BIST 9.916
DOLAR 32,44
EURO 34,74
ALTIN 2.438,67
HABER /  GÜNCEL

3 Türk İran'da fidye için kaçırılmış

İran'a yamaç paraşütü yapmaya giden sporcuları kaçıranlar, adam başı 1 milyon euro fidye istiyor. Kimler tarafından kaçırıldığı bilinmeyen grubun, aileleri perişan oldu...

Abone ol

Üç yakın arkadaş Serdar Durna (30), Yurdaer Etike (35) ve Azmi Ozan (49) yamaç paraşütü yapmak için gittikleri İran'da kayıplara karıştı. Kimler tarafından kaçırıldığı bilinmeyen grubun, aileleri perişan.

Telefonla arayarak sağlık durumlarının iyi olduğunu söyleyen üç arkadaşın bulunması için Tahran Büyükelçiliği geniş çapta bir araştırma başlattı. Bilgisayar programcısı Serdar Durna, özel bir bankada şube müdürü olan Yurdaer Etike ve Makina Mühendisi Azmi Ozan, İran'dan Nepal'e plandıkları bu yolculuk için işlerinden bile istifa etmişlerdi.

Hatta www.turksonair.net adresinde yamaç paraşütü ile ilgilenen dostlarına nerelerden uçaklarını bile yazmışlardı. 7 Aralık 2005 tarihinde aralarında para toplayarak satın aldıkları Land Rover ile İran'a karayoluyla giden, 17 gün burada kalıp Tebriz, Tahran, İsfahan ve Şiraz'da uçuş gerçekleştiren grubun planı 24 Aralık sabahı Pakistan'a gitmekti. Günün ilk ışıklarıyla yola çıkan ekip, daha önce birçok yabancı turistin kullandığı Zahedan'dan Pakistan sınırına kadar olan 80 kilometrelik yolda kaçırıldılar.

Olaylardan habersiz Etike, Ozan ve Durna aileleri 25 Aralık akşamı gelen bir telefonla üzüntüye boğuldu. Emniyet Müdürlüğü'nden aradıklarını söyleyen bir kişi, Serdar Durna, Yurduer Etike ve Avni Ozan hakkında soru sorunca aileler çocuklarının kaçırıldığını öğreniyor. VATAN kaçırılan sporcuların ailerine ulaştı: İşte sporcularımızın ailelerine ilettiği mesajlar:

"Hiçbir şey bilmiyorum"
Yasemin Etike (Yurdaer Etike'nin kız kardeşi)
25 Aralık akşamı ilk telefon bana geldi. Emniyet Müdürlüğü'nden aradıklarını ve İran'da bulunan sporcular hakkında bilgi almak istediklerini söylediler. "Niye?" diye sorduğumuzda açıklamadılar. Hemen abimin arkadaşlarının ailelerini aradım. Azmi Ozan'ın ağabeyi Hüseyin Ozan, Tahran Büyükelçiliği ile temasa geçti. 1 Ocak günü nasıl olduysa Yurdaer bize telefon etti. Çok sakin ve iyi geliyordu sesi. Sabit bir yerde olduklarını, bu nedenle bacaklarının uyuştuğunu söyleyerek, "Keşke spor yapmamıza izin verseler" dedi. "Kim kaçırdı?" soruma ise "Bunları söylemem doğru olmaz" cevabını verdi.

3 milyon Euro fidye
Hüseyin-Neşe Ozan (Avni Ozan'ın ağabeyi ve kız kardeşi)
Tahran Büyükelçiliği bizim ısrarlı aramalarımız sonunda kaçırılma olayını doğruladı. 25 Aralık günü kaçıranların Büyükelçiliği aradıklarını, "Elimizde üç Türk var ve 3 milyon Euro istiyoruz" dediklerini, hatta kardeşim Azmi Ozan'la da görüştürdüklerini belirttiler.

Kardeşimde bu görüşme sırasında bizi "takas etmek istiyorlar" demiş. 1 Ocak günü Azmi beni aradı. Çok sevindim. Çünkü kaçıranlar öldürmek niyetinde olsalardı bu kadar zaman beklemezlerdi. Azmi ile 30 saniye konuştuk. Hiçbir bilgi veremeyeceğini, ancak sağlığının iyi olduğunu söyledi. O görüşmeden iki gün sonra kaçıranlar tarafından bir telefon daha aldım. Karşı taraf Farsça bir şeyler söyleyip telefonu kapattı. O günden sonra da hiçbir haber alamadık. Bu olayın basına yansımamasını özellikle İran İçişleri Bakanlığı ve Tahran Büyükelçiliği istedi.

Kaynak: www.vatanim.com.tr
Haber: Necla Görgeç