BIST 9.645
DOLAR 32,55
EURO 34,90
ALTIN 2.437,87
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Suriyeli mülteciler oy kullanacak mı?

Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Ordu Milletvekili Adayı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, katıldığı canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu.

Abone ol

Başkanlık sistemi tartışmalarına değinen Kurtulmuş, "Diyoruz ki herkes kendi işini yapsın. Tam manasıyla güçler ayrığı prensibi olsun. Denetlenebilir bir Meclis olsun. Hatta belki bir denetim meclisi tartışılabilir. Başkanlık sisteminin içerisinde. Ayrıca parlamento, yürütme işlerini götürürken, hiçbir şekilde yürütmeye karışmayacak ama devletin bütün fonksiyonlarını denetleyebilecek halk tarafından seçilmiş, bir denetim meclisiyle sistem bütünüyle denetlenebilir" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de Suriyeliler oy kullanacak mı? sorusuna Kurtulmuş, "Hayır kullanmayacaklar. Bu ciddi bir tezvirattır" şeklinde yanıt verdi.

NEDEN ORDU'DAN ADAY OLDU?

Oradaki vatandaşların talepleri oldu, doğum yerim.

İlla "şu pozisyonda olacağım" diye bir talebim olmadı. 28 Şubat olmasaydı aktif siyasette olur muydum bilmiyorum.

Korkular ortadan kalktı. Başörtüsü sorunu çözüldü, imam hatiplerin önündeki engel kalktı.

AK PARTİ'NİN SEÇİM STRATEJİSİ

Bundan sonra Türkiye'nin kurumsal dönüşümü sağlanmalı. Parlamento ve milletvekilinin güçlendirilmesi lazım.

BAŞKANLIK SİSTEMİ

Bunlar meselenin doğru tartışılmamasından kaynaklanıyor. Aslında şu andaki mevcut Anayasa, halkın oyuyla seçilmiş cumhurbaşkanına neredeyse dikdatörlük yetkilerini vermiştir. Mesela parlamentoda mevcut Anayasaya göre, 104. maddeye göre, birinci gelen partiyi değil, ikinci, üçüncü gelen partinin başkanını görevlendirebilir.

"DENETİM MECLİS'İ TARTIŞABİLİR"

Biz diyoruz ki bunu kaldıralım. Şunu da unutmayın, AK Parti'nin 2007'ye kadar Başbakanlık müsteşarını, önemli bakanlıkların müşteşarlarını atayamadığını, çıkardığı birçok yasanın Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nden döndüğünü düşünün. Böyle bir yönetim olmaz. Böyle bir yürütme olmaz. Bu yürütmenin bağımsızlığı değil, bu yürütmenin cumhurbaşkanlığı makamının ve yüksek yargının kontrolu altında olması demektir. Diyoruz ki herkes kendi işini yapsın. Tam manasıyla güçler ayrığı prensibi olsun. Denetlenebilir bir Meclis olsun. Hatta belki bir denetim meclisi tartışılabilir. Başkanlık sisteminin içerisinde. Ayrıca parlamento, yürütme işlerini götürürken, hiçbir şekilde yürütmeye karışmayacak ama devletin bütün fonksiyonlarını denetleyebilecek halk tarafından seçilmiş, bir denetim meclisiyle sistem bütünüyle denetlenebilir. Daha ileri bir demokrasi olabilir.

Fatih Erbakan’ı siz mi davet ettiniz?

Ben davet etmedim, ne yapıldı bilmiyorum.

SAADET PARTİSİ-BBP İTTİFAKI

Bizim bir şey dememiz doğru değil, karar verecek olan millet.

ÇÖZÜM SÜRECİ

Halkımız artık eskiye dönmek istemiyor. Bedeli ne olursa olsun bu meseleyi çözeceğiz, risk korkusu yok. Devletin zihniyeti değişiyor, kolay değil. İşin yüzde 80'ni bitti. Geriye çok az bir kısmı aldı. Kimse geri dönüşün maliyetini göze alamaz. Halkın desteği olmasaydı, yol alınamazdı.

TÜRKİYE'DE SURİYELİLER OY KULLANACAK MI?

Hayır kullanmayacaklar. Bu ciddi bir tezvirattır. O kimlik şudur, Türkiye'de yaklaşık 2 milyon Suriyeli var. Türkiye'ye gelen Suriyeli ve Iraklı sığınmacınların hepsine biyometrik tanı kimlikleri hazırlandı ve kendilerine verildi.

GURBETÇİ NASIL OY VERECEK?

Sandık bölgelerine ulaşmaları için imkan sağlayacağız. Daha yüksek katılım oranları sağlayacağız.

EKONOMİDE SON DURUM

Üretim yapısı güçlü olan bir ekonomi olmamız lazım. Merkez Bankalarının tam anlamıyla bağımsız olmasından yanayız.

Türkiye'nin asgari yüzde 5 büyümesinden başka çaremiz yok.