BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  GÜNCEL

23 Mayıs 2011 Basın Özeti

İzlanda'dan İngiltere'ye yaklaşan kül bulutları, NATO'ya Libya stratejisini gözden geçirme çağrısı ve oyuncak kaplan alarmı...

Abone ol

İzlanda'da bir yanardağdan yükselen kül bulutlarının fotoğrafları hemen tüm gazetelerin baş sayfasında yer alıyor.


Daily Telegraph'a göre, meteoroloji yetkilileri bulutların yarın İngiltere'ye ulaşmasının beklendiğini söylüyor. Gazete, bu durumda geçen yıl olduğu gibi, bu yıl da İngiltere'nin hava sahasının uçuşlara kapatılabileceğine dikkat çekiyor.

Geçen yıl Nisan ayında İzlanda'daki başka bir yanardağdan yükselen kül bulutları, haftalarca hava ulaşımını felce uğratmış, milyonlarca yolcu mahsur kalmıştı.

'Lagarde'ın şansı artıyor'


Financial Times, New York'ta bir otel görevlisine tecavüze yeltendiği iddiasıyla hakkında dava açılan Dominique Strauss-Kahn'dan boşalan IMF başkanlığı için en güçlü adayın Fransa Maliye Bakanı Christine Lagarde olduğunu yazıyor.

Gazete, Avrupa'daki borç krizinin aşılmaya çalışıldığı bir ortamda, IMF başkanının yine Avrupa'dan seçilmesinde ısrar eden Almanya ve İngiltere'nin Lagarde'ın adaylığına destek verdiğini aktarıyor.

Financial Times, bununla birlikte Lagarde'ın Avrupa dışındaki ülkelerin Lagarde'ın adaylığına sıcak bakmadıklarına dikkat çekiyor.

Gazeteye göre Güney Afrika ve Avustralya maliye bakanları dün ortak bir açıklama yayımlayarak, IMF başkanının milliyetlerine göre değil, yeteneklerine göre seçilmesi gerektiğini vurguladı. Bakanlar, bu geleneğin Uluslararası Para Fonu'nun meşruiyetine gölge düşürdüğünü savundu.

'Avrupa'ya baskı yapacak başkan'


Times yazarı Bill Emmott ise euro bölgesinde yaşanan mali kriz nedeniyle, IMF Başkanı'nın kıta dışındaki bir ülkeden seçilmesi gerektiğini yazıyor. Emmott, 65 yıldır süren, Dünya Bankası başkanının Amerika Birleşik Devletleri, IMF başkanının da Avrupa'dan seçilmesi geleneğinin artık bozulması gerektiğini belirterek "Dünyanın Avrupa Birliği'ne baskı yapacak bağımsız bir sese ihtiyacı var" diyor.

IMF, başkan adaylarını 10 Haziran'a kadar ilan edeceğini açıklamıştı. Yeni IMF başkanının da Haziran sonuna açıklanması bekleniyor.

Times'ta yer alan bir haberde suçlu bulunması halinde 25 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabileceği belirtilen eski IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn'ın cezasını Fransa'da çekmesi olasılığından söz ediliyor.

Gazete, eski başkanla ilgili olarak dün yeni iddiaların ortaya atıldığını, IMF Başkanı'nın New York'taki otelin iki görevlisine daha sarkıntılık ettiği ve Washington'da bir kadına da konuşmaması için para ödediğinin öne sürüldüğünü aktarıyor.

Obama'nın Avrupa turu

Gazetelerde öne çıkan başlıklardan biri de Amerikan Başkanı Barack Obama'nın yarın İngiltere'ye yapacağı ziyaret. Guardian, Obama'nın bu ziyaret sırasında Washington ve Londra'nın ortak güvenlik kurulu oluşturacağını açıklamasının beklendiğini aktarıyor.

Gazete, "Gizli Ulusal Güvenlik Konseyi'nin kapılarını Londra'ya açarak Washington transatlantik özel ilişkiye hala değer verdiğini göstermek istiyor" diyor. Gazete, bu daimi kurul sayesinde iki ülkenin güvenlik alanındaki işbirliğinin, ABD başkanı ve İngiltere başbakanının olağanüstü durumlarda yaptıkları telefon görüşmelerinin ötesine taşınacağını vurguluyor.

