BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  POLİTİKA

Mumcudan uzaylı benzetmesi

Erkan Mumcu yöneticeri, aydınları bürokratları halka yabancı ve uzaydan gelmişlere benzetti.

Abone ol

Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, Merkez Bankası üzerinde lobi faaliyeti yürütüldüğünü, iradesinin baskı altına alınmaya çalışıldığını öne sürerek, ''Merkez Bankasını uyarıyorum; bu lobiye karşı dikkatli olunuz'' dedi.

Mumcu, partisinin TBMM grup toplantısında, Pazar günü yapılacak ÖSS ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. 1 milyon 850 bin kişinin hayatlarında çok önemli bir dönemeç yaşanacağını, en az 1 milyon 500 bin gencin, yıllardır süregelen bir akıl dışılığın, ''vahşetin'' kurbanı olacağını ifade eden Mumcu, oğlunun da bu hafta sınava gireceğini söyledi.

Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir ''vahşi düzenin'' bulunmadığını, sınava girenlerden sadece 200 bininin göreceli olarak kabul edilebilir eğitim programlarına yerleştirileceğini kaydeden Mumcu, 1 milyon 500 binine ise ''Sen işe yaramazsın kardeşim'' denileceğini ifade etti.

Sınavı, ''kırk satır mı kırk katır mı'' sınavı olarak nitelendiren Mumcu, ''(Benim insan vasıflarımla, imtihansız yaşamaya hakkım yok mu?) (Dur bakalım, arkadaşlarından, komşunun çocuğundan, dayı, hala oğlundan önde mi arkada mısın?) İmtihanın manası bu... Aileler, çocuklar başlıyorlar yarışmaya. Anlamsız, amaçsız, tek amacı olsa olsa insanlara değersizlik duygusu vermek üzere planlanmış bir düzen'' diye konuştu.

''UZAYLILAR GİBİ''

Türkiye'nin üniversite sınavına ihtiyacı olmadığını ifade eden Mumcu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Çocukların mutsuzluğunu nasıl görmezden gelebiliriz. Bu ıstırabı, bu çocuklara niye çektiriyoruz? Bu çocukların tamamı üniversitede okusa ne olur? Paramız mı yok... Yalan, koskoca bir yalan... Sadece dershane ekonomisinin 1 yıllık hacmi 9 milyar dolar. Bu parayla 1,5 milyon çocuğa 4 yıl yükseköğrenim verilir. Devletin imkanları buna yeter. Üniversitelerin devlet tekeli ve bu tekelin yarattığı zulüm...

Böyle bir zulmü insanlara akılsızlık yüzünden çektiriyoruz. Kaynak kıtlığı yok, akıl kıtlığı var. Ülkenin temel sorunu akıl kıtlığı ama kimin akıl kıtlığı, yönetici elitlerin akıl kıtlığı...'' Mumcu, ''iktidarları döneminde üniversite sınavını kaldıracaklarını'' belirtti. Yönetici elitlerin, ülkesinin, halkının gerçeklerini bilmemesi; bilseler bile apaçık ''ihanet içinde olmasının'' Türkiye'nin sorunu olduğunu ileri süren Mumcu, aydınların, bürokrasinin, siyasetin, toplumsal hayatta etkili olanların, bilerek ya da bilmeyerek kendi toplumun ve dünya gerçeğinden koptuklarını söyledi. Mumcu, ''Kendi ülkesiyle, halkıyla adeta yabancı dilden konuşan, dışardan, hatta zaman zaman aydan gelmiş uzaylılar gibidir'' dedi.

''TÜRKİYE'YE İHANETTİR''

Mumcu, iktidarın 4 yılının bittiğini, hipnozun; ''işler iyiye gidiyor'' iyimserliğinin dağıldığını, yerine bir karamsarlığın yerleştiğini ifade etti. Merkez Bankasının faiz artırma kararını olumlu bulduklarını ancak dün ''vahim, endişe verici'' bir gelişme yaşandığını belirten Mumcu, Merkez Bankasının dövize müdahale ettiğini; bunun tehlikeli olduğunu kaydetti. Erkan Mumcu, şöyle konuştu: ''Hükümet, 3 yıldır olup biteni zaten anlayamamıştı; işler iyiye gidiyor korosu, işler iyiye gidiyor şarkısını söylerken, o şarkının nağmeleri arasında sarhoş olmuşlar, niye iyiye gittiğini anlamamışlardı, kötüye gittiğini de yine anlayamadılar.

Bu işler, önünüze konulan camlardan okumakla olmuyor, kafa yormanız lazım, okuduğunuzu anlamanız, anladıklarınızdan çıkardığınız sonuçları muhakeme etmeniz, bilmiyorsanız bilene danışmanız lazım. Nutukla geçiştirilemez. Hükümet, olup bitenin farkında değildi ama ekonomiden anlayanlara ne oluyor? TÜSİAD hükümeti eleştiriyor. Haklı ama dün neredeydiniz? Merkez Bankasının pozisyonunu koruması gerekir. Merkez Bankası üzerinde bir lobi faaliyeti yürütülüyor.

Merkez Bankasının iradesi baskı altına alınmaya çalışılıyor. 'Bu rezervleri niye tuttun, piyasaya müdahale et, döviz sat' Bu, Türkiye'ye, millete ihanettir. Merkez Bankası'nı uyarıyorum; bu lobiye karşı dikkatli olunuz. Madem dalgalı kur sistemi, işte dalgalanıyor. Bankanın, kur taahhüdü var mıydı? Merkez Bankasını, sistemin böyle olduğunu bilerek ters seçimi yapan herkes, bu seçimin bedelini kendisi ödemeye mecburdur, bedeli millete ödettirmeye kimsenin hakkı yoktur.''