BIST 10.083
DOLAR 32,41
EURO 34,79
ALTIN 2.432,62
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan muhalafeti fena vurdu

Başbakan Erdoğan, canlı yayında muhalefeti vuruyor. Ben onlara hakaret etmiyorum diyen Erdoğan yine çok sert!

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimleri değerlendiriyor. Erdoğan, yerel yönetimle merkezi yönetimlerin aynı olmasının farklı bir sinerji getirdiğini söyledi. Erdoğan, meydanlarda kimseye hakaret etmediğini ancak muhalefetin hala bu tutumunu sürdürdüğünü iddia etti.

Başbakan Erdoğan, atv'de yerel seçimlerle ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, seçim mitinglerinde 22 Temmuz'dan daha iyi bir hava yakaladıklarını söyledi.

İşte Erdoğan'ın canlı yayındaki o sözleri;

Merkezi yönetimle yerel yönetimin dayanışması veya birlikte olması ayrı bir sinerji getiriyor. Bununla ona bir mahrumiyet anlamı taşımıyor. Örneğin merkezi yönetim bir yatırım yapacak yerel yönetim bu konuya taş koyabiliyor. Bu konuda TOKİ'den örnekler verilebilir. Bizde çok çirkin bir yapılaşma var bu konuda model ortaya koyarak giderebilirsiniz. Bakıyorsunuz yanaşmıyor, engel oluyor. Ben belediye başkanı olduğum zaman aynı sorunları yaşadım. Ben yatırımlar için Ankara'dan teminat mektubu alamadım, uzun süre uğraştım. Bu tür sıkıntılar olabiliyor. Aynı şeyi biz tek başına iktidar olduğumuz halde yaşıyoruz.

"BEN HAKARET ETMİYORUM"

Ben kendime bir söz vermiştim. Ne yazıkki bunlar seçimlere kadar bu hakeretleri yaptılar. Ben avukatlarıma söyledim, eğer hakaret varsa gereğini yapın. Ben ise meydanlarda bakarsanız hakaret etmiyorum. Ben olaya teknik olarak yaklaşıyorum. Siz şu görevleri yapıyorsunuz bu sürede neler yaptınız diyorum. Sıkıntı buradan başlıyor.

BAYKAL VE BAHÇELİ'NİN SERT SÖYLEMLERİ

Bunu rahatlıkla şunu söyleyebilirim. Bir defa yoğun bir miting programım var. Ben il mitingi yapıyorum diğerleri bölge mitingi yapıyor. Ortaya koyabildikleri ciddi projeler yok. Bir de yaptırdıkları kamuoyu anketlerinde gerçeği görüyorlar. Bir lider kalkıp bir başka siyasi partinin oy oranını söyler mi? Bir siyasi parti birinci olmak için çıkar ikinci olmak için yola çıkar mı? Bu bir defa yaşadıklarının ne anlama geldiğini görüyor.

SEÇİM MEYDANLARINDA DAVOS ÇOŞKUSU

Çocuklarımızın ahlakını bozuyorsun. Şifreli kanallarda bali söyle. Alanlarda bir de hakikaten dış politikadaki duruş halkımızı ciddi manada etkiliyor. Tüm olumsuzluklara rağmen malum Davos olaylarından sonra Türkiye'deki bazı eski monşerler var, onların yazdıkları vardı. Ne oldu? Gayet güzel şeyler oldu. Şu anda ABD ile ilişkilerimizde onların dediği gibi bir şey yok. Tam aksine olumlu yönde çalışmalarımız devam ettiği gibi diğer hususlarda da aktif bir rol oynamaya başladı.

Erdoğan kimlere öfkelendi? Ayrıntılar haberin devamında;

[PAGE]

"YALANLA DOLANLA VURUYORLAR"

Ben kimseye öfkeli değilim. Ben bunu kabul etmiyorum. Halkım bunun en iyi cevabını Pazar günü verecek. Ben hareketimi ve ülkemi daha ileriye taşıma gayretindeyim. Benim yüküm onlara göre çok daha farklı. Ben bu mücadeleyi verirken, tüm siyasi partiler iktidara yükleniyor. Yalanla dolanla herşeyle saldırıyorlar. Ben hem doğru olanları söylemek zorundayım hem de ülkemin nerede olduğunu göstermek zorundayım.

