BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  SPOR

Kaza yüzünden ikinci start

Cap İstanbul, tüm heyecanıyla devam ediyor. Tekne sayısını 29’dan 28’e düşüren kaza sonrası ikinci etap Cuma'ya alındı.

Abone ol Cap İstanbul, tüm heyecanıyla devam ederken, meydana gelen talihsiz kaza, tekne sayısını 29’dan 28’e düşürdü ve Cuma günü başlayan ikinci etabın yeniden alınmasına da yol açtı.

Cap İstanbul 2008’de yarışan iki Türk teknesinden birisi olan Sırma’nın skipperı Fransız Cristophe Bouvet’nin geçirdiği kazanın ardından filo, önceki gün akşamüstü yeniden start aldı. Bu kez yelken basan tekne sayısı ne yazık ki 28 idi. Çünkü, Sardunya’dan yola çıktıktan sonra gece yarısı suya düşen Bouvet, yarışa veda etti.

28 solo yarışçı, Sardunya-Sicilya arasındaki yolculuğun ilk gününü sakin bir geceyle tamamladı. Hava sakin görünse bile, tedbiri hiç bir şekilde elden bırakmayan 28 yelkenci, tüm detayları düşünmek ve her türlü tedbiri almak zorundalar.

Pupa yelken altındaki solo yarışçılar çok az zamanlarını uykuya ayırdılar. Herkes, Sicilya’nın batısına en önde varmak için çaba harcıyor. Kimisi pupa yelken altında hızı kendi lehlerinde kullanıp, kuzeye yol almayı tercih ediyor.

Thomas Rouxel Defi Mosquetaires), Christopher Pratt (DCNS) ve Erwan Tabarly (Athema) rotasını batıya doğru çevirdi. Bazıları da filonun ucunda yol alan Frederic Duthil (Distinxion), Robert Nagy (Theolia) ve Eric Drouglazet (Luisina Design) gibi uzlaşmacı bir yarış çıkartırken, kimisi de Gildas Morvan (Cercle Vert) ve Thierry Chabagny (Suzuki) gbi rüzgar altında yelken basmayı tercih etti.

Capitol’den Marc Emig ise, önde giden grubun çok uzağında değil. Bu 3 gruptan hangisi haklı çıkacak henüz bilinmiyor. Çünkü hepsinin yarış stratejisi birbirinden oldukça farklı. Yarışın ilerleyen saatlerinde durum daha da netleşeceğe benziyor.

İkinci etap yarın sona erecek
Sicilya’ya bağlı ilk ada Marittimmo Adası’ndan geçerken, yarışın sonraki aşaması daha da belirginlecek. Ortada yer alan grup, öndeki grubu yakalayabilmek ve varışa erkenden varabilmek için çok fazla çaba harcıyor. İşte bu büyük mücadele yüzünden, grupların arasındaki varış mesafeleri ve zamanları az olacak gibi görünüyor.

Yarışı etkileyecek bir diğer etken ise, tüm denizcilerin fazlasıyla yorgun olmaları. Zamanı ve rüzgarı avantaja çevirebilmek için uyamayan yelkenciler, şanslarını nasıl kullanacaklar herkes bunu merak ediyor. Oysa, Sicilya’nın doğası gereği, havanın bir anda değişmesi ve onlara tuzaklar hazırlaması muhtemel. Deneyimli denizciler, tecrübeleri itibariyle aralarındaki mesafenin çoğalabileceğini gayet iyi bildikleri için Marzemimi’ye en önce ulaşabilmek için 180 mili daha arkada bırakmak için son derece dikkatli kararlar vermek zorunda. İstanbul’a varmaya daha çok var. Ama hepsi istekli ve kararlı görünüyor. İkinci etabın, büyük ihtimalle, rüzgar da yardım ettiği taktirde yarın (23 Eylül) sona ermesi bekleniyor.
.
Fakat o denize ve yarışmaya olan tutkusu öylesine ağır bastığı için arkadaşlarını yalnız bırakmak istemedi. Filoyu tekneleri hazırlayan ve aynı zamanda yakın dostu olan Pierre’le birlikte izliyor. Christophe ayrıca, Avrupa Kültür Başkenti Cap İstanbul sonrasında 11 Ekim’de İstanbul’da yapılacak Boğaziçi yarışına katılmak.

