Ünlü ozan Neşet Ertaş yaşamını yitirdi

Usta sanatçı Neşet Ertaş tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

İNTERNETHABER - Türk Halk Müziği'nin usta ismi Neşet Ertaş, İzmir'de tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

15 gündür kanser tedavisi gören Türk halk müziğinin usta sesi Neşet Ertaş, sabah saat 08:45 sularında hayatını kaybetti. Sanatçı dün ise “primer hastalığı” yoğun bakım servisine kaldırılan Ertaş, bugün hayatını kaybetti. Kırşehirli ünlü saz ve söz ustası Neşet Ertaş doğduğu Kırşehir’de toprağa verilecek.

BABAMI KIRŞEHİR'E GÖTÜRECEĞİZ

Usta sanatçının ölümün ardından hastane önünde basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda Neşet Ertaş’ın oğlu Hüseyin Ertaş'da açıklamada bulundu:

"Acımız taze. O Türkiye’ye mal olmuş bir sanatçı. Bizim ailemiz, babamız. Fazla da bir açıklama yapmak istemiyoruz. Hastane ve doktorlar gereği kadar ilgilendi. Yolcumuzu bugün uğurladık. Kendisini Kırşehir’e götüreceğiz. Aile öyle karar verdi. Vasiyeti vardı, babasının yanına defnedilecek. En kısa zamanda cenazesini götürüp defnetmek istiyoruz."

CENAZE PROGRAMI

Kırşehir Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, Neşet Ertaş'ın cenazesinin yarın