BIST 9.530
DOLAR 32,52
EURO 34,87
ALTIN 2.485,33
HABER /  SAĞLIK

Obezitenin asıl nedeni çok yemek değil! Zayıflamaya yeni formül bulundu

Çok yemekten olduğu söylenen obeziteyle ilgili yeni bir araştırma sonucu yayınlandı. Yakılan enerjiden fazla enerji alımı değil karbonhidrat insülin modeline yoğunlaşılması gerekiyor.

Abone ol

Dünyada yaygın olarak bilinen ve kilo vermek için alınan ve tüketilen kalori miktarına bakan enerji dengesi modeli, obeziteyi tam olarak açıklamıyor. Araştırmaya göre, tüketilen gıdanın miktarının yerine içeriğine bakan karbonhidrat-insülin modeli obeziteye çözüm olabilir.

Dünyada mevcut obezite salgınının asıl nedeni aşırı yemek yemenin olmadığı, bunun aksine büyük oranda hızlı sindirilebilen karbonhidrat başta olmak üzere aşırı glisemik yeme alışkanlığı olduğu ortaya koyuldu. Bu tür gıdaların metabolizmayı temelden değiştiren, yağ depolamayı, kilo alımını ve obeziteyi artıran hormonal tepkilere neden olduğu belirtiliyor.
Normal diyet rehberlerinde, kilo vermek isteyen insanlara, yiyecek ve içeceklerden aldıkları kalori miktarını azaltmaları ve fiziksel aktivitelerle harcanan kalori miktarını artırmaları öneriliyor. Bu yaklaşım kilo alımının, tüketilen enerjinin harcanan enerjiden fazla olmasından kaynaklandığını belirten yüzyıllık enerji dengesi modeline dayanıyor.

'Karbonhidrat-insülin modeli'

Ancak 'Amerikan Klinik Beslenme Dergisi'nde yayınlanan bir araştırma, alternatif bir model olan karbonhidrat-insülin modelinin obezite ve kilo alımını daha iyi açıkladığını öne sürerek, enerji dengesi modelinde eksikler olduğunu belirtti.

Araştırmaya göre, obeziteyi önlemek için ne kadar yiyecek tüketildiğine değil, daha çok yenilen gıdaların hormonları ve metabolizmayı nasıl etkilediğine bakmak gerekiyor. Buna göre de tüm kalorilerin vücut için aynı olduğu iddiasından yola çıkarak, enerji dengesi modelinin bu noktayı gözden kaçırdığı ifade ediliyor. Ancak 1900'lerin başında başlayan, uluslararası alanda tanınan 17 bilim insanı ve klinik araştırmacının yazdığı karbonhidrat-insülin modeli ise ne kadar tüketildiğinden daha çok yiyeceklerin içeriğine bakıyor.

Çözüm, tüketilen gıdalara odaklanması

Sonuç olarak, karbonhidrat-insülin modeli, genellikle uzun vadede işe yaramayan inşalara daha az yemeyi tavisye eden enerji dengesi modelinin aksine tüketilen gıdalara odaklanması gerektiğini savunuyor.
Araştırmacılar her iki modeli test etmek ve belki kanıtlara dayalı olarak daha iyi bir model geliştirmek için daha fazla araştırmaların gerektiğini belirtti.

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'nin verilerine göre, obezite ülke nüfusunun yüzde 40'ını etkiliyor, bu insanların kalp hastalığı, felç, tip 2 diyabet ve bazı kanser türlerine yakalanma riskiyle karşı karşıya kaldığı ifade ediliyor.