Tacizci 15 yıl cezadan böyle kurtuldu!

Mahkeme, bir çocuğa cinsel istismarda bulunan kişiye 15 yıl cezanın yerine, 'iyi hal' indirimi yapmasının nedenini şöyle açıkladı...

Çorum’da büyük yankı uyandıran dava, dini eğitim ve burs almak için vakfa gelen 15 yaşından küçük E.Y.’nin ailesinin Burs veren ulusal bir vakfın Eski Şube Başkanı Zekai İşler’in cinsel istismarına maruz kaldığı iddiasıyla şikayetçi olmasıyla başladı.

Çocuğun ifadeleri, vakfa gelen diğer öğrencilerin de benzer beyanlarda bulunması, İşler’in tutuklanmasına yol açtı. Adli Tıp ve Ankara Tıp Fakültesi E.Y. ile birlikte şikayetçi olan arkadaşı E.G.’nin,uğradıkları cinsel istismar nedeniyle beden ve ruh sağlığının bozulduğu yönünde rapor hazırladı.

RAPORA RAĞMEN DÜŞÜK CEZA

Ancak Çorum Ağır Ceza Mahkemesi, E.Y.’nin şikayeti üzerine açılan davada, İşler’in en az 15 yıl hapis cezası almasına yol açabilecek “beden ve ruh sağlığının bozulmasına neden olabilecek şekilde cinsel istismar” maddesini işletmedi. Mahkeme, aynı suçu birden fazla kere işlediği gerekçesiyle 5 yıl 7 ay hapse mahkum ettiği İşler’in cezasını, iyi hal indirimi yaparak 4 yıl 8 aya indirdi. Mahkeme, kararla birlikte İşler’in tahliyesine de karar verdi.

Tamamlanan gerekçeli kararda, İşler için belirlenen ceza miktarı şöyle açıklandı:

“E.Y., sanığın cinsel istismar eyleminden 1-1,5 yıl sonra şikayetçi olmuştur. Eylem, sanığın Çorum ilindeki konumu nedeniyle büyük sansasyon yaratmış, ulusal basında da yer almıştır. Davanın yarattığı yankı dikkate alındığında mağdurenin ruh ve beden sağlığının uğradığı cinsel istismar eyleminden mi yoksa şikayetçi olduktan sonra yaşadığı gelişmeler, ulusal basının mağdure üzerinde yarattığı etki ve baskılar ile mi meydana geldiği hususunda şüphe oluşmuştur. Şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince karar verilmiştir.”

Kararda, ailesinin ve arkadaşlarının davanın başladığı döneme kadar E.Y.’nin davranışlarında anormallik görmediklerine yönelik anlatımları da bu yoruma dayanak gösterildi.

BEKARET DE YOK

İşler hakkında E.Y.’nin ablası Ö.Y.’nin, “Beni de istismar etmişti” şeklindeki suçlaması üzerine ayrı bir dava açılmıştı. Mahkeme, bu davada beraat kararı verdi. Mahkeme, beraat kararını İşler aleyhindeki ifadelere rağmen, “bekaretin kaybı konusundaki çelişkili beyanlara” dayandırdı. Kararda şöyle dedi:

“Her ne kadar Ö.Y., beyanlarında 13 yaşından itibaren sanığın kendisini elle taciz etmeye başladığını, cinsel organına ve vücudunun diğer yerlerini eliyle tutmak suretiyle kendisini taciz ettiğini, kursta kendisini dudaklarından ve vücudundan çeşitli defalar öptüğünü, kendisiyle zorla cinsel ilişkiye girdiğini, ilişki sırasında organında kanama olduğunu beyan etmiş ise de 19 Mayıs 2008’de Adana Ceyhan’da bir başka dava nedeniyle verdiği ifadede A.D. adlı şahısla rızası ile ilişkiye girdiğini A.D.’den önce başka erkekle ilişkiye girmediğini söylediği anlaşılmıştır. Sanığa atılı suç, niteliği itibarı ile maddi bir delille ispatlanması en zor olan suçlardandır. Mağdurenin beyanlarının kendi içerisinde çelişmesi karşısında, doğruluğu konusunda ciddi şüphe oluşmuş, şüpheden sanığın yararlanacağı ilkesi gereğince, inandırıcı delil elde edilemediğinden, sanığın beraatine karar vermek gerekmiştir.”

