BIST 10.214
DOLAR 32,22
EURO 35,02
ALTIN 2.455,74
HABER /  ÇALIŞMA HAYATI  /  MEMUR

Akaydan sert eleştiri

BASK Genel Başkanı Resul Akay, hükümetin önerdiği yüzde 4'lük zammı değerlendirdi.

Abone ol

Kısa adı BASK olan Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanı Resul AKAY, KIZILAY, KARANFİL SOKAK METRO GİRİŞİNDE kurdukları “TOPLU GÖRÜŞMELERİ İZLEME VE YÖNLENDİRME STANDINDA” yaptığı konuşmada;
“Sayın Başbakan iktidara geldiğinde ağır bir ekonomik miras devraldığını, ekonominin rayına girmesinin zaman alacağını ifade ettiğini, toplum kesimlerinden üç yıllık süre istediğini belirtti. Sayın Başbakan üç yıllık sürenin sonunda refah düzeyinin artacağını, herkesin elinin para göreceğini, mutfağına bolluk geleceğini söyledi.
“Sayın Başbakan üçüncü yılın sonunda yüzde 2,5+2,5 oranında maaş artışı yapmakla, 2007 Yılı için maaş artışlarını yüzde 2+2 oranında öngörmekle hayal kırıklığı yarattığını, adeta dağın fare doğurduğunu kanıtlamıştır” dedi.
Bugüne kadar iş başına gelen hükümetlere en fazla 500 gün kredi verildiğini, ilk defa 59"uncu Hükümete 1100 gün süre verildiğini, bu sürenin 2005 Yılı sonunda fazlasıyla dolduğunu öne süren AKAY, “bu sürenin sonunda başta memur ve emekli kesimi olmak üzere toplum kesimlerine verilen sözlerin tutulmadığını, nitekim 59"uncu Hükümet kurulmadan önce ticari işlemlerde memur kefil istenirken, bugün memura kefilsiz kiralık ev dahi verilmediğini ifade etti.

HÜKÜMETİN AHMAK ADAMDAN FARKI YOK
AKAY konuşmasında; Kamu görevlileri, sorunlarına şaşı bakan, kör bakan bir iktidarla karşı karşıya bulunmaktadır. Kamu görevlisini hiçe sayarak Ülke sorunlarını azaltacağını sanan bir Hükümet bindiği dalı kesen ahmak bir insandan farksızdır. Hükümet siyasal sonuçlarını göze alarak böyle bir tercih yapabilse bile, yetkili sendikaların Hükümetin bu aymazlığı, pişkinliği, umursamazlığı karşısında kitlesel gücünü demokratik platformlara en etkin ve kararlı bir şekilde taşımaları gerekirdi.” dedi.

AKAY konuşmasını şöyle sürdürdü.
SİYASAL GÖRÜŞ AYRILIKLARI ÖNE ÇIKARILDI
“Yetkili sendikalar derslerine iyi çalışmadan ve aralarındaki siyasal görüş ayrılıklarını bir kenara bırakmadan Hükümet karşısına çıkmışlardır.
15 Ağustos başlayan toplu görüşme masasına giderken yetkili sendikalar arasında yaşanan slogan savaşı memurları bedbaht ederken, hükümetin ekmeğine yağ sürmüştür.
Sahada kenetlenmesi gereken milli takım oyuncularının birbirleri ile kavga etmeleri ne kadar ürkütücü ise, 2,5 milyon memur adına Hükümet karşısına çıkan yetkili sendikaların da birbirleri ile dalaşmaları son derece ürkücü olmuştur.

KAPSAM DIŞINA ÇIKILDI
4688 sayılı Kanun 28"inci maddesi toplu görüşmenin kapsamını belirlediği halde, yetkili sendikalar hem kendileri kapsam dışına çıkmışlar, hem de Hükümetin kapsam dışına çıkmasına fırsat vermişlerdir.

TALEPLER ORTAKLAŞTIRILMADI
Hükümetin karşısına tek yürek, tek bilek olarak çıkmak yerine, dağınık ve savruk bir vaziyette çıkan yetkili sendikalar 5 yıldır taleplerini ortaklaştırma basiretini gösterememişlerdir. Yetkili sendikalar taleplerini ve eylemlerini ortaklaştırmak şöyle dursun “bremin mızıkacıları” gibi ahenksiz sesler çıkarmayı sendikacılık sanmışlardır.

KAZANILMIŞ HAKLAR KONUŞULMADI
Yetkili sendikalar, toplu görüşmelerin ilk gününde kazınılmış hakları güvence altına alan bir belgeyi Hükümete kabul ettirmek için bir mücadele vermek bir yana, bu konuyu masaya bile getirmemişlerdir.
Pazarlıkların olmazsa olmaz koşulu olan kazanılmış hakların güvence altına alınmadığı pazarlık müzakerelerinin derhal kesilmesi gerekirken, müzakerelerin sürdürülmesi büyük bir hata olmuştur. Çünkü Hükümet 4 yıl boyunca kazanılmış hakları birer birer budamış ve adeta kaşıkla verdiğini kepçeyle geri almıştır.

ENFLASYON FARKLARI KARARA BAĞLANAMADI
2000-2001 ve 2002 yıllarında memurlara enflasyon farkı ödenirken, 2003 yılından itibaren memurlara enflasyon farkı ödemesi durdurulmuştur. Bu hakkın kaldırılması nedeniyle memurlar 2003 yılında yüzde 10 maaş kaybına uğradığı gibi, 2006 yılında da en az yüzde 7 oranında maaş kaybına uğrayacaktır.
2006 yılı enflasyon farkları, gerçekleşen enflasyon üzerine refah payı eklenmeli ve enflasyondan doğan artışlar kök ücretlere yansıtılmalıdır.

AĞUSTOS BÖCEĞİ GİBİ SESLER ÇIKARILDI
Yetkili sendikaların aymazlığı yüzünden toplu görüşme süresinin yarıdan fazlası tükendiği halde;.
• Kazanılmış haklar güvence altına alınamamıştır.
• Enflasyon kayıplarının kök ücretlere yansıtılması ve ödeme takvimi belirlenmemiştir.
• 2007 Yılı için yüzde 4 oranında utanç verici bir maaş artışı önerilmiştir.
• Açıkçası toplu pazarlıklarda bir arpa boyu yol alınamamıştır
Bize göre ilk turda kesilmesi gereken pazarlık müzakereleri ancak 3, turun sonunda kesilebilmiştir. Çünkü Hükümet, Haziran ayında 2007 Yılına ilişkin Mali Planını açıklamak suretiyle toplu görüşmeleri bloke etmiştir. Toplu görüşme masasındaki bu blokeyi kaldırmanın yegane yolu toplu görüşme masasını boykot etmektir.
Yetkili sendikalar toplu görüşme masasını boykot etmek yerine Ağustos Böceği gibi ahenksiz sesler çıkmayı sendikacılık sanmışlardır. Bu hatalı yöntemde ısrar ederek toplu görüşme süresinin yarıdan fazlasını heba etmişlerdir.” dedi.