BIST 10.248
DOLAR 32,24
EURO 34,67
ALTIN 2.396,03
HABER /  GÜNCEL

Bülent Arınç'tan yargıya cevap

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Anayasa paketine yüksek yargıdan gelen sert eleştirileri yorumladı.

Abone ol

Anayasa paketiyle ilgilili hüktümete yöneltilen eleştirilere Arınç, "Yüksek yargının açıklamalarını dikkatle takip ediyoruz ve özenle not ediyoruz" dedi.

Arınç, anayasa değişikliği taslağı hakkında bilgi vermek üzere, beraberinde TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek ile birlikte Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız'ı ziyaret etti.

Arınç, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, "Bizim açımızdan çok verimli, yararlı bir görüşme oldu. Sayın Başkan'ı ve arkadaşlarını yaptıkları mücadelede takdirle izleyen kişilerden oluşuyoruz. Onların, çalışma hayatıyla ilgili, sivil hayatla ilgili, yüksek yargı ile ilgili, toplumsal hayata geçirmeyi düşündüğümüz yeni, takviye edici hükümlerle ilgili çok olumlu düşüncelere sahip olduklarını gördük. Eleştirilerini dikkate alacağız, bundan yararlanacağız" dedi.

"Grevsiz bir toplu sözleşme hakkı..."

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, taslakta grevsiz bir toplu sözleşme hakkı verildiği ifade edilerek, "Bir hukukçu olarak grevsiz toplu sözleşme hakkının eksik olduğunu düşünüyor musunuz? Hükümetinizin bunu tamamlamak adına bir çabası olacak mı?" sorusu üzerine şunları kaydetti:

"Bu konudaki eleştirilerin haklı yönleri var şüphesiz. Ama Türkiye'nin bir gerçeği olarak ifade ediyorum. Memurlara sendika kurma hakkını veren yasal düzenlemenin üzerinden on yıl geçti. Bu on yıl içerisinde hepimizin bildiği gibi toplu görüşme yapılabiliyordu ve son anda hükümetin gösterdiği rakam üzerinde karar kılınıyordu. Bu on yıl içerisinde Kamu-Sen de diğer sendikalar da mutlaka toplu sözleşme hakkını grevli olarak istemişlerdir. Ama bu on yıl içerisinde hiçbir hükümet, hiçbir parlamento bu konuda bir düzenleme yapmadı. Çünkü bunun getirileri var, götürüleri var.

Eğer toplu sözleşme hakkını grevli olarak verirseniz bunun eşiti olarak lokavtın da söz konusu edilmesi lazım. Buna farklı açılardan bakabilirsiniz. Ama şimdi bizim getirdiğimiz taslakta fevkalade ileri bir nokta var. Sadece, adına 'grev' demiyoruz. O da şudur, artık toplu sözleşme anayasaya bir hüküm olarak girmektedir. On yıldır istenen ama yapılamayan bir gelişmeydi. Bu toplu sözleşmeler uzlaşma kuruluna gidecektir. Eğer anlaşılamadığı takdirde uzlaşma kurulunun kararı kesin olacaktır. Yargı yolu da kapalıdır. Dolayısıyla hükümetin ücret artışlarını getirme imkanı elinden alınmakta, toplu sözleşme gereğince bu yetki uzlaşma kuruluna verilmektedir.

Sadece grev hakkının verilip verilmemesi konusu önümüzdeki dönemlerde tartışılacak bir konudur ve eğer olumlu gelişmeler olursa inanıyorum ki bundan sonraki düzenlemelerde belki grev hakkı da dikkate alınabilecektir. Ama ben Sayın Başkan'ın görüşlerine saygı duymakla birlikte bu getirdiğimiz imkanların kamu sektöründe çalışan memurlarımız ve kamu görevlilerimiz için fevkalade önemli ve ileri bir aşama olduğunu düşünüyorum."

Bülent Arınç, bir başka gazetecinin anayasa değişikliği taslağına ilişkin yargı cephesinden gelen eleştirileri hatırlatarak değerlendirmesini sorması üzerine, "Yüksek yargının açıklamalarını dikkatle takip ediyoruz ve özenle not ediyoruz" dedi.

"Uzlaşma ve diyalog arıyoruz"

Bülent Arınç, "Anayasa değişikliğine ilişkin uzlaşma konusunda toplumun değişik kesimlerinden gelen talepler olduğu, bunun yanında, muhalefet partilerinin bir öneri getirmediği şeklinde de görüşler bulunduğu ifade edilerek, uzlaşma konusunda ne düşündüğünün" sorulmasına karşılık, kendilerinin çabalarının sonuna kadar uzlaşma ve diyalog arayışından kaynaklandığını söyledi.

Arınç, "Bugünkü arayışlarımızı sonuna kadar bir uzlaşma, bir diyalog arayışı olarak görmenizi rica ediyorum. Eğer parlamentoda yeterli çoğunlukla tek başına gerçekleşemezse halkın önüne götürülecek ve halk doğrudan doğruya referandum yoluyla uzlaşmanın olup olmadığı konusunda bir karar verecektir. Milletin vekili ile eğer uzlaşma parlamento içinde olmazsa, milletin aslıyla sanıyorum sandıkta bir uzlaşmayı temin edeceğiz" diye konuştu.

Kamu-Sen: "Anayasa değişikliği önemli"

Akyıldız, 2007 yılında başlatılan ve Türkiye Kamu-Sen'in de içinde bulunduğu bir anayasa platformunun çalışmasının kesintiye uğramış olmasından üzüntü duyduklarını ve bu çalışmayı tamamlamış olmayı istediklerini ifade ettiklerini kaydederek, "Bu çalışmanın devam ettirilmesi konusunun dün akşam yapılan bir toplantıyla karar altına alındığını ifade etmeye çalıştık" dedi.

Bircan Akyıldız, "Önümüzdeki süreçte yapılacak değişikliğin anayasa üzerinde yeni bir tartışmanın olmamasını sağlayacak bir sonuç doğurmayacağı endişesinde olduğumuzu da ifade ederek bu çalışmayı yürütmekte kararlı olduğumuzu kamuoyuna açıklayacağımızı belirttik. Geldiğimiz noktada anayasa değişikliğinin önemli olduğunu ve ciddi bir uzlaşma gerektirdiğini ve anayasaların çok sık değişmemesi gerektiğini düşündüğümüzü de belirtmek isterim. Önemsediğimiz bir konu da bizi ziyaret etmiş olmalarının önemli olduğunu, ciddiye aldığımızı, bundan mutluluk duyduğumuzu bir kez daha ifade ediyorum" şeklinde konuştu.