BIST 10.320
DOLAR 32,25
EURO 35,15
ALTIN 2.468,80
HABER /  POLİTİKA

Kıbrıs restine ABden cevap

Erdoğan Kıbrıs konusunda AB'ye restini çekti. Fransız lider Chirac da aynı sertlikte cevap verdi.

Abone ol

Avrupa Birliği devlet ve hükümet başkanlarını bir araya getiren Brüksel Zirvesi'nde Türkiye'ye en üst düzeyde ve son derece net uyarılar geldi. Sonuç bildirisinde yer alan Türkiye paragrafını Rum Kesimi ve Yunanistan'ın istekleri doğrultusunda sertleştiren AB, bununla da yetinmeyerek Ek Protokol konusunda şu ana kadarki en açık ve en sert açıklamayı yaptı.
AB, Türk deniz ve hava limanlarının yıl sonuna kadar Rum bandıralı gemi ve uçaklara açılmasını istedi.

AB'nin Kıbrıs konusunda zaten "agresif" olan tonunu bir kademe daha yükseltmesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Brüksel, Kıbrıslı Türkler konusunda adım atmadıkça limanların açılmayacağını" vurguladığı ve "Müzakereler durursa durur" ifadelerini kullandığı açıklaması etkili oldu. AB Dönem Başkanı Avusturya'nın Başbakanı Wolfgang Schüssel "Eğer Erdoğan'ın bu açıklaması doğruysa sorun yaratır" dedi.

Mesajlar sertleşti
Türkiye'ye yönelik sert mesajlar sadece liderlerin açıklamalarında yer almadı. Zaten oldukça ağır uyarılar içeren sonuç bildirisi de Rum Kesimi ve Yunanistan'ın talepleri doğrultusunda daha da sertleştirildi. Paragrafta tek olumlu unsur olarak fiili müzakerelerin başlamasından duyulan memnuniyet yer alırken Türkiye'nin Müzakere Çerçeve Belgesi'nde yer alan yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğinin altı çizildi.

AB, bu yükümlülükler arasında Ortaklık Anlaşması ve Ek Protokol'ün tam uygulanmasının da bulunduğunu dile getirdi. AB, 21 Eylül 2005'te, Türkiye'nin Kıbrıs deklarasyonuna cevap olarak yayımladığı deklarasyona zirve bildirisinde atıf yaptı. Tanıma ve ilişkilerin normalleştirilmesi gibi unsurları da içeren "bu deklarasyonda geçen tüm ilgili unsurlar konusunda kaydedilen ilerlemenin AB Konseyi tarafından değerlendirileceği" Rumların talebiyle metnin nihai haline girdi.

Tek sorumlu Türkiye
Rum Kesimi'nin isteğini karşılayan AB, Yunanistan'ı da boş geçmedi. Atina, Ege'de yaşanan sorunların sorumluluğunun tek taraflı olarak Türkiye'ye yüklenmesini sağlayan bir ifadeyi metne sokturmayı başardı. Türkiye'yi iyi komşuluk ilişkileri konusunda uyaran metinde "Sorunların barışçıl çözümünü olumsuz yönde etkileyecek her türlü eylemden kaçınılmalı" ifadesi kullanıldı. Türkiye'den reform sürecini yoğunlaştırarak tam ve etkin uygulaması da istendi.

Türkiye AB'ye girer mi, bu konuda şüphelerim var

JOSE MANUEL BARROSO (AB KOMİSYONU BAŞKANI): AB'nin Türkiye'yi almak için çok zorlanacağını ve sürecin çok zor geçeceğini söyleyen Barroso 70 milyonluk Müslüman Türkiye'nin "kültürel olarak Avrupa'dan farklı olduğuna" dikkat çekti. BBC'ye konuşan AB Başkanı, Türkiye'nin AB üyeliği için "Bence bu mümkün, ancak çok güç bir iş olacak" dedi.

Koşullar karşılanmazsa müzakereler ertelenir

JEAN-CLAUDE JUNCKER (LÜKSEMBURG): AB'den Türkiye'ye yönelik olarak yapılan sert uyarılara Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Junker de katıldı. AB içinde sözü geçen bir lider olarak yükselen Junker, Fransız La Croix gazetesine verdiği demeçte, "Türkiye koşulları yerine getirmezse benim görüşüme göre, müzakerelerin ertelenmesi gerekir" diye konuştu.

İlerleme kapasitesi şüphe altına girer

JACQUES CHIRAC (FRANSA): Zirvede Türkiye'ye yönelik uyarı kervanında ilk sırayı Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac aldı. Türk liman ve hava limanlarının Rum bandıralı gemi ve uçaklara açılması konusunda Türkiye'nin AB'ye yönelik yükümlülükleri bulunduğunu hatırlatan Chirac, aksi takdirde Türkiye ile müzakerelerin riske girebileceğini ima etti.