BIST 9.916
DOLAR 32,44
EURO 34,74
ALTIN 2.438,67
HABER /  GÜNCEL

Bilal Erdoğan, İslam İşbirliği Gençlik Forumu 5. Genel Kurulunun açılışında konuştu

Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan, Batı medeniyetinin "dünyaya karşı uyguladığı çifte standarda" karşı çıkmaları gerektiğini belirterek, "Filistin'de tanık olduğumuz soykırım, Batı medeniyetinin çifte standart yaklaşımının bir devamıdır çünkü kurala dayalı uluslararası hukuk dediğimiz kuralların çoğu, ne yazık ki seçici şekilde uygulanıyor." dedi.

Abone ol

Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Erdoğan, İstanbul'da bir otelde düzenlenen İslam İşbirliği Gençlik Forumu (ICYF) 5. Genel Kurulunun açılışında konuştu.

Dünya Etnospor Konfederasyonunun 2015'te Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te kurulduğunu ve iki yıl sonra merkezinin İstanbul'a taşındığını kaydeden Bilal Erdoğan, 2016, 2018 ve 2022'de iki kez Bişkek'te, bir kez İznik'te Dünya Göçebe Oyunları'nın eş organizatörlüğünü yaptıklarını dile getirdi.

Bilal Erdoğan, "21 ülkeden üyelerimiz ve 80'den fazla ülkeye ulaşan etkinliklerimizle geleneksel sporları tüm dünyaya sevdirmek için çalışıyoruz." dedi.

Dünya Etnospor Konfederasyonunun geleneksel sporların ve oyunların dünya çapında yaygınlaştırılması amacıyla çalışan tek çatı kuruluş olduğunu vurgulayan Bilal Erdoğan, yaklaşık 10 gün sonra 6. Etnospor Forumu'nu Antalya'da gerçekleştireceklerini belirtti.

Bilal Erdoğan, 2015'te dünyanın kültürel zenginliğini artırma vizyonuyla yola çıktıklarını ifade etti.

"Tüm renkler, yaşadığımız dünyaların zenginliğine katkıda bulunmaktadır"

İki yüzyıl boyunca "Batı medeniyetinin insanlığı tek bir kültür haline getirmeye çalışan kültür tekeline tanık olduklarına" dikkati çeken Bilal Erdoğan, başını Batı'nın çektiği birçok örgütte temsil eksikliği gördüklerine işaret etti.

Bilal Erdoğan, bu durumun 21. yüzyılda siyasi gelişmelere de yansıdığını belirterek, tanık oldukları sıkıntıların birçoğunun, Batı'nın dünyanın kültürel zenginliğine, dünya halklarının renkliliğine önem vermemesinden kaynaklandığını vurguladı.

Dünya Etnospor Konfederasyonu olarak Batı medeniyetinin "bu tek renkli dünya girişiminin" insanlığın geleceğine faydasının olmadığını giderek daha fazla düşünmeye başladıklarını kaydeden Bilal Erdoğan, "Geleneksel spor ve oyun alanındaki çalışmalarımızla dünyanın zenginliklerini korumaya çalışıyoruz. Kimsenin bir rengin başka bir renkten daha güzel, daha üstün olduğunu söyleyemeyeceğini savunuyoruz." ifadelerini kullandı.

Tüm renklerin değerli ve gerekli olduğunu vurgulayan Bilal Erdoğan, "Tüm renkler, yaşadığımız dünyaların zenginliğine katkıda bulunmaktadır. Bu nedenle insanlığın kültür ve renklerini taşıyan geleneksel sporların yaygınlaşmasının, gelecekte dünya barışına önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyoruz." diye konuştu.

"Filistin'deki soykırım, Batı medeniyetinin çifte standart yaklaşımının bir devamıdır"

Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Erdoğan, "Ne yazık ki Filistin'de tanık olduğumuz soykırım, Batı medeniyetinin çifte standart yaklaşımının bir devamıdır çünkü kurala dayalı uluslararası hukuk dediğimiz kuralların çoğu, ne yazık ki seçici şekilde uygulanıyor." ifadelerini kullandı.

Bilal Erdoğan, "Uluslararası sistemin kurallarının Ukrayna'daki savaş ve Filistin'de yaşanan soykırım örneklerinde nasıl uygulandığını iki yıl gibi çok kısa bir sürede gördük. Bu nedenle Batı medeniyetinin dünyaya karşı uyguladığı çifte standardı, bu tek renkli yaklaşımı vurgulamamız ve karşı çıkmamız gerekiyor." dedi.

Bu nedenle ICYF ve ICYF Başkanı Taha Ayhan'la gençlere ulaşma, spor ve kültürel mirası yaşatarak kendi kimliklerini ve kültürlerini korumaları konusunda çalıştıklarına işaret eden Bilal Erdoğan, birçok ülkede etkinlikler düzenlediklerini anlattı.

Bilal Erdoğan, önceki günlerde Özbekistan'ın Hive şehrinde çok başarılı bir etkinlik gerçekleştirdiklerini belirterek, 50'den fazla ülkeden gelen sporcuların da katkılarıyla pek çok geleneksel spor ve oyununu sergileme imkanı bulduklarını dile getirdi.

ICYF'nin başkanlığına yeniden seçilen Taha Ayhan'ı tebrik eden Bilal Erdoğan, İslam dünyasının her yerinde ve Müslüman olmayan ülkelerdeki Müslüman gençlerle çalışarak öz güvenle, kendi kimlikleriyle ayakta durmalarını sağlamaya katkıda bulunmayı umduklarını sözlerine ekledi.