Özgür Özel'e açılan 'Hulusi Akar darbe başarılı olsa başa geçecek' davasında karar çıktı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar'a, 10 bin lira manevi tazminat ödemesi kararlaştırıldı.
Abone olAnkara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Akar'ın avukatı Samet Can Olgaç ile Özel'in avukatı Sedat Aslantaş katıldı.
Söz alan Olgaç, Özel'in dava konusu sözleri nedeniyle müvekkilinin kişilik haklarının ihlal edildiğini belirterek, davanın kabul edilmesi gerektiğini söyledi.
Özel'in avukatı Aslantaş ise müvekkilinin sarf ettiği sözlerin siyasi eleştiri mahiyetinde olduğunu, davacı tarafın bir siyasetçi olarak eleştirilere katlanması gerektiğini savunarak, davanın reddedilmesini talep etti.
Beyanların ardından kararı açıklayan mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar verdi ve Özel'in Akar'a 10 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti.
Dava
Akar'ın avukatı Olgaç, Özel'in 11 Eylül 2024'de müvekkili aleyhine "ağır hakaret ve iftira mahiyetinde sözler kullandığı" gerekçesiyle 100 bin liralık manevi tazminat davası açmıştı.
Dava dilekçesinde, Akar'ın bir program sırasında eğitim ve öğretimle ilgili düşüncelerini paylaştığı, konuşmasının bazı kesimlerce amacından saptırıldığı ve sadece bir kısmının servis edildiği belirtilmişti.
Özel'in Akar'ın konuşmasına yönelik sarf ettiği ifadelerin hakaret unsuru taşıdığı ve eleştiri kapsamında görülemeyeceği kaydedilmişti.
Özel ne demişti?
Özel, geçtimiz yıl eylül ayında Halk TV'de katıldığı programda Hulusi Akar'a yönelik ağır ithamlarda bulunmuş ve şu ifadelere yer vermişti:
“Hulusi Akar’a bakınca kazı kazan var ya kazı kazan. Biz Hulusi Akar’ı kazı kazan gibi kazıdık. Altından bir siyasal İslamcı çıktı. Başka bir şey çıkmadı. Hulusi Akar ta ilk göreve geldiği ilk mezun olduğu günlerden son güne kadar bir siyasal İslamcıdır. Arkadaşlarının deyimiyle su akar, Hulusi Akar. Ve en sonunda darbe başarılı olsa başa geçecek kişi başarısız olunca yine bir göreve geldi. Bu da Türkiye’nin talihsizliğidir. Onun için söyleyecek başka sözüm yok. Ben ona diyeceklerimi yüzüne Meclis Genel Kurulu’nda söyledim zaten.”