi yeniden ayağa kaldırmamız ve Gazzeli kardeşlerimize can suyu olmamız gerekiyor.

"Ucuz kiralama sürecini biz başlatacağız"

Hep söylediğim gibi bizim birinci önceliğimiz hayat pahalılığını kökten çözmektir. Halen yüksek seyreden kiralar ve konut fiyatlarıyla ilgili çok önemli bir projeyi hayata geçiriyoruz. Bundan böyle kira konusunda işin planlamasını devlet yürütecek. Vatandaş gelsin kendisi kiraya versin yüksek kiralarla orada vatandaşı sömürsün bunlara fırsat vermeyip, devlet sosyal konutları kendisi kiraya verip, inşallah samimi olarak ucuz kiralama sürecini biz başlatacağız. 

Yüzyılın konut projesi adını verdiğimiz bu çalışmayla 81 ilimizde toplam 500 bin sosyal konut inşa edeceğiz. Projemizde şehit yakını ve gazilerimize, emeklilerimize ve üç çocuğu olan ailelerimize engelli vatandaşlarımıza özel kontenjanlar ayıracağız.

Türkiye’de ilk kez kiralık konut uygulamasını TOKİ’miz vasıtasıyla hayata geçireceğiz. Sosyal konutların bir kısmını vatandaşlarımıza uygun şartlarla kiralayacak bilhassa dar gelirli ailelerimize rahat bir nefes aldıracağız.

Konut projemiz sadece sosyal politikalar da değil enflasyonla mücadelede de elimizi güçlendirecek tek haneli enflasyon hedefine ulaşmamız katkı sunacaktır. Ekim ayının sonunda milletimizle paylaşacağız. Hükümetimizin üretimi yatırımı istihdamı merkeze alan büyüme politikasında hiç bir değişiklik söz konusu değildir. Hükümet ve siyaset kurumu olarak görevimiz sorunlara çözüm bulmak. 23 yıldır bunu yaptık. Bundan sonra da çözüm üreten biz olacağız.

"Boykottan amaçları, millî markaları tehdit edip haraca bağlamakmış"

Yolsuzluk operasyonları başlayınca, Beytülmale çöreklenmiş yankesicileri yargıdan kurtarmak için “boykot” diye bir şey uydurdular. Kendilerine destek vermeyen hangi marka, kurum, şirket, basın-yayın kuruluşu varsa hepsini bu boykot torbasının içine doldurdular. Mitinglerinde bu markaları yuhalatmaktan, hedef göstermeye kadar akıl ve vicdanla bağdaşmayan her şeyi yaptılar. Fakat ne yaptılarsa muvaffak olamadılar. Ülkemiz genelindeki boykot çağrıları, diğer bütün işleri gibi, yine ellerinde patladı.

Milletimiz, bunların önünü arkasını düşünmeden yaptıkları “ekonomiyi durdurma” çağrılarına prim vermedi. Şimdi anlaşılıyor ki boykottan amaçları, millî markaları tehdit edip haraca bağlamakmış. Suç örgütleriyle haşır neşir ola ola iyice onlara benzemeye başladılar.

Milletimiz artık bunların siyasi parti mi, mafya mı olduğunu karıştırır oldu. Öyle ya, önüne geleni tehdit eden bir siyasi parti olur mu? Kendisine destek vermeyen herkesi tetikçilerine linç ettiren bir siyasi parti olur mu?

Sayın Özel’in yönetiminde CHP, siyasi parti kimliğini giderek kaybediyor. Daha önce de söyledim: CHP yönetilmiyor. Dümeni kilitlenmiş gemi misali oraya buraya savruluyor.

Kaptanın ise ne gemi umurunda, ne yolcular. O, boş işlerle, boş gündemlerle günü kurtarmanın derdinde. Rakibimiz de olsa biz, kimsenin böyle bir duruma düşmesini istemeyiz. Tam tersine biz, rakiplerimizin kalite ve kalibremize uygun olmasını isteriz. Temennimiz, CHP’nin yaşadığı bu kimlik bunalımını bir an önce aşmasıdır. Değerli kardeşlerim, kimlik bunalımının yansımalarını sadece ekonomi politikalarında değil, dış politikalarında da görüyoruz. Yurt dışına gidince, yabancılara kendi ülkelerini şikâyet etme alışkanlığını bir türlü bırakamadılar."