İrlanda'dan yarın İngiltere'ye geçecek olan Obama Perşembe ve Cuma günleri yapılacak G-8 zirvesi için Fransa'ya gidecek. Obama'nın Avrupa turu Polonya'da sona erecek.

Daily Telegraph, Obama'nın İngiltere ziyaretinde terörle mücadelenin yanı sıra Afganistan ve Libya'daki operasyonların öne çıkacağını belirtiyor.

Libya operasyonun maliyeti

Guardian, Libya'da, Birleşmiş Milletler'in sivilleri koruma amaçlı kararı çerçevesinde, Kaddafi birliklerine karşı gerçekleştirilen operasyonun İngiltere'ye maliyetinin sonbahara kadar bir-buçuk milyar dolara ulaşmasının beklendiğini yazıyor.

Gazete göre, son iki ay içinde Kaddafi güçlerine karşı koalisyon uçakları 6000 kadar sorti gerçekleştirdi. Bu saldırıların dörtte biri İngiliz uçaklarınca düzenlendi. İngiltere operasyonlara binden fazla personelle destek veriyor. Guardian, askeri yetkililere dayanarak operasyonun altı ay sürmesinin beklendiğine dikkat çekiyor.

Aynı gazetede yazan emekli tuğamiral Chris Parry, NATO'nun Libya stratejisini gözden geçirmesi gerektiğini belirtiyor.

Parry şöyle diyor:

"NATO'nun stratejik mantığa meydan okuyan operasyonu, Libya anarşiye teslim olmadan yeniden planlanmalı. Libya'daki kriz giderek Afganistan ve Irak'takine andırmaya başladı ve 'İyice düşünmeden hareket edersen, düşünmeye vaktin olunca pişman olursun' sözü geliyor akla. Libya halkı, uluslararası toplumun yardımıyla siyasi amaçlarını belirlemeli ve ifade etmeli. İngiltere ve NATO müttefikleri de ortak bir şekilde dile getirilen bir politika göre şekillendirilmiş bir strateji izlemeli. Bu strateji, askeri faaliyetlere odaklanmalı. NATO, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin sivilleri koruma amaçlı kararının Libya'daki çatışmalara son vermeyeceğini kabul etmesi gerekiyor. Bunun için de diplomatların Birleşmiş Milletler'den yeni yetki istemeyi değerlendirmesi lazım."

Independent gazetesi, İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague'ın Arap Baharı sonrası Avrupa'nın yeni bir göç dalgasıyla başedemeyeceğini söylediğini aktarıyor. Gazeteye göre, İngiliz bakan, Avrupa ülkelerinin sınırlardaki kontrolleri sıkılaştırması gerektiğini belirtti.

Hırvatistan 1 Temmuz 2013'te AB üyesi

Daily Telegraph, Avrupa Birliği'nin bugün Hırvatistan'a üyelik için 1 Temmuz 2013'e randevu vereceğini belirtiyor. Böylece Hırvatistan, Avrupa Birliği'nin 28'inci üyesi olacak. Gazete, eski bir BBC muhabiri olan Hırvatistan Başbakanı Jadranka Kosor'un 2009'da göreve geldikten sonra yolsuzlukların üzerine giderek ve savaş suçları mahkemesiyle ilgili krizin çözümü yolunda adımlar atarak ülkesinin üyelik sürecini hızlandırdığını belirtiyor.

Oyuncak kaplan operasyonu

Guardian'a göre, İngiltere'nin Southampton kentinde, bir oyuncak kaplan polisi alarma geçirdi. Keskin nişancıların helikopterle peşine düştüğü "kaplanın" gerçek olmadığı bir golf sahası boşaltıldıktan sonra anlaşıldı. Gerçek boyutlardaki oyuncak kaplanın kime ait olduğu ve bu araziye nasıl bırakıldığı bilinmiyor.