BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  GÜNCEL

Köpük davasında tahliye

Köpük partisi esnasında bir kişinin ölümüyle sonuçlanan davada tahliye vardı...

Abone ol Antalya'da beş yıldızlı oteldeki köpük partisi sırasında meydana gelen, ikisi İsrailli turist, biri animatör 3 kişinin öldüğü ve 2 kişinin yaralandığı kazayla ilgili davanın ilk duruşmasında, köpük makinesi operatörü tutuklu sanık Tuncay Duran tahliye edildi.

Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya, köpük makinesi operatörü tutuklu sanık Tuncay Duran, tutuksuz sanıklar otel Genel Müdürü Mehmet Yılmaz ile köpük makinesinin kiralandığı şirketin sahibi Erol Kabaca, kazada ölen Fikret Şakacı'nın babası Sami Şakacı ve avukatlar katıldı.

Tuncay Duran, savunmasında, makineye elektrik akımını otelin teknisyeninin bağladığını, kendisinin güvenlik şeridi çekerek makineyi çalıştırdığını belirtti.

Duran, eğlence sırasında yan tarafından bir çığlık sesi duyduğunu, olayın gerisini hatırlamadığını, gözünü açtığında ise hastanede olduğunu söyledi.

Suçsuz olduğunu savunan Duran, köpük makinesinin güvenliğinden çalıştığı şirketin teknik elemanlarının, elektrik akımının güvenliğinden de otel yetkililerinin sorumlu olduğunu iddia etti.

Mahkeme başkanının, jandarmadaki ifadeleriyle mahkemedeki ifadelerinin çeliştiğini söylemesi üzerine Duran, ''Jandarmadaki ifademde olayın şokunu henüz atlatamamıştım. Hastaneden yeni çıkmış, düşündüklerimi anlatmıştım. Şimdi hatırladıklarımı anlatıyorum'' dedi.

Köpük makinesini otele kiralayan Element Ses ve Işık Sistemleri Limited Şirketinin sahibi Erol Kabaca da savunmasında, makinenin garanti kapsamı dışında kalmasını önlemek için köpük makinesini kendilerinin kontrol etmediğini, ayrıca makineyi Cam Piramitte düzenlenen bir fuardan aldıklarını söyledi.

Bilirkişi raporunda, makinenin üzerinde kaçak akım rölesi bulunmamasının kusur olarak gösterildiğini belirten Kabaca, o tür makinelerde kaçak akım rölesinin zaten bulunmadığını öne sürdü.

Otelin Genel Müdürü Yılmaz ise kendilerinin köpük partisi eğlencesini paket olarak dışarıdan satın aldıklarını, kendi yükümlülüklerinin sadece yer ve enerji hattı göstermek olduğunu savundu.

Elektrik akımının güvenliği ve makinenin kullanımından doğacak problemlerde sorumlu olmadıklarını öne süren Yılmaz, ayrıca olay sırasında hayatını kaybeden animasyon görevlisi Fikret Şakacı'nın otellerinde çalışmadığını, iş başvurusu amacıyla otellerinde bulunduğunu savundu.

Duruşmaya tanık olarak katılan otelin elektrik teknisyeni Mustafa Abama, otelin elektrik panosundan köpük makinesine kadar kablo getirdiğini, operatör Tuncay Duran ile birlikte makineyi denediklerini ve bir sorun görmediklerini bildirdi.

Makine çalışmaya başladıktan sonra kazada ölen Fikret Şakacı'nın 4 tekerli bir pazar arabası getirdiğini ve animasyon görevlilerinin köpük makinesini bu aracın üzerine koyduklarını iddia eden Abama, kazanın ardından olay yerine geldiğinde makinenin yere düştüğünü ve çalışmaya devam ettiğini gördüğünü öne sürdü.


-OPERATÖRE TAHLİYE-


Sanıkları ve avukatları dinleyen mahkeme heyeti, tutuklu sanık Tuncay Duran'ın yurt dışına çıkış yasağı konularak adli kontrol hükümleri çerçevesinde tahliyesine, diğer sanıklar Mehmet Yılmaz ve Erol Kabaca'nın yurt dışı çıkış yasağının ve adli kontrol hükümleri uygulamasının devamına karar verdi.


-OLAY-


Antalya'nın Kundu bölgesindeki bir otelde 22 Temmuzdaki köpük partisinde meydana gelen kazada, 2 İsrailli turist ile animasyon görevlisi Fikret Şakacı (20) ölmüş, cihaz sorumlusu Tuncay Duran (31) ile Kazakistan uyruklu Lanin Gorgi (21) yaralanmıştı.

Olayın ardından Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının talebi doğrultusunda ilk bilirkişi raporunu hazırlayan heyette yer alan Elektrik Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Başkanı Ayhan Dolanay, kazaya zincirleme hataların neden olduğunu belirtmişti.

Dolanay, ''Köpük makinesinde halk arasında 'hayat kurtaran şalter' olarak bilinen hata akım rölesi bulunmadığı tespit edilmiş. Bu röle herhangi bir kaza veya enerjinin boşa çıkması durumunda devreye girerek, sistemin kapanmasını sağlayan 15 YTL'lik bir cihaz. 15 YTL'lik cihazın olmaması maalesef 3 cana mal oldu'' açıklamasını yapmıştı.

Cumhuriyet Savcısı Adem Eryılmaz da haklarındaki suçlamaları kabul etmeyen Duran, Kabaca ve Yılmaz'ın, olay nedeniyle ''taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma'' suçundan yargılanmalarını ve bu suçlamayla 3 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmalarını talep etmişti.