BIST 9.693
DOLAR 32,58
EURO 34,80
ALTIN 2.508,18
HABER /  GÜNCEL

Josef Sural’ın ardından Alanya Müftülüğü: "Müslüman olmayanlara rahmet dilemeyin"

Kayserispor maçı dönüşünce Alanyaspor’a ait aracın kaza yapması sonucu hayatını kaybeden Josef Soral'ın ardından Alanya Müftülüğünün açıklaması gündem oldu. Müftülüğün açıklamasında, “Müslüman olmayanlara rahmet dilemeyin” ifadeleri yer aldı.

Abone ol

Geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren Aytemiz Alanyasporlu futbolcu Josef Sural, geçtiğimiz gün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, takım arkadaşları ve sevenlerinin katıldığı yeşil saha içerisinde düzenlenen törende son yolculuğuna uğurlandı. 

Tüm ülkeyi yasa boğan olayın ardından, sosyal medyada yüzlerce vatandaş Sural’e Allah’tan rahmet dilerken, Alanya Müftülüğü resmi sosyal medya hesabında bir açıklama yayınladı.

Alanya Müftülüğünün paylaştığı yazıda şunlar yazıyor;

“Gayrimüslimlere rahmet okumak ve istiğfar etmek, onların yaşarken inkâr ettikleri Yüce Allah’tan onlar adına af dilemek anlamına gelir. İslam inancına göre herkes Yüce Allah’a ve dinine inanmakla mükellef olduğu için kişinin kendi ameli esas kabul edilmiştir. Bir kimse hayattayken iman etmeyip küfür üzere öldükten sonra başkalarının onun için yapacağı dualar geçersiz olur ve ona herhangi bir faydası dokunmaz.

Nitekim birçok âyet-i kerimede inkâr üzere ölen kâfirlerin onlara af dilense bile affedilmeyecekleri belirtilmiş (Nisâ, 4/18, 48; Tevbe, 9/80) ve onlara istiğfar edilmesi yasaklanmıştır. Diğer taraftan “Resûlullah (s.a.s.), amcası Ebû Tâlib ölüm döşeğinde iken ona ‘La ilahe illallah’ kelimesini telkin etmiş, iman etmemesi üzerine, ‘Allah’a yemin ederim ki, senin için af ve mağfiret dilemek bana yasaklanmadığı müddetçe, senin için muhakkak Allah’tan mağfiret dileyeceğim.” (Buhârî, Cenaiz, 79) buyurmuştur. Bu olay üzerine “Cehennem ehli oldukları açıkça kendilerine belli olduktan sonra, —yakınları da olsalar— Allah’a ortak koşanlar için af dilemek, ne Peygambere ne de müminlere yaraşır.” (Tevbe, 9/113) âyeti inmiştir.

Başka bir rivayette ise Hz. Peygamberin (s.a.s.), münafıkların başı sayılan Abdullah b. Übey b. Selûl’ün cenaze namazını kıldığı, akabinde ona rahmet dileyeceğini ifade ettikten sonra “Asla onlardan ölen birinin namazını kılma ve kabrinin başında durma. Çünkü onlar Allah’ı ve Resûlünü inkâr ettiler ve fasık olarak öldüler.” (Tevbe, 9/84) mealindeki âyetin nazil olduğu belirtilmektedir (Buhari Cenaiz, 83).

İlgili âyetlerden hareketle müslüman bir kimsenin, gayrimüslim olarak ölen bir kimseye istiğfar etmemesi ve rahmet dilememesi gerektiği, böyle bir cenazeyle karşılaştığında da nazik cümlelerle taziye dileğinde bulunması ve kalanlara sabrı tavsiye edip teselli vermesinin uygun olacağı anlaşılmaktadır.

Din İşleri Yüksek Kurulu”