BIST 9.722
DOLAR 32,56
EURO 34,88
ALTIN 2.430,48
HABER /  GÜNCEL

Fransa için Türkiye'yi tanıma zamanı

Fransa'da düzenlenen 18. Angers Premiers Plans Festivali, bu yıl üç bölümde, toplam 23 Türk filmi gösteriyor. Festivalin afişi ise Boğaz Köprüsü ile 'Duvara Karşı' filminden sahne

Abone ol

Dünya çapında gün geçtikçe daha fazla ilgi görmeye başlayan Türk sineması, Fransa'da da büyük bir toplu gösterimle gündeme geliyor. Türk sinemasının son yıllardaki 18 önemli yapımı, 'Avrupa İlk Film Festivali' olarak da bilinen 18. Angers Premiers Plans Festivali'nin Panorama bölümünde, "Vers la Turquie / Türkiye'ye Doğru" başlığı altında gösterilecek.
20-29 Ocak tarihleri arasında yapılacak festivalin 'Forumdoc' bölümünde de "Fenetre sur la Turquie / Türkiye'ye Açılan Pencere" başlığı altında da dört Türk belgeseli gösterilecek. Semih Kaplanoğlu'nun 'Meleğin Düşüşü' adlı filmi ise yarışmaya seçildi.

Her zaman ilgileri vardı
Fransız sinemasının usta yönetmen ve oyuncularının himayesinde düzenlenen 'Premiers Plans', geçmiş yıllarda da Türk sinemasını yakından takip etti. 1998 yılında Zeki Demirkubuz'un 'Masumiyet' adlı filmi, büyük ödülü kazandı; Haluk Bilginer de bu filmdeki rolüyle 'En İyi Erkek Oyuncu' seçildi. Dönemin jüri başkanı Claude Chabrol, Demirkubuz'u bizzat tebrik etti. Nuri Bilge Ceylan'ın filmleri 'Kasaba' ve 'Mayıs Sıkıntısı', Fatih Akın'ın 'Kısa ve Acısız'ı Angers'de gösterilen ve beğenilen filmler oldu. Geçen yıl da Angers'de 'Yılmaz Güney Retrospektifi' düzenlendi.

Ödüllü yapıtlar da listede
18. Premiers Plans programına alınan Türk filmleri 1997-2005 yılları arasına gerçekleştirilmiş, birçoğu pek çok ödül kazanmış Türk yapımlarından oluşuyor. Aralarında Fransa ve Almanya'da yaşayan Türkiye kökenli Kürt yönetmenlerin imzasını taşıyan film ve belgeseller de var:
'Yara' adlı filmiyle tanınan Yılmaz Arslan'ın Almanya'da gerçekleştirdiği 'Brudermord' (Kardeş Katli) Doğu Anadolu'dan göç eden iki Kürt kardeşin Almanya'ya uyum sağlamada çektiği zorluklar, başlarına gelen olaylar ve toplumlar arası gerilime dair bir film. 'Brudermord'un prömiyer öncesi gösterimi de Angers'de yapılacak.

İzlemediğimiz yapımlar...
Pelin Esmer'in ünlü belgeseli 'Oyun' ise hem bu programda, hem de "Türkiye'ye Açılan Pencere"de gösteriliyor. 'Sırtlarındaki Hayat'ın yanı sıra bu bölümde Türkiye'de daha önce izlemediğimiz iki yapım da yer alıyor; Fransa'da yaşayan Kudret Güneş'in 'Leyla Zana' belgeseli ile Yılmaz Özdil'in Van'da internet kafeler aracılığıyla dünyaya açılmaya çalışan Kürt gençleri anlattığı 'Search' (Ara).

Festivalden seçmeler

Türkiye'ye Doğru adlı bölümde Zeki Demirkubuz'un dört filmi birden yer alıyor: 'Masumiyet', 'Bekleme Odası', 'İtiraf' ve 'Yazgı'.
Yeşim Ustaoğlu'nun 'Bulutları Beklerken' ve 'Güneşe Yolculuk' adlı uzun metrajlı kurmacaları yanında 'Sırtlarındaki Hayat' belgeseli de gösterilecek.
Nuri Bilge Ceylan hem 'Kasaba', hem de 'Uzak' ile listede.
Atıf Yılmaz'ın 'Eğreti Gelin', Kazım Öz'ün 'Fotoğraf', Fatih Akın'ın 'Duvara Karşı', Tayfun Pirselimoğlu'nun 'Hiçbiryerde', Ferzan Özpetek'in 'Hamam', Yılmaz Erdoğan'ın 'Vizontele Tuuba', Kutluğ Ataman'ın 'Lola ve Bilidıkid', Ahmet Uluçay'ın 'Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak' adlı filmleri de festival kapsamında gösterilecek.

'Türkiye'ye bakmamızın zamanı geldi'

Festivalin resmi web sitesindeki yazılı sunumda, Türkiye'nin hareketli kültür dünyasının hakiki bir yeni sinemacı kuşağı ortaya çıkardığına ve bu kuşağa diasporada yetişen yönetmenlerin de dahil olduğuna değiniliyor. Sunum, "Sinemanın görevlerinden biri de çağını tanıtmasıdır. Bizim de Türkiye'ye bakmamızın zamanı geldi" sözleriyle sona eriyor.

Kaynak: www.milliyet.com.tr
Haber: Alin Taşçıyan

ani