BIST 8.774
DOLAR 32,34
EURO 35,10
ALTIN 2.238,07
HABER /  SAĞLIK

Omicron'da yılbaşı korkusu: Avrupa'daki vakalar katlanabilir

Demirören Haber Ajansı
Demirören Haber Ajansı

Dünyanın en büyük çocuk sağlığı kuruluşu olan ve 1 milyon 200 bin çocuk hekimini temsil eden Uluslararası Pediatri Kurumunun Dış İlişkiler Direktörü Kerem Hasanoğlu, Omicron varyantının adil aşı dağıtımının önemini bir kez daha ortaya çıkardığını söyledi. Hasanoğlu, "Örneğin Afrika'da sağlık çalışanlarının bile sadece yüzde 27'si aşılı. O yüzden ülkelerin ciddi kapanmalara gitmesi aşı adaletsizliği olduğu sürece işe yaramayacaktır" dedi.

Abone ol

AVUSTRALYA'dan ABD'ye, Çin'den Zimbabwe'ye, dünya üzerindeki 150'ye yakın ülkeden pediatri kurumlarının üye olduğu Uluslararası Pediatri Kurumunun (IPA) Dış İlişkiler Direktörü Kerem Hasanoğlu, Avrupa'da yükselen vaka sayılarından endişeli olduklarını belirterek önemli değerlendirmelerde bulundu.

Geçtiğimiz dalgalarda Avrupa'daki artıştan birkaç hafta sonra Türkiye'de de vaka sayılarının artış trendine girdiği dikkate alındığında kışın henüz başlarında olmamıza rağmen Ukrayna, Polonya hatta Almanya'da dahi günlük vaka ve ölüm sayılarının hızla artış göstermesinin endişe verici olduğuna işaret eden Hasanoğlu, "Şu an Avrupa'da kış mevsimi henüz yeni başlamış olmasına rağmen özellikle Polonya, Ukrayna ve Almanya'daki veriler oldukça ağır durumda görünüyor. Örneğin Polonya ve Ukrayna'da günlük ölüm sayıları 500 civarında gidiyor. Almanya'ya baktığımızdaysa günlük vaka sayıları 50 binlerden 75 binlere çıkmış durumda ve ölüm sayısı da 400 civarında seyrediyor. Bizi esas endişelendiren konu ise özellikle yeni yıl ve Noel ile beraber Avrupalıların daha çok hareket ve temas halinde olacakları ve 5'nci dalganın içinde olduğumuz bu günlerde ağırlaşan durumu daha da ağırlaştırabileceği" dedi.

"Salgının merkez üssü Avrupa ve Orta Asya"

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre şu an Avrupa ve Orta Asya'nın salgının merkez üssü olduğunu belirten Hasanoğlu, "Dördüncü dalgayı konuştuğumuz zamanlarda yani Delta varyantı konuştuğumuz dönemlerde Hindistan'dan başlayarak yola çıktı yeni virüs. Sonra İngiltere ve ardından Avrupa'da bir anda baskın virüs haline geldi. Dünyanın dört bir tarafına da yayıldı. Şimdi (5'inci dalganın içindeyken) Omicron varyantını konuşuyoruz. İki alternatif düşünülüyor. Bir tanesi virüsün bulaştırıcılık açısından pozitif bir etki yaratıp yaratmayacağı, diğeri ise ağır senaryo olan insanlarda daha ağır bir hastalığa yol açıp açmayacağı, bunun da ölüm sayılarına nasıl yansıyacağı. Şu ana kadar DSÖ, Omicron varyantına bağlı ölüm bildirilmediğini açıkladı. Ama yine de yeterli gözlemin yapılabilmesi için birkaç haftalık bir sürece daha ihtiyaç var" şeklinde konuştu.

"Aşı adaletsizliği yeni varyantlar çıkarıyor"

Yeni varyantların çıkmasında aşı adaletsizliğinin büyük bir etken olduğuna işaret eden Hasanoğlu, şunları söyledi:

"Dünya Sağlık Örgütü, 2021 yılı itibariyle Covax programıyla 2 milyar aşıyı dünyadaki ülkelere dağıtacağını duyurmuştu. Ama ne yazık ki ülkelerin sözlerini tutmamaları, özellikle Güney Afrika'da aşılanma oranlarının çok düşük kalmasına neden oldu. Örneğin 2021 Eylül ayına kadar DSÖ, kendisine üye olan ülkelerdeki nüfusun en az yüzde 10'una tek doz aşı yapılmasını hedeflerken biz bugün Afrika'da bu oranın yüzde 2 de kaldığını görüyoruz. Yani Afrika'nın sadece yüzde ikisi, o da tek doz aşıya ulaşabildi. Bu oldukça düşük bir oran. Böyle olduğu için yeni varyantlar kaçınılmaz oluyor. Yoksul ülkelerde aşı adaletsizliği ortaya çıkıyor. Örneğin sağlık çalışanları açısından baktığımızda Afrika'daki sağlık çalışanlarının, doktorların yalnızca yüzde 27'sinin aşılandığını biliyoruz IPA olarak yaptığımız toplantılardan. Yüksek risk grubu olan sağlık çalışanlarının dahi, üçte birinden daha az azı aşıya ulaşabilmiş durumda."

"Dünyada 56 ülke aşı pazarından dışlandı"

Dünya nüfusunun sadece yüzde 13'ünü oluşturan G7 ülkelerinin aşıların üçte birine sahip olmasının dünyanın diğer ülkeleri açısından oldukça endişe verici bir durum olduğunu vurgulayan Hasanoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:

"Herkes güvende olmadan hiç kimse güvende değildir. İki yıl boyunca yaşadığımız pandemide bunu hep birlikte gördük. Örneğin Amerika ve Avrupa'daki ülkeler aşının etkinlik oranı, koruma oranı, bunları konuşurken daha uzaktaki Asya ve Afrika'daki ülkelerde yer alan gruplarımız, 'Bu aşı acaba bize bu yıl gelecek mi?' diye soruyorlar. O yüzden de Avrupa'daki ülkelerin sert önlemler alması, vatandaşlarına aşı zorunluluğu getirmesi tek başına yeterli bir çözüm değil. Esas önemli olan dünyadaki tüm insanların aşıya rahatça ulaşma imkanlarını sağlamak, yoksul ülkelere de aşı gitmesini sağlamak. Biz diğer ülkelere bunları ulaştıramazsak o zaman yoksul ülkelerde çıkan yeni varyantlar süreci uzatacak. Yani tek başımıza kendimizi korumamız yetmiyor. Dünyada 56 ülke, ki bunun 50 tanesi Afrika'da, aşı pazarından tamamen dışlanmış durumda. Yeni varyant da zaten Güney Afrika'da ortaya çıktı. Şu anda Güney Afrika'daki vaka sayılarına baktığımızda ise bir hafta içinde 5 katına çıktığını görüyoruz. Ümit ederiz ki Avrupa'daki ülkelerde ya da dünyanın geri kalanında bu hızlı yayılma devam etmez. Çünkü şu anda 30'dan fazla ülkede Omicron varyantı görülmüş durumda."