BIST 10.891
DOLAR 32,94
EURO 35,76
ALTIN 2.529,05
HABER /  GÜNCEL

Ayhan Bora Kaplan üzerinden AK Parti'ye darbe girişimi! Bülent Orakoğlu: Hükümeti istifaya zorlayacaklar

Ayhan Bora Kaplan soruşturması üzerinden AK Parti'ye operasyon çekmekle suçlanan Ankara Emniyeti'ndeki 3 polisle ilgili Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu, TSK ve MİT'in bilinçi yıpratılmaya çalışıldığını savunarak, "Genel çerçeve çizildi. Sürece belirli bir olgunluk kazandırdıklarında hükûmeti istifaya zorlayacaklar. Sonrası zaten felaket"

Abone ol

Ankara’da suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan’a yönelik soruşturmanın altından AK Parti'ye darbe girişimi çıktı.

Dosyada “M7” kod adı verilen gizli tanık Serdar Sertçelik, yurtdışına kaçtıktan sonra soruşturmayı yürüten Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele ile ilgili şok iddialarda bulundu.

"Polis dosyaya AK Partili isimleri sokmaya çalıştı"

Kendisinin tehdit edilerek zorla gizli tanık yapıldığını iddia eden Sertçelik, Emniyet Müdürü Şevket Demircan ile yaptığı telefon görüşmesinin ses kayıtlarını da yayınladı. Kendisi üzerinden komplo kurulmaya çalışıldığını iddia eden Sertçelik, emniyetin daha önce AK Parti’de bakanlık yapan birçok isim ile halen aktif görevde bulunan bazı bürokratların isimlerini de dosyaya sokmaya çalıştığını ileri sürdü.

Açıklamalar üzerine başlatılan soruşturmada Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner ve Müdür Yardımcısı Şevket Demircan açığa alındı, evlerinde arama yapıldı.

Tüm bu gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulunan MHP lideri Bahçeli, "17-25 emniyet ve yargı ortaklı darbe girişiminin tekrarını planlayanlara boyun eğersek boyumuz devrilsin, göz yumarsak gözümüz çıksın, eyvallah edersek de kanımız kurusun." dedi.

Hükümete karşı kumpas iddiası Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu'nun da gündemindeydi.

"Mutlaka üzerine gidilmeli"

Türkiye gazetesine konuşan Orakoğlu, cemaatlerin o günün mağduru yapılar olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Bugün kitleler üzerinde infial amaçlı cemaatler sonuna kadar istismar ediliyor. Bu noktada kripto isimlere görev verildi. Diğer yandan 15 Temmuz’da darbeye karşı kale olan Emniyet ve MİT’e komplolar kuruluyor. Darbeye direnen kurumlar kaosun müsebbibi ve darbeci gibi gösterilmeye çalışılıyor. Burada temel dinamik dış etkenler. Kesinlikle bu kliklerin arkasında yabancı servisler var. Mutlaka üzerine gidilmeli. Aksi durumda önü alınmaz felaketlere maruz kalırız.

"Toplumu manipüle etmek bu projenin en önemli ayağı"

Önümüzdeki günlerde yeni itirafçılar, komplolar ve karanlık dosyalarla yüzleşeceğiz. 28 Şubat’ın kodları ile ama şaşırtıcı yöntemlerle yüklenecekler. Bize görmemiz gerekeni değil göstermek istediklerini sunuyorlar. Toplumu manipüle etmek bu projenin en önemli ayağı. Hükûmet çok güçlü ve sert tedbirler almak zorunda. Cemaatler, ordu, polis ve diğer bürokrasi üzerinde oluşturulmaya çalışılan imaj çok tehlikeli.

Bilinçli bir komplo bu. Toplumda Irak ve Suriye başta olmak birçok coğrafyada hayatı operasyonlar yapan TSK ve MİT bilinçli bir biçimde yıpratılmaya çalışılıyor. Diğer yandan içeride üretilmek istenen gerilim ve kaos anında itibarsız polis imajı ortaya çıksın istiyorlar. Genel çerçeve çizildi. Sürece belirli bir olgunluk kazandırdıklarında hükûmeti istifaya zorlayacaklar. Sonrası zaten felaket."