"BEN MUHALEFETE YARDIMCI OLUYORUM"

Bir defa onlar halktan kopuk. Biz ise halkla iç içeyiz. Ben Güney Doğu'da bir partiyle tek başına mücadele verirken onlar gelse daha da iyi olacak. Şu anda Sayın Baykal biz söyledik söyledim Mardin ve Şırnak'a gitti. 81 vilayetin 81'inde de biz bu çalışmaları yürütüyoruz. Onlara bakıyorsunuz genel merkezlerden çıkmıyorlar. Biz fırsat bulursak yapıyoruz. Tabi gördüğüm şu. İnanın halkla iletişimde ciddi sorunları var. Halkım bunları görüyor.

YENİ ANAYASA VE TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ SÜRECİ

Türkiye'ye tarih verip vermemeleri konusu benim için öncelik değil. Başka ülkeler de AB ile ilişkilerde aynı sorunları yaşadı. Türkiye bu süreci devam ettirmek durumunda. Bugün bazıları AB'ye karşı, AB olmadığı takdirde Türkiye AB'ye bu kadar ihracatı yapabilir mi? Türkiye için öncelik istihdam ise bunun için de öncelikle AB, OECD ve NATO içinde olmalıdır. Bunun neticesi olur ya da olmaz ama biz süreci sağlıklı bir şekilde götürmek durumundayız.

AK PARTİ'NİN SEÇİMDE BAŞARI KRİTERİ

Ben 28 Mart 2004 seçimlerini baz alıyorum, o seçimde yüzde 41 oy almıştık. İl genel meclisi sonuçlarında ise 22 Temmuz seçimlerini baz alıyorum. Ancak yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen biz iyi bir noktada olduğumuzu görüyorum. Vatandaşın bize olan güveninin sürdüğüne inanıyorum. Kamuoyu araştırmaları da bunu ortaya koyuyor.

[PAGE]

"VANDAŞIN MAĞDUR OLMASINI İSTEMİYORUZ"

Biz krizle ilgili adığımız tedbirlerle şirketlere işçi çıkarmamaları konusunda çağrıda bulunduk. Bu konuda bazı büyük şirketler destek kararı aldılar. Bunlardan biri de Ford firmasıdır.  Ben işçi çıkarma konusunda bizimle uzlaşmayan firmalarla seçim sonrasında görüşeceğiz. Biz ülkenin menfaatleri konusunda ne gerekiyorsa yapacağız. Vatandaşın mağdur edilmesini istemiyoruz.

Biz krizle ilgili adığımız tedbirlerle şirketlere işçi çıkarmamaları konusunda çağrıda bulunduk. Bu konuda bazı büyük şirketler destek kararı aldılar. Bunlardan biri de Ford firmasıdır.  Ben işçi çıkarma konusunda bizimle uzlaşmayan firmalarla seçim sonrasında görüşeceğiz. Biz ülkenin menfaatleri konusunda ne gerekiyorsa yapacağız. Vatandaşın mağdur edilmesini istemiyoruz.

Obama'nın Türkiye'ye geleceği, Diyarbakır belediyesinin kazanılması veya kaybedilmesi ile birlikte PKK ile gelinen noktada özellikle Talabani'nin Nisan ayında yeni bir sürecin başlayacağı söyleniyor, seçim bu süreci nasıl etkileyecek

Seçimi Ak Parti kazanırsa orada yerelde yeni bir heyecan ve yapılanma başlayacak. Ama Ak Parti kaybederse orası yine kendi yerel sıkıntıları ile devam edecek. Ben her Kürt DTP'lidir veya örgüttendir mantığını reddediyorum. Bunu ordaki halkımız da biliyor. Biz ülkemizi güçlü kılmak için elimizden geleni yapacağız. Kültürel anlamda TRT ŞEŞ ve diğer açılımlarla örgütün elindeki tüm kozları elinden alacağız. Bunun yanında Arapça yayına da gireceğiz. Bununla birlikte üniversitelerde kürt dili ve edebiyeatı ile ilgili bölümlerin açılması çok önemlidir. Bunlar gelecekte bize çok gerekli olacak noktalardır.

KIBRIS VE MGK

Başbakan olmadan önce sizinle görüşmemiz vardı. bana birşey söylemiştiniz. Kıbrıs'ı çözümsüzlükten kurtarabilirmisiniz. ben de kurtarabilirsek biz kurtarırız. Bugün görüşmeler sürüyor, adımlar atılıyor ama hala bunu engellemeye çalışanlar var.

Mehmet Barlas  MGK'da Kıbrıs'la ilgili görüşmler darbe gerekçelerinden biri olduğunu hatırlattı.

Talabani'nin terör örgütünün ortadan kalkmasında bize katkısı olacaksa teşekkür ederiz.