Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar CHP tehdidi Gazze ve Eurofighter uçakları
Cumhurbaşkanı Erdoğan Körfez ziyareti dönüşü uçakta gazetecilere konuştu. "Gazze, İslam dünyası için bir imtihan kağıdıdır." diyen Erdoğan, "Katar ve Umman ile devam eden Eurofighter uçaklarının alımı konusunu ele aldık. Birçok teknik ayrıntıya sahip bu konudaki müzakereler olumlu seyrediyor." ifadelerini kullandı. CHP'nin kendisini hedef almasıyla ilgili olarak ta Erdoğan, "Bu faşizan zihniyetten hala kurtulamadılar" dedi.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kuveyt, Katar ve Umman'ı kapsayan Körfez turundaki resmi temaslarını tamamlamasının ardından yurda dönüşünde uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
İsrail sözünü tutmalı
Bizler, onların ihtiyaçlarını karşılamak, Gazze’yi yeniden inşa ve ihya etmek için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Artık laf değil, icraat zamanı. Yaptırımlarla silah satışlarının durdurulmasıyla İsrail, verdiği sözü tutmaya zorlanmalı. Bunun adımlarını da atıyoruz. Atmaya da devam edeceğiz.
Gazze görev gücü için müzakereler yapılıyor
Gazze’de vazife üstlenecek görev gücü ile ilgili görüşmeler devam ediyor. Bu işin modalitesi henüz netleşmiş değil. Çok katmanlı bir konu olduğu için kapsamlı müzakereler yapılıyor. Biz Gazze’ye bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız. Şu anda altyapı çalışmalarımız da devam ediyor.
Gazze, İslam dünyası için bir imtihan kağıdıdır
Körfez ülkelerindeki kardeşlerimize açık ve net bir şekilde çağrımızı yaptık. Az önce de söylediğim gibi, artık söz değil, icraat zamanı. Kuveyt’te, Katar’da, Umman’da bu konuda güçlü ve samimi bir irade, bunun yanında da vicdani bir hassasiyet gördük.
Özellikle Katar, zaten bugüne kadar Filistin’e en çok destek veren ülkelerden biri. Gazze, İslam dünyası için bir imtihan kağıdıdır. İnşallah bu sınavdan alnımızın akıyla geçecek ve kardeşlerimizin yanında en güçlü şekilde yerimizi alacağız.
Bizim Kuzey Kıbrıs'a yan bakmamız mümkün değil
Kuzey Kıbrıs'la ilgili şu ana kadar AK Parti iktidarında ilişkilerimiz nasıl olduysa bundan sonra da yine aynı şekilde devam edecektir. Bizim Kuzey Kıbrıs'a yan bakmamız, ters bakmamız asla mümkün değil. Yapılan önemli bir seçimdir ve Kıbrıs Türkünün iradesi bizim için çok saygındır. Bunun için kendilerini tebrik ettik. Bu kadar yatırımı biz Kuzey Kıbrıs'a boşuna yapmadık. Seçim yapıldı biz de demokrasiye inanan bir lider olarak telefonla, seçimi kazanan adayı tebrik ettik. “Şu anda bir Körfez ziyaretim var.
Körfez ziyaretinden sonra kapımız sizlere açık, buyurun, sizleri bekliyoruz” dedik. Kendileri de bu ziyareti gerçekleştireceklerini söylediler. Yabancı değiliz birbirimize, görüşeceğiz. İnşallah bu hafta sonuna kadar bu ziyaret gerçekleşirse kendileriyle etraflıca Türkiye-Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilişkilerini, ele alacağız.
Stoltenberg'in kendisiyle ilgili anıları için ne dedi?
Hatırlamaz olur muyum? Zaten gelen misafirlerimize mevsim ne ise ona göre mısırsa mısır, kestaneyse kestane, hep ikramda bulunuruz. Sayın Stoltenberg gerçekten NATO Genel Sekreterleri içerisinde olumlu yaklaşımları olan bir isimdi. Ailece misafirim olmuştu, Boğaz'da ailece gezi yaptığımız bir dostumuz, arkadaşımızdı. Bunlar sıradan olaylar değil. Diplomasinin gereği bu. Onun için de bu tür ilişkiler önem arz ediyor. Şu andaki Genel Sekreter arkadaşımız Mark Rutte ile de ilişkilerimiz gayet iyi. Sayın Stoltenberg'in bunları hatıratının içerisinde değerlendirmiş olması, ilişkilerimizin devamının ne kadar önemli olacağını göstermesi bakımından da isabetli olmuş. İnşallah ilk görüşmemizde bu kitabı da karşılıklı tahlil ederiz.
