BIST 9.916
DOLAR 32,44
EURO 34,74
ALTIN 2.438,67
HABER /  MEDYA

Yavuz'un sözleri Mehmet Metiner'i kızdırdı

Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz ile Mehmet Metiner CNN Türk'te Türkiye'nin Suriye'deki terör hedeflerine yönelik düzenlediği Barış Pınarı Harekatı'na tartıştı. Yavuz'un Suriye rejimiyle ilgili sözleri Mehmet Metiner'in tepkisine neden oldu.

Abone ol

Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz'un Suriye'deki rejimle ilgili sözleri Mehmet Metiner'i kızdırdı. Türkiye'nin rejim ihraç eden bir ülke olmadığını söyleyen Metiner, generallerin MGK toplantılarında cumhurbaşkanını, başbakanı azarladığı dönemlerin geride kaldığını söyledi. Yavuz ise AK Parti'yi yeni vesayet sistemi oluşturmakla suçladı.

Ahmet Yavuz ve Mehmet Metiner CNN Türk'te Barış Pınarı Harekatı'nı değerlendirdi. Türkiye'nin başlattığı askeri harekatın terör hedeflerinin ortadan kaldırılması için önemli olduğunu söyleyen Yavuz, bu haklılığa rağmen herhangi bir ülkeye başka bir ülkede rejim değişikliği hakkının olmadığını kaydetti.

Baas rejiminin seçilmiş değil darbeyle geldiğinin hatırlatılması üzerine Ahmet Yavuz ve Mehmet Metiner arasında vesayet tartışması yaşandı. İşte ikili arasındaki o tartışma;

Ahmet Yavuz: Rejim değişikliği yapmamız anlamına gelmez. Bu çok yanlış.

Mehmet Metiner: Türkiye hiçbir zaman rejim değişikliği arayışında olmadık. Çok büyük bir haksızlık. Bizim Suriye'nin rejimiyle ilgili bir şeyimiz yok. Rejim ihraç eden bir ülke değiliz.

A.Y: 2011'de Amerika Birleşik Devletleri ile Eğit-Donatları ben mi kurdum?

M.M: İyi yaptık, yine yapıyoruz, yapacağızda!

A.Y: Hepsi yanlıştı. Eğri oturalım, doğru konuşalım.

M.M: Doğru oturup, doğru konuşacağız Paşam..

A.Y: Ulusal çıkar neyse...

M.M: Ulusal çıkarı kim belirler?

A.Y: Ulusal çıkarı halk belirler. Oyunu verir, yanlış yaptığında iktidarlarını engellerler. Anayasal düzen, oradaki anayasal kuruluşların her birinin söz söyleme hürriyetine saygı duyarak devleti yürütür.

M.M: Doğru söylüyorsunuz. Biz de öyle yapıyoruz zaten.

A.Y: Seçilmişler saygın insanlardır. Devleti yönetme halkı vardır. 

M.M: Türkiye de tam olarak da böyle yaptık zaten.

A.Y: Mehmet Bey, Türkiye'de tam da olarak böyle yapmadınız. 

M.M: Eskiden sadece ve yalnızca siz paşalar yapıyordunuz. Seçilmişlerin üzerinde olan vesayetiniz. Sonradan siz paşalar sivil otoritenin emrine girdiniz. Politikaları da beraber belirliyoruz ama son sözü siviller söylüyor.

A.Y: Her zaman son sözü sivillerin söylemesi konusunda mutabıkız. Seçilmiş insanların sorumluluğu vardır. Bu Atatürk'ün kurduğu Millet Meclisi'nde her zaman o kararlar alınarak yapılmıştır. 

M.M: Ama cumhurbaşkanlarımızı başbakanlarımızı MGK toplantılarında nasıl azarladığınızı da unutmayın, unutturmayın yani! Önümüze kırmızı kitapçık koyacaktınız, uluslararası çıkar bu diyeceksiniz biz de paşa paşa dinleyeceğiz.

A.Y: Bakın ben şimdi sizin yanlışlarınızı bir dökersem, vesayet sistemi falan kalmaz haberiniz olsun.

M.M: Valla biz dökersek paşam siz orada zor oturursunuz. Gerçekten zor oturursunuz. En iyisi Suriye'ye odaklanalım.

A.Y: Bir dakika! Hiç zor oturmam. Ben neden zor oturayım.

M.M: Vesayet zihniyetinden çok şey çektik biz. Hiç oraya girmeyelim.

A.Y: Mehmet Bey siz benim Vesayet Savaşları diye bir kitabım var okudunuz mu? Ben orada silahlı kuvvetlerini yönetenlerin geçmişte yaptığı hataları birbir eleştirmiş insanım. Ama bu AK Parti'nin yaptığı hataların eleştirilemez olduğu gibi bir sonuç çıkarmaz.

M.M: Teorik olarak doğru. Ama biz bir vesayet sistemi oluşturmadık.