İFADELER DEĞERLENDİRİLMELİ

Mahkeme, davada tanıklık yapan, vakıf çalışanı ve bursiyerlerinin ifadelerini ise değerlendirmeye gerek görmedi. İşler’in sadece Ö.Y.’yi değil kendilerini de taciz ettiğini anlatan öğrencilerin anlatımlarına rağmen davadan beraat kararı çıktı. Ö.Y.’nin avukatları kararı temyiz etti.

TECAVÜZ ZANLISI LİNÇ EDİLECEKTİ! AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...

Aksaray’ın Sultanhanı Beldesi’nde, okuldan çıkıp evine gitmekte olan ilköğretim okulu 2. sınıf öğrencisi 8 yaşındaki kıza tecavüz ettiği öne sürülen Cuma Atar (24) yakalandı.

22 Eylül’de okuldan çıkarak evine gitmek için yola çıkan kız öğrencinin yanına yaklaşan motosikletli genç “Annen seni bekliyor” dedi. Küçük kızı ıssız bir alan götüren ve tecavüz eden genç daha sonra kaçtı.

Olayı ailesine anlatan küçük kız tedaviye alınırken, jandarma tecavüz zanlısının beldede süt toplayan bir kişinin yanında çalışan Atar olduğunu belirledi. Atar, önceki akşam saatlerinde gözaltına alındı. Atar, sorgulanmak üzere Sultanhanı Jandarma Karakolu’na getirildi.

Tecacüz zanlısının yakalandığını öğrenen yaklaşık 1000 kişi  Atar’ı linç etmek istedi. Jandarma da havaya uyarı ateşi açarak binaya girmek isteyenleri önlemeye çalışdı. Jandarma askeri araçla Atar’ı gizlice karakoldan çıkararak İl Jandarma Komutanlığı’na getirdi.

Kalabalık saat 03.00’te dağılırken, zanlı dün geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edildi.

GENÇ KIZI AĞLATAN YANLIŞ İHBAR! AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...

Koli bandı ile kapatılmış valiz yüzünden, Beyazıt seferi yapan halk otobüsü Vatan Caddesi girişinde durduruldu. Otobüsü boşaltan polisler, genç bir kıza ait olduğu öğrenilen valizleri incelemeye aldı.

Otobüsten indirilen yolcular başka bir otobüsle yollarına devam ederken, ihbar yanlış olmasına karşın polis tarafından bir süre tutulan olan genç kız gözyaşlarını tutamadı.

Göztepe Mahallesi-Beyazıt arasında sefer yapan Yaşar İpek'in kullandığı 34 BD 6087 plakalı halk otobüsü içinde şüpheli bir valiz olduğu ihbarı yapıldı.

Saat 19.00 sıralarında yapılan ihbar sonrası halk otobüsü Vatan Caddesi girişinde Bayrampaşa Asayiş Ekipleri'nce durduruldu. Çok sayıda motorize polis ekiplerinin de gelmesiyle otobüste içindeki yolcular emniyetli bir şekilde boşaltıldı.

Yolcular polislerce otobüsün çevresinden uzaklaştırıldı. Emniyet şeridine çekilen otobüs çevresine kimse yaklaştırılmazken, trafik akışı da kontrollü bir şekilde devam etti.

YOLCULAR BAŞKA OTOBÜSE BİNDİRİLDİ

Otobüs sürücüsü İpek, yolculardan kendilerine herhangi bir şikayet gelmediğini söyleyerek, polisin yaptığı çevirme sonunda şüpheli paketten haberdar olduklarını belirtti. Otobüsten indirilen yolcular ise polisin durdurduğu başka bir otobüsle yola devam ettiler.

VALİZLERİN SAHİBİ GÖZYAŞLARINI TUTAMADI

İhbara konu olan valizlerin sahibi genç kız, bomba uzmanlarının yapacağı inceleme için olay yerinde bekletildi. Bekletmesine üzülen genç kız gözyaşlarına boğuldu. Polisin yaptığı incelemenin ardından yanlış ihbar sonucu mağdur olan genç kızı, polisler Fatih'teki Emniyet Metro İstasyonu'na bıraktı. İncelemenin ardından, halk otobüsü, boş olarak seferine devam etti. Trafikte normale döndü.

ALKOLLÜ SÜRÜCÜ POLİSİ ŞEHİT ETTİ! AYRINTILAR DİĞER SAYFADA....

Antalya'da alkollü sürücünün kullandığı otomobil polis aracına çarptı. Kazada, yola savrulup kullandığı aracın altında kalan polis memuru 39 yaşındaki Hüseyin Yalçın Soylu şehit oldu, biri polis memuru, 2 kişi de yaralandı.

Kaza, bugün saat 01.00 sıralarında Hürriyet Caddesi'nde meydana geldi. Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Oto Hırsızlık Büro Amirliği'nde görev yapan evli ve 2 çocuk babası polis memuru Hüseyin Yalçın Soylu yönetimindeki sivil polis aracına, aynı yönde seyreden 35 yaşındaki Uğur Kara yönetimindeki otomobil arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan polis aracı, biri bisikletli 20 yaşındaki Yusuf Arslan ve 19 yaşındaki Mehmet Demir'i altına aldı.      

Otomobil, tali yolda bir süre ilerledikten sonra durabildi. Kazada, yola savrulup  kullandığı otomobilin altında kalan sürücü polis memuru Hüseyin Yalçın Soylu ile görev arkadaşı Yaşar Demirel ve Yusuf Arslan ve Mehmet Demir yaralandı. Kazayı hafif sıyrıklarla atlatan Yaşar Demirel, telsiz anonsuyla yardım istedi. Bunun üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi ve ambulans sevk edildi.

Durumu ağır olan polis memuru Soylu Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne, Yusuf Arslan ve Mehmet Demir ise Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralılardan polis memuru Hüseyin Yalçın Soylu, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. Mesai arkadaşlarının hayatını kaybettiğini öğrenen polisler büyük bir üzüntü yaşadı.

SÜRÜCÜ ALKOLLÜ ÇIKTI

Kazadan yara almadan kurtulan diğer aracın sürücüsü Uğur Kara gözaltına alındı. Yapılan kontrollerde, Kara'nın 115 promil alkollü olduğu belirlendi. Kazaya karışan araçlar da çekici yardımıyla otoparka çekildi.

KATİL ZANLISINA "BABA YAPMA" DİYE YALVARDI! AYRINTILAR GELİYOR...

Adana'da sokak ortasında 11 yerinden bıçaklanarak öldürülen Mustafa Omur'un (26) öldürülürken katil zanlısına "Baba yapma, bir daha yapmam" diye yalvardığı ortaya çıktı. Yargılanmaya başlayan 4 katil zanlısından Mustafa Tekin (26) cinayeti arkadaşı Cesaret Çakar'ın işlediğini itiraf ederken, görgü tanığı da, "Yerdeki kişi ?baba yapma' diye yalvarıyordu" dedi.

Kayalıbağ Mahallesi 26004 sokak girişinde 26 Mayıs'ta Mustafa Omur, bıçaklanarak öldürülmüş halde bulundu. Cinayet bürosu ekipleri yaptıkları araştırmada, olay günü Omur'u evinden aldıkları belirlenen, arkadaşları Cesaret Çakar (26), Mustafa Tekin (26), Ümit Vural (28) ve Uğur Kan'ı (27) gözaltına aldı. Olaydan sonra tutuklanan Çakar ve Tekin ile kendilerine yardımcı oldukları iddia edilen tutuksuz Vural ve Kan'ın yargılanmalarına Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.

İTİRAFTA BULUNDU: "ÇAKAR ÖLDÜRDÜ"

Müzisyenlik yapan ve hakkında müebbet hapis cezası istenen katil zanlılarından Tekin itirafta bulunacağını belirterek diğer sanıkların salondan çıkartılmasını istedi. Sanıkların çıkartılmasının ardından savunmasını yapan Tekin, cinayeti Çakar'ın işlediğini iddia etti. Olay günü çocuğunun rahatsızlandığını belirten Tekin, "Taksi ararken Cesaret ile karşılaştım. Ufuk'un arabası olduğunu söyledi. Birlikte gidip arabayı aldık. Cesaret (5 dakikalık işimiz var, sonra çocuğunu hastaneye götürürsün) dedi. Yolda Mustafa Omur'u görüp arabaya aldı. Bir süre sonra Cesaret ile Mustafa konuşmak için araçtan indi. Konuşurlarken birbirlerine girdiler. Ayırmaya gittim. Mustafa'da bıçak darbeleri vardı. Cesaret'in de eli kesilmişti. Cesaret'i arabaya bindirdim. İnip, gidip Mustafa'ya tekrar vurdu. Cesaret'i hastaneye götürdüm, polisler bizi yakaladı" dedi.

"POLİS SUÇU ÜZERİME ATTI"

Daha sonra diğer sanıklar Çakar ve Vural salona alındı. Hakkında müebbet hapis cezası istenen Çakar, suçlamayı kabul etmedi. Polisin suçu üzerine attığını iddia eden Çakar, "Olay gecesi ben alkollüydüm. Ağabeyim ile kavga etmiştim. Mustafa ile Uğur beni hastaneye götürmüştü" diye konuştu.

Cinayete yardımcı olduğu için 15 yıl hapis cezası ile yargılanan Vural da, olay sırasında araçta olmadığını öne sürdü. Diğer sanık Tan ise duruşmaya gelmedi.

"BABA YAPMA DİYE YALVARIYORDU"

Sanıkların savunmalarının ardından tanıklar dinlendi. Olayın tek görgü tanığı H.Ç. (52), cinayetin evinin önünde meydana geldiğini belirterek, "O gün sokak lambası bir yanıp bir sönüyordu. Olay anında da sönüktü. Bir kişi bir kişiye vuruyordu. Yanında bir kişi daha vardı. Yerde yatan kişinin eli sarılı idi. Ona bir kişi vuruyordu. Yerdeki kişi (Yapma baba, yeter) diye yalvarıyordu. Ben, babanın oğlunu dövdüğünü zannettim. Bu arada üçüncü kişi ise (Yeter artık) dedi. Vuran kişi arabaya doğru gidip tekrar gelip birkaç kez daha vurdu" diye ifade verdi.

"OĞLUMA NASIL KIYDINIZ?"

Öldürülen gencin annesi Servet Omur (57), sanıklara "Oğluma nasıl kıydınız?" diyerek bağırdı. Duruşma, tutuksuz sanık Kan ile tanıkların dinlenmesi için ertelendi.

TARTIŞTIĞI EŞİNİ BALKONA KİLİTLEDİ! AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...

Bursa'da Naime Özkan, iddiaya göre eve alkollü geldiği için tartıştığı eşi Metin Özkan üzerine yürüyünce, korkup balkona kaçtı. Eşi tarafından buraya kilitlenen kadını, itfaiye ekipleri güçlükle kurtardı.

Olay, merkez Osmangazi İlçesi Gazi Caddesi’nde dün gece saat 23.30 sıralarında meydana geldi. Evli ve 2 çocuk annesi Naime Özkan, eve alkollü gelen eşi Metin Özkan ile tartıştı. İkinci kattaki evde devam eden tartışma sırasında Naime Özkan, kendisini dövmek için üzerine yürüyen Metin Özkan’dan kaçıp, balkona çıktı.

Buradaki tartışmadan sonra Metin Özkan, kapıyı kilitleyerek eşini balkonda bıraktı. Kapıyı açması için ikna edemediği eşinin uyuması üzerine Naime Özkan yanında bulunan cep telefonu ile polisi arayıp yardım istedi. Belirtilen adrese gelen ekipler, itfaiyeden çağrılan araç yardımıyla Naime Özkan’ı balkondan kurtardı.

Uyuduğu için gece boyunca kapıyı açmayan Metin Özkan daha sonra çağrıldığı polis merkezinde ifade verdi.

DÖRDÜNCÜ EŞİ KATİLİ OLDU! AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...

İzmir'in Bayraklı İlçesi'nde 36 yaşındaki Sevil B., iddiaya göre boşanmak istemesi nedeniyle çıkan tartışmada, iki ay önce evlendiği dördüncü eşi 42 yaşındaki Ş.H.B. tarafından üç yerinden bıçaklanarak öldürüldü.

Olay, dün saat 02.45 sıralarında 1635/1 Sokak numara 1'de meydana geldi. Birahanelerde garsonluk yaptığı öğrenilen Sevil B., bir süre önce işini bırakıp geçen temmuz ayında Ş.H.B. ile evlendi. Dördüncü evliliğini yapan Sevil B. ile Ş.H.B. arasında, kadının geçmiş yaşantısına yönelik tartışmalar çıkmaya başladı.

Tartışmalar nedeniyle 15 gündür terk ettiği evine dün dönen Ş.H.B., iddiaya göre, eşinin boşanmak istemesi nedeniyle çılgına döndü. Mutfaktan kaptığı bıçakla Sevil B.'yi vücudunun üç yerinden bıçaklayan Ş.H.B., ardından kaçtı.

Yakınları tarafından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan Sevil B. tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatan polis, hırsızlıktan sabıkası olduğu belirlenen Ş.H.B.'nin yakalanması için çalışmalarını sürdürüyor.