İngiliz gazetelerinde bugün öne çıkan haberler: 'Suriyeli silahlı muhaliflere Türkiye'den destek', Fransa'daki G20 zirvesi, ABD-İsrail-İran ekseninde artan gerilim.
Abone olDaily Telegraph'ta yer alan Türkiye'yle doğrudan ilgili haber, Suriye Özgür Ordusu isimli Beşar Esad muhaliflerinden oluşan silahlı kuvvet hakkında.
Haberde yaklaşık 15.000 kişiden oluşan ve Esad'a karşı mücadeleye geçmeye hazırlanan ordunun Türkiye'den kontrol edildiği söylenmiş.
Türkiye'nin doğusunda sıkı güvenlik önlemleriyle korunan bir kampta Daily Telegraph muhabiriyle görüştüğü belirtilen, ordunun komutanı Albay Riyad el Esad'ın "yeni Suriye'nin ordusu biz olacağız" sözlerinin aktarıldığı haberde Ankara'nın harekete üstü örtük bir şekilde onay verdiği söylenmiş.
Daily Telegraph'ın haberinde ayrıca Suriye Özgür Ordusu'nun Türkiye'de bulunan komutanlarına Türk Dış işleri bakanlığı üzerinden ulaşıldığı ve komutanların Türk güvenlik birimi tarafından korunduğu bildirilmiş.
Türkiye'nin Suriye'yle kısa bir zaman önce sıkı olan ilişkilerinin an itibariyle bir hayli gergin olduğunun hatırlatıldığı haberde, Suriye Özgür Ordusu'nun, Türkiye-Suriye sınırı aşıp saldırılar düzenleyip düzenlemediğini görüşülen komutanlarca açıklığa kavuşturulmadığı söylenmiş.
Suriye'nin farklı noktalarında örgütlü olan ordunun geçen hafta dokuz kişinin ölümüne yol açan saldırıyı üstlendiği belirtilmiş, ve İstanbul'da ilan edilen muhaliflerden oluşan Suriye Ulusal Konseyi'nin silahlı gücü olma teklifini bekledikleri söylenmiş.
Fransa'daki G20 zirvesi
Guardian'ın, Yunanistan'la ilgili gelişmelerin ve belirsizliğin damga vurduğu, Fransa'daki G20 zirvesi hakkındaki ana haberinin başlığı "Taze belirsizliklerle dolu günde liderler Yunanistan'ın euro'dan ayrılması gerekebileceğini itiraf ettiler".
Yunanistan Başbakanı Papandreu'nun IMF ve AB kaynaklı yarım paketini halk oylamasına götürmekten vazgeçtiği, İtalya'daki mali krizin büyümekte olduğu ve İngiltere'nin yeni IMF talebiyle yüz yüze kaldığı alt başlıklarıyla sunular haber, Nicola Sarkozy, Angela Merkel ve Barrack Obama'nın yüzlerde karamsar ifadelerin hakim olduğu bir fotoğraf eşliğinde sunulmuş.
Financial Times ise zirveyle ilgili haberinde Papandreu'nun referandum kararından çark etmesinin Avrupalı liderler ve piyasalar tarafından olumlu karşıladığını söylemiş.
Yunanistan başbakanının kurtarma paketini halk oylamasına götürmek yerine muhalefet partilerinden mecliste destek isteyecek olmasının ve ana muhalefet partisinin bu yönde tavır sergileyebileceğini açıklamasının belirtildiği FT haberinde endişeyle başlayan zirvenin ilk günün umutlu sona erdiği söylenmiş.
Times ise Yunanisan'ın eruo'dan ayrılma ihtimalinin ilk kez bu kadar yüksek sesle telaffuz edildiğini söyleyerek, gelişmelerin bu yönde ilerleyebileceği öngörüsünde bulunmuş.
Independent'in başyazısındaysa Yunanistan'ın euro'dan çıkmasını çözüm olarak görmenin mantıksız olduğu, bunun yerine ekonomi tabanlı krizden çıkış yollarını tartışmanın gerektiği öne sürülmüş.
Güvensizlik hakim
G20 zirvesinin gerçekleştiği Cannes'da bulunan Guardian gazetesinin ekonomi editörü Larry Elliott'un değerlendirme yazısında ise, zirve kulislerinde liderlerin yaşanmakta olanların kontrolünü yitirmekte oldukları hissiyatının hâkim olduğunu belirtmiş.
Bundan üç yıl önce Lehman Brothers yatırım şirketinin batması ardından benzer bir haleti ruhiyenin yaşandığına işaret eden Elliott, özellikle Papandreu ve Berlusconi'nin günlerinin sayılı olduğu izlenimini paylaşmış.
