Fener korkuyor

G.Saray Sportif Direktörü Bülent Tulun, Sanem Altan'a konuştu: Fenerbahçe korkuyor.

G.Saray Sportif Direktörü Bülent Tulun, Sanem Altan'a konuştu: "Murat Özaydınlı'nın sözlerini yadırgadım. Tek yorumum var: Demek, korku dağları bekliyor."

Şu anda G.Saray'ın yaşadığı para problemi ezeli rakibiniz F.Bahçe'nin bile dilinde... Futbolcularınız net olarak kaç aydır paralarını alamıyorlar?
"Çeşitli ödemeleri var futbolcuların. Çok da büyük meblağlar değil. Şu an itibariyle ortalama 3 aydır paralar ödenmiyor. 3 ay önce aldıkları paralar da, 3 ay gecikmeliydi zaten... Ama G.Saraylı futbolcuların iyi bildiği birşey var. Her sezon sonu paraları mutlaka yatıyor ve tatile paralarını almış olarak çıkıyorlar. Bu, Canaydın'ın geldiği 2002'den beri böyle... O konuda büyük güvenceleri var. Kaldı ki, futbolcuların sözleşmeleri ellerinde. Bu sözleşmeler onların garantileri... O bakımdan büyük yatırım yapacak olanlar haricinde 'İlla paramız şu günde ödensin' demiyor. Teknik ekip ise maaşla çalışır, her ay alırlar paralarını."

Peki bu kriz yönetimi nasıl idare edildi? Neler yanyana geldi de G.Saray herşeye rağmen şampiyonluk yarışında mücadele edebiliyor?
"Bu işin paşası yok. Bir kişi kriz diye nitelendirilen periyodu tek başına sihirli bir değnekle yönetemez. Nasıl oluyor bu ' iş? Bu işin 1 numaralı anahtarı futbolcular. Futbolcuların %60'ı Florya tesislerinde yaşar. Herkes sanır ki, antrenmandan sonra herkes giyinip arabasına atlar gider. Hayır gitmez. Bizde herkes ağacın altına oturur sohbet eder, odalarına gider, yani orada yaşarlar. 'Bitse de gitsek' şeklinde bir memur zihniyeti yok. Birlikte yaşamanın verdiği müthiş bir dayanışma, saygı-sevgi var. Gelen yabancılar da buna bakıp ister istemez etkileniyor. Burada G.Saray'ın 3 kaptan Hakan, Ergün ve Hasan Şaş'ın takımın bu noktalara gelmesinde katkısı büyük."

Para meselesini anladım. Hakem hataları futbolcuları nasıl etkiliyor?
"Hakem hataları olmadan lig olmaz. Hakem hatalarının çok fazla gündeme gelmesi, hataların sürekli bir takımın lehine, bizim de aleyhimize devam etmesinden kaynaklandı. Son Denizli maçını örnek vereyim; ilk devre sonunda ve maçın sonunda normal süre bitmeden hakemin uzatmayı gösterme görevi var. Serdar Tatlı bunu yapmadı ve 47. dakikada golü yedik. Devre bitince ben 4.
hakeme gittim. 'Uzatma oldu da ben mi kaçırdım?' dedim. 'Hayır, olmadı' dedi. Bu polemiğe yol açacak, akıllıca olmayan bir hata. Yani benim eleştirdiğim şeyler bunlar. Bir de tabii çifte standart. Tabii ki G.Saray'ın lehine yapılan bir tek hakem hatası var, Denizli'de... Psikolojik açıdan hakemler baskı altında kaldılar. G.Saray, genelde hakemlere güveniyor. Futbolcuların ise saha içindeki diyaloglardan dolayı bazı hakemlere hiç itimatları yok. Fırat Aydınus, Yunus Yıldırım, Hüseyin Göcek, Serdar Tatil güvendiğim hakemler."

Erciyes maçının ardından yaptığınız açıklamada teşvik primi iması vardı. O maç sonrası ne demek istediniz aslında?
"Benim söylediğim lafta teşvik primi geçmiyor. 'Rakip aşırı motivasyonlu' dedim. Bunun ne olduğunu herkes biliyor zaten. Biz de zaman zaman yapıyoruz. Futbolcularımızı kazanmaya aşın motive ediyoruz. Aşırı motivasyon, psikolojik bir tabir. Parayla pulla alakası yok bu işin. K.Erciyes aşırı derecede kazanmaya yönlendirilmiş. Kimde olur bu, bizde özellikle Hasan Şaş'ta olur. Bunun da fazlası zarar verir. F.Bahçe'den başka alınan bir takım oldu mu bu söylemlerime? Çok sık görülür mü bir takımın gol yedikten sonra defans oyuncusunun 15 saniye direkleri tekmelediği? Çok sık görülür mü maçı kaybeden bir takımın oyuncusunun maç sonu hakemin kafasına topu atması... Bundan birtakım insanlar alındıysa, benim söyleyecek lafım yok."

F.Bahçe Asbaşkanı Murat Özaydınlı sizin yaptığınız bu açıklamadan sonra onları kastettiğinizi düşündü ve federasyonu size ceza vermeye çağırdı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
"Aşırı motivasyon kelimesiyle ne gibi bir ceza alınır, çok merak ediyorum. Kulüpler birbirlerini değerlendirirken kelime seçimi tabii ki önemlidir ama genel itibarıyla galiba korku dağları sardı. Teşvik primini kastederek böyle birşey söylemiş olsam ve böyle bir delilim olsa hiç durmam federasyona ben giderim zaten. Ayrıca bu konuda fazla yorum yapmamamın sebebi var. Ben geçmişteki G.Saray-F.Bahçe rekabetini özlüyorum. Yanyana maç seyredebildiğimiz derbileri..."

G.Saray'da yönetimin değişmesi sizin hayatınızda bir şeyi değiştirecek mi?
"Ligin bitimine zaten 8 hafta kaldı. Karşılıklı görüşürüz, G.Saray'ın yararına olan neyse o yapılır. Önümüzde 8 maç var ama kesin şampiyon olacağız. Biz ligi en az 1 puan önde bitiririz."

Keşke o golü saysalardı!

Denizli maçını yöneten Serdar Tatlı nasıldı?
"İlk kez bu sezon G.Saray lehine golle sonuçlanan bir hata yapıldı, Denizli'nin %100 golü ofsayt gerekçesiyle iptal edildi. Hiçbir takıma böyle bir hakem hatasıyla puan kazanmayı Allah nasip etmesin. Çünkü biz bu sezon böyle puanları çok kaybettik, üzüntüsünü çok iyi biliyoruz. Eğer o dakikadan sonra herhangi bir gol olmadığı takdirde maç 2-2 bitecekse, 2-2 bitseydi keşke... Gerçi öyle ters bir pozisyon ki, verilse de kimse birşey diyemez verilmese de..."

Kupa maçı sonrası Tuncay'ın tribünlere "Bir baba hindi" sloganı attırması çok eleştiriliyor...
"Şu an Tuncay da çok pişmandır. Çok yanlış bir iş yapmış. Bunun da cezası var. Bizde aynı şekilde Ayhan tedbirsiz ceza kuruluna gitmişti, tribüne el işareti yaptı diye... 3 maç ceza aldı. Amiyane tabirle Tuncay gaza gelmiş. Ama dönüşü olmayan da bir suç işlemiş. Öyle masum bir olay değil yani. Bunu savunmaya çalışan, suçu örtmeye çalışan yöneticiler var. Ceza kurulunun standartla mı, çifte standartla mı hareket ettiğini göreceğiz."

Haber: Sanem ALTAN / www.vatanim.com.tr