BIST 9.916
DOLAR 32,47
EURO 34,78
ALTIN 2.442,53
HABER /  MEDYA

Der Spiegel'e konuşan apolitik Türk

Der Spiegel'in Türkçe başlıklı dergisi çıktı. Dergideki bir söyleşi dikkat çekti. O söyleşi Can Yayınları Genel Müdürü Can Öz ile yapılmış.

Abone ol

Der Spiegel, bu haftaki kapağına Taksim Gezi Parkı eylemlerini taşıdı "Beugt euch nicht / Boyun eğme" başlığını kullanan dergi, Gezi Parkı gösterileri için çıkardığı özel ekini hem Türkçe hem de Almanca hazırladı.

Ünlü dergide dikkat çeken söyleşi ise Can Yayınlaır Genel Müdürü Can Öz ile yapılmış.
Maximilian Popp imzalı “Apolitik adamın başkaldırısı” adlı röportaj, Can Yayınları Genel Müdürü Can Öz’ün gözünden Gezi Parkı protestolarını masaya yatırıyor.

İşte o söyleşiden bölümler;

der-spiegel-türçe-kapak.jpgMayıs ayının 31’inde yayıncı Can Öz, güvendiği mesai arkadaşlarından ikisini yanına çağırır; yayınevinin baş editörü ile pazarlama müdürünü. Kendilerine verdiği kararı bildirmek ister.

O GECE ALDIĞI KARAR

Ofisinden sadece birkaç yüz metre uzaklıkta, insanlar Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı protesto etmektedir. Can Öz de o gece uyuyamamıştır. Polis göstericilere tazyikli su ve biber gazı sıkarken, o da göstericilerle birlikte sokaklardadır. Yaşananlara karşın umut doludur. “Uzun süre suskun kaldım, ama artık bitti. Türkiye’de insanlar hakları için ayaklandı.” Öz, öğleden sonra demeç vereceğini bildirdiğinde arkadaşları kararını endişeyle karşılar. “Yapma!” diye uyarırlar Öz’ü. Hükümetin yayınevini kapatacağından endişe etmektedirler.

TUTUKLANMAKTAN KORKMUYORUM

Uzun zamandır dost meclislerinde Erdoğan hükümetini eleştiren, ancak fikirlerini alenen dile getirmeyen Öz, Gezi Parkı protestolarının başlamasıyla sessizliğini ilk olarak Twitter üzerinden bozdu ve protesto yapmanın temel bir hak olduğunu savundu. Ardından Guardian gazetesine verdiği bir demeçte, “İşimi, refah düzeyimi ve hatta özgürlüğümü kaybetmekten korkmuyorum. Tutuklanmaktan korkmuyorum. İnsan onuruna aykırı bir yaşama daha fazla tahammül edemem” dedi.

YENİ BİR PROTESTO KÜLTÜRÜNÜN MİLADI

Can Öz, Der Spiegel dergisindeki haberde, 1980’den sonra doğan kuşak için siyasetin tehlikeli bir şey olduğu bilinciyle yetiştirildiğini söylüyor. Öz, “Biz, hiçbir şeyi değiştiremeyeceğimize göre en iyisinin karışmamak olduğuna inanıyorduk. Gezi Parkı eylemleri ile bu bilinç değişti” diyor. “Gezi Parkı eylemleri yeni bir protesto kültürünün miladıdır” sözleriyle de bu gösterilerin yetmişli yıllarda yaşanılanlardan farklı olduğunun altını çiziyor.

AĞAÇLAR TARAF TUTAMAZ

Öz’e göre, Erdoğan gelişim istedi ancak Türk halkının özgür yaşam arzusunu görmezden geldi. Önceki kuşaklardan farklı olarak, göstericilerin amacı kendi görüşlerini kabul ettirmek değil, tam tersine farklı görüşlerin özgürlüğü için mücadele veriyorlar. Yine Öz’e göre, direnişin Gezi Parkı eylemlerine kanalize olmasının başlıca nedenlerinden biri ağaçların taraf tutmaması.

BEDELİNİ ÖDEMEYE HAZIRIM

Suskunluğunu bozmasının ardından hükümetin kendisine karşı uygulayabileceği yaptırımlara hazır olduğunu dile getiren Öz, “Önce senin itibarını yok ediyor, ardından hakkında yalanlar uyduruyorlar. Şirketine karşı kampanya başlatıyor, astronomik cezalar veriyorlar. Müşterilerini seni boykot etmeye çağırıyorlar” diyor. “Ama ben bu bedeli ödemeye hazırım.”

Öz, hareketin yönünü belirlemenin henüz vaktinin gelmediği kanısında. “Şunu öğrendim ki, her şeyi sessizce kabullenmeye mahkum değilmişiz” diyor. Gezi eylemlerinin pek yakında kitaplara ve filmlere konu olacağını da ekliyor.

BABASI UZAK DUR DEMİŞ

Can Öz’ün babası ve Can Yayınları’nın kurucusu Erdal Öz, 1971 yılında sekiz ay cezaevinde kalıp, işkence ve şiddete maruz kalmıştı. 2006 yılındaki vefatından önce ise oğluna tek bir baba tavsiyesinde bulundu: “Siyasetten uzak dur, oğlum.”