Elliott 2008'de yaşanana benzer bir küresel daralmanın yaşanmaması için üç acil adım atılabileceğini söylemiş: İtalya'nın Yunanistan'ın durumuna düşmemesi için İtalyan bonolarının Avrupa Merkez Bankası tarafından satın alınması, euro bölgesi ülkelerine kredi sağlayan IMF'nin bütçesinin artırılması ve tasarruf önlemlerinin her ülkede işe yarayacağı yanılgısında vazgeçilmesi.
Times'ın Yunanistan'a dair gelişmeleri duyurduğu haberinin başlığı "Yunanistan şimdi demokrasinin beşiği oldu."
Ülkedeki tasarruf önlemlerine karşı eylemlerin gittikçe artmakta ve öfkenin yükselmekte olduğu belirtilen haberde, dün akşam parlamentonun önünde toplanan binlerce kişinin başbakan Papandreu'nun istifasını istedikleri belirtilmiş, ve eylemcilerden birinin şu ifadesine yer verilmiş:
"Papandreu bizden oy isterken güvenceli ve adil bir Yunanistan vaat etmişti. Şu an Yunanistan yaşanılacak bir ülke olmaktan çıktı. İşte bu yüzden mücadele etmek gerekiyor ve buradayız."
"Amerika aklını yitirmiş durumda"
Guardian'ın dün yayınladığı, Londra'nın Washington'un İran'a yönelik olası harekatına hazırlanmakta olduğuna dair özel haberinin devamı sayılabilecek bugünkü haberde gelişmelerin İran cephesinde nasıl yankılandığı öne çıkmış.
Haberin başlığı İran dış işleri bakanının bugünkü demecinden: "Amerika aklını yitirmiş durumda, İran'la çarpışmadan önce bir kez daha düşünmelerini umarız."
Dış işleri bakanı Ali Ekber Salehi'nin Libya'da yaptığı açıklamanın, İsrail başbakanı Netanyahu'nun İran'a saldırı için destek arayışıyla aynı zamanda gerçekleştiği bildirilen haberde önümüzdeki hafta açıklanması beklenen Birleşmiş Milletler Atom Enerjisi kurumu raporunun öneminin artmakta olduğunun altı çizilmiş.
Times'ın konuyla ilgili haberinin başlığı bu doğrultuda: BM raporu Tahran'a baskıyı artırırken, hava saldırısı ihtimali de artıyor".
Times'ın haberinde İsrail'deki operasyon yanlılarının "İran'ın bölgedeki en önemli müttefiki Suriye'nin rejim krizi yaşadığı ve Tahran'ın Körfez ülkeleriyle arasının açık olduğu içinde bulunulan dönemin, İran'a saldırmak için doğru zaman olduğu" şeklinde bir yaklaşıma sahip oldukları belirtilmiş.
Independent ise, İsrail'de yayınlanan Haaretz gazetesi tarafından yapılan anket sonuçlarını haberleştirmiş ve ankete katılan İsraillilerin yüzde 41'inin İran'la savaşmaya evet dediğini, yüzde 39'unun hayır dediğini, yüzde 11'inin de çekimser olduğunu aktarmış.
"Post-Emperyalizm virüsü"
Gelişmelerin İran-Amerika ekseninde değerlendirildiği, Guardian'da Simon Jenkins tarafından kaleme alınmış yorum yazısının başlığı ise "Amerika'nın çatışacak yeni bir hedefi var - ancak İran bombalarla ele geçirilemez.
"Post-Emperyalizm virüsünün uluslararası ilişkiler alanını ele geçirdiğini belirten yazar, İran'a yönelik operasyona açıkça karşı çıktığı yazıda, şu an İran'a dair suçlamaların 2002'de Irak'a yöneltilenlerle taşıdığı benzerliklere dikkat çekmiş.
"Biz bunu daha önce de gördük, ve korkunç insani maliyeti iyi biliyoruz, durmalıyız" diyen Jenkins İngiltere'nin Amerikalı dostlarını da durdurması gerektiğini söylemiş. Yazı şöyle sona ermiş:
"İngilizler, Amerikalı dostlarının imparatorluk gücünü yitirmekte olan ve bunun yerine yeni bir rol bulamayan ülkeler arasında katılmakta olduğunu görebiliyorlar.
Çünkü İngiliz İmparatorluğu da bunu yaşadı. O günlere geri dönülmemeli. Uyarması bizden".
ÖNCEKİ HABERLER