Talihsiz kazanın ardından neler oldu?
Cuma’yı Cumartesi’ye bağlayan gece fırtına yüzünden denize düşen Sırma’nın yarışçısı Christophe Bouvet’nin 3 saat süreyle bulunamaması ailesine ve arkadaşlarına zor saatler yaşattı. Neyse ki tüm yarışçıların geri dönüp Christophe Bouvet’yi arama çalışmalarına katılması, beklenen sonucu verdi ve saatler sonra, hem rakibi hem de arkadaşı olan Val De Marn’ın skipper’ı Paul Meilhat tarafından bulundu. Yelkenciler arasındaki dayanışmaya en güzel örnek teşkil eden bu olayın ardından, fırtına ve arama sırasında hasar alan teknelerin tamir edilmesi, güvenlik önlemlerinin gözden geçirilebilmesi için filo Sardunya’nın Cagliari Limanı’na geri dönüldü. Böylelikle, ikinci etap yeniden başlayacaktı.

Sardunya sakinlerinin ilgisi...
Christophe Bouvet’nin başındang eçen talihsiz kaza, Sardunyalilarin da fazlasıyla ilgiisi çekti. Günlerce kalabalık bir gruba ev sahipliği yapan Sardunya halkı, 36 saatlik süren zorunlu molanın sayesinde yelken sporuyla da oldukça haşır neşir olma imkanını yakaladı.

Denizcilerden bir çoğu, fırtınan kendilerine de en az Bouvet kadar zarar verdiğini belirterek, Gerald Veniard, şunları söyledi :
« İkiye bölünmüş ana yelkenler, lime lime balonlara sahibiz. Bir gün önce yasanan firtinada herkes nasibini aldi. Ne olursa olsun tüm ekipmanlarim, ben ve yelkenlim İstanbul’a kadar gidecegiz…’’ dedi.

Cap İstanbul’un ikinci etabında, mükemmel yarış ancak rüzgar yönetimini çok iyi yapan yarışçı sayesinde kendisini gösterecek.

Christophe Bouvet ne yapacak?
Cumayı cumartesi bağlayan gece yarısı teknesinden düşerek tüm filoyu olduğu kadar ailesini de merak içinde bırakan ve yaklaşık 3 saat sonra bulunan 45 yaşındaki Christophe Bouvet, başından geçen kazaya ilişkin duygularını şöyle paylaştı:

“Akşam şiddetli rüzgarlarla birlikte sağanak yağış ve dolu başladı. Pupa yelkenle ilerlerken birden 45 mil üstünde şiddetli bir rüzgar yedim. Tekne devrildi, ben teknenin altında kaldım.

Bir ipe tutundum, ancak darbeli rüzgarlar tekneyi ve yelkeni savurmaya başladığı için yavaş yavaş ipi de bırakmak zorunda kaldım.Rüzgarın benden uzaklaştırdığı tekneyi izlemekten başka çarem yoktu..Durmadan teknenin peşinden yüzdüm ve çok korktum Zaman zaman suda uzanıyordum, sonra güç alıp tekrar yüzüyordum, gerçekten çok zor anlar yaşadım. Şimdi etk isteğim arkadaşlarımla İstanbul’a ulaşmak ve oradaki Boğaziçi yarışınıa katılmak. Ailem de beni yalnız bırakmayacak. İstanbul’da onlarla buluşacağım için çok mutluyum”.

Yaklaşık 3 saat sonra, Paul Meilhat, muşamba giysilerine rağmen su yüzünde kalmayı başarmış olan Christophe’u buldu. Azgın denize rağmen Christophe’u kendi güvertesine çekmeyi başardı ve ardından operasyona eşlik eden İtalyan Sahil Muhafaza hücum botuna aktardı. Kazanın su sıcaklığı yüksek olan Akdeniz’de meydana gelmesi ise büyük şanstı. Eğer aynı kaza Atlas Okyanusu’nda olsaydı sonu tatsız bitebilirdi.

Yelken dünyasının yeni üyelerinden olan 26 yaşındaki Paul Meilhat, yaşadığı bu zorlu deneyimi son derece soğukkanlı bir şekilde yorumladı:
“Ders çıkarmak için oldukça erken. Çünkü halen hepimiz şoktayız. Benim için en önemlisi çok güzel bir dayanışma ve sorumluluk göstermemiz. Hemen herkesi üzerine düşeni yaptı. Tek bir yelken ile aramakla, 30 yelkenle arama yapmak çok farklı. Mutlu sonua ulaştık. Şimdi bundan sonrasına yeniden konsantre olmamız gerekiyor”.