Terörsüz Türkiye süreci
Doğrusu DEM Parti'den bu tür bir yaklaşım olmasını istemezdim. Bu hafta sonuna kadar zannediyorum DEM Heyetini kabulümüz olacak, görüşeceğiz. Bu konuları da kendisiyle masaya yatıracağız. DEM Heyetinin bu anlayış içerisinde olduğunu da düşünmüyorum, düşünmek de istemiyorum. Daha çok Pervin Hanım'la bu konularda görüşmelerimiz oldu. İnşallah bu hafta sonu yapacağımız görüşmede bu konuları da tekrar değerlendirme fırsatımız olacak. Çünkü Terörsüz Türkiye'nin sadece bize değil, tüm Türkiye'ye faydası var
Irak ve Suriye tezkerelerine CHP'nin ret oyu vermesine tepki
Irak ve Suriye'de neden bulunduğumuzu artık cümle alem biliyor. Ama Cumhuriyet Halk Partisi hala, biz oralarda niye varız, bunu öğrenemedi. Sıkıntı burada. CHP, bu meselenin parti meselesi olmayıp memleket meselesi olduğunu da bir türlü anlayamadı. Ama bu gelişmeler zannediyorum CHP'nin de bunu anlamasına yarayacak. Çünkü tabandan onlara da ciddi bir baskı geleceğine inanıyorum. Suriye'de, Irak'ta yürütülen mücadele, sadece teröre karşı bir mücadele değil, aynı zamanda Türkiye'nin bekasına karşı oynanan oyunu bozma operasyonudur. Bunun da neticelerini aldığımıza inanıyorum. Kaldı ki istikrarsızlığın yaşandığı yerlerde dikkat edelim, terör örgütleri palazlanır.
Biz onlara asla bu fırsatı vermememiz lazım. CHP yönetimi, sınırlarımızın ötesindeki tehlikeleri bertaraf etmemizden neden rahatsızlık duyduklarını çıkıp açıklamalı. Elbette biz, Türkiye’nin güvenliğini CHP’liler rahatsız olacak diye riske atamayız.
Eurofighter alım süreci
Eurofighter konusuna gelince biz burada şu anda iki ülke ile görüşme yürütüyoruz. Biri Katar, diğeri Umman. Şimdi bu görüşmeleri ben de yaptım. Savunma Bakanım, Dışişleri Bakanım, onlar da bu temasları gerçekleştirdiler. Bu görüşmeleri bundan sonraki süreçte de yürütecekler. Bunları süratle bir sonuca bağlayarak, inşallah Hava Kuvvetlerimizi çok daha güçlendirelim istiyoruz. Bu uçakların alımıyla birlikte Hava Kuvvetlerimiz çok daha güçlü hale gelecektir.
Aziz İhsan Aktaş iddianamesi ve CHP'nin "yargılayacağız" tehdidi
Biliyorsunuz bunların düşünce yapısı hala Yassıada. Halbuki Yassıada, Yaslıadaydı. Biz o adayı Demokrasi ve Özgürlükler Adası yaptık. Neymiş, iktidara gelirlerse AK Partilileri yargılayacaklarmış. Bu faşizan zihniyetten hala kurtulamadılar. Burada “arsız hırsız, ev sahibini bastırır'” sözü var ya bunlar şimdi aynen bunu oynuyorlar. Milletim artık CHP'yi gayet iyi tanıyor. Bunların “cambaza bak” siyasetini çok iyi biliyor. Her zaman için 'adalet yerini bulsun, kim ne yaptıysa hesabını hukuk önünde versin' dedik. Ama bunlar bunu hala anlayamıyor. Hem milletin paralarından kuleler yapacaksın, belediyeleri hırsızlıkların, yolsuzlukların, rüşvet, irtikap suçlarının odağı yapacaksın, hem de yargı bunun hesabını sormak için harekete geçtiğinde tehditler savunacaksın. Yok böyle 25 kuruşa simit. Böyle saçmalık olur mu? CHP'li belediyelerde yaşananlar deliller, ispatlar, bizzat CHP'lilerin itiraflarıyla ortaya konulmaya başlandı. Kendileri söylüyor.
Sayın Özel'in tehditleri “minareye kılıf hazırlama” gayretidir, başka bir şey değil. Beşiktaş'la ilgili söylediğiniz kişi zaten malum. Değişik yerlerden değişik şekilde birçok belge, bilgi çıkıyor. Biz kendimizden eminiz, kendimize güvenimiz sonsuz ve çalışmalarımızı da bununla ilgili yapıyoruz. Ama ne yaparlarsa yapsınlar, artık affınıza sığınıyorum, lağım patladı, milletim yaşananları görüyor.