BIST 10.248
DOLAR 32,25
EURO 34,68
ALTIN 2.393,75
HABER /  GÜNCEL

Paketin ardından ilk başvuru!

Süryaniler anadilde eğitimin önünün açılmasının ardından okul için başvuru yaptı.

Abone ol

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı Demokratikleşme paketinde özel okullarda ana dilde eğitimin verilmesinin önünün açılacağının belirtilmesi ile ilgili tartışmalar yaşanırken, Süryani Dernekleri Federasyonu (SÜDEF) Başkanı Evgil Türker, Mardin'in Midyat ilçesinde Süryanice eğitim veren bir ilköğretim okulu açmak için Mardin İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne başvuruda bulunduklarını söyledi.

Merkezi Midyat’ta bulunan Süryani Dernekler Federasyonu (SÜDEF) tarafından alınan karar doğrultusunda Güneydoğu (Turabdin) Süryani Kültür ve Dayanışma Derneği, Midyat’ta Süryanice eğitim verecek bir ilköğretim okulunu açmak için Mardin İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne resmi başvurusunu yaptı. Başvuru dilekçesine, Ankara 13. İdare Mahkemesi’nin Lozan Anlaşması’na dayanarak, "Süryanilerin okul açabileceği" yönünde verdiği kararını da ekleyen Dernek, Süryanice eğitim verecek bir okul için uygulanacak prosedürün de kendilerine bildirilmesini talep etti.

Konu ile ilgili konuşan Süryani Dernekleri Federasyonu Başkanı Evgil Türker, Midyat’ta Süryanice eğitim veren bir İlköğretim okulunun açılmasıyla ilgili dilekçelerini Mardin Milli Eğitim Müdürlüğü’ne verdiklerini belirterek, "Dilekçemizde de 1923 yılındaki Lozan Antlaşmasından doğan haklarımızı yazdık. Azınlıklar olarak 85 yıldır böyle bir hakkımız vardı. Biz bunu yıllardır söylüyoruz, fakat uygulanmadı. Süryanilerin bu hakkı gasp edilmişti. Türkiye’de sadece Ermeniler, Rumlar ve Museviler azınlık olarak dillendiriliyordu. Süryanileri kapsam dışı bırakmışlardı, bu bir haksızlıktı. Geç alınmış bir karardır. Keşke bu hakkımız gasp edilmeseydi. Bu hakkımız olsaydı Türkiye’den ben inanıyorum Süryani göçüde o kadar yoğun ve hızlı olmazdı. O tekçi politikalar Süryanileri göç ettirdi. Süryaniler yurt dışına gitmek zorunda kaldılar"dedi. Yaptıkları başvuru sonucunu beklediklerini söyleyen Federasyon Başkanı Türker, şöyle konuştu:

"TALEBİMİZİN KABUL EDİLECEĞİNİ TAHMİN EDİYORUZ"

"Hatırlanacağı üzere, İstanbul Beyoğlu Süryani Meryem Ana Kilisesi Vakfı’nın, Milli Eğitim Bakanlığına ana okulu açmak için başvuruda bulunmuş, ancak, Milli Eğitim Bakanlığı Lozan’a atıfla sadece Ermeni, Rum ve Musevilerin okul açabileceğini belirterek bu talebe karşı dava açmıştı. Dosyayı görüşen Ankara 13. İdare Mahkemesi’nin Lozan Anlaşması’na dayanarak Süryanilerin okul açabileceği yönünde verdiği karara Milli Eğitim Bakanlığı itiraz etmedi. Böylece Süryanilerin okul açmaları önünde fiilen hiçbir engel kalmadı. Biz de bu karar istinaden okul açmak için başvurumuzu yaptık. 1. sınıftan 8. sınıfa kadar Lozan Antlaşması çerçevesinde okul açmak istediğimiz ilettik. Başvurumuzun sonucunu şuan bekliyoruz. Mahkeme kararı bağlayıcıdır, emsaldir. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okul açma talebimiz kabul etmeme gibi durumun ortaya çıkacağını sanmıyorum."

"ÇOCUKLAR SÜRYANİCEYİ KİLİSEDE ÖĞRENİYOR"

Türkiye’den 300 bin Süryaninin yurt dışına göç ettiğini ileri süren Süryani Dernekler Federasyonu Başkanı Türker, "Süryani cemaatimizin büyük bir bölümü yurt dışında yaşıyor. Süryaniler Türkiye coğrafyasından göç etmişler. Budur acı olan. Tabii ki köylerle birlikte şuan Midyat’taki nüfusumuz 4 bini buluyor. Bu okulun açılması için Midyat’ta bir potansiyel var. Midyat merkezde böyle bir okul açılırsa dolar. Şuan çocuklarımız devlet okullarında okuyorlar. Bildiğiniz gibi resmi okullarda herhangi bir Süryanice eğitim verilmiyor. Çocuklarımız Süryanice konuşmayı evde öğreniyorlar. Bunu yanında manastır ve kiliselerde dini ibadetlerimizi de Süryanice yapıyoruz. Bu sebepten çocuklarımız Süryaniceyi öğreniyorlar, ama bu şekilde öğrenenlerin sayısı da çok azdır. Şuan Süryanilerin sadece yüzde 10’u okuma yazma biliyor. Geri kalanları bilmiyor. Çünkü bu hakkımız gasp edilmişti. Bu hakkımız olmadığı için ne biz nede şimdi çocuklarımız Süryaniceyi öğrenemiyor"diye konuştu.

Federasyon Başkanı Evgil Türker, okul açma isteklerinin hayata geçmesi durumunda Avrupa ülkeleri’nin kamuoyuna bu durumun olumlu yansıyacağını dile getirerek, "Süryanice’nin 5 bin yıl gibi çok eski bir tarihi var. Aramice’nin, Akadça’nın, Asurca’nın bir devamıdır Süryanice. Bu dilin yaşaması önemlidir. Köklü, kadim bir halkı temsil ediyor bu dil. Bu dili biz bu günlere kadar koruduk, ancak bu dil bugün kaybolma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bildiğiniz gibi insanlarımız Avrupa’da yaşıyorlar ve yurt dışında ister istemez o sistemler arsında insanlarımız dillerini unutabiliyorlar. Zaten bu dilin orada yaşatılması da çok zordur. Bu dilin kendi anavatanında, doğduğu topraklarda yaşatılması bizim en büyük hayalimizdir. Süryanice eğitim veren bir okulun açılması bu dile tekrardan hayat verecektir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Süryanice öğretmen yok. Resmiyette diplomalı yok. Çünkü öyle bir dil yok sayılıyordu. Mardin Artuklu Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsü Süryanice bilen öğretmen temininde ve ders kitaplarının Süryaniceye çevrilmesi konusunda bize yardımcı olabilir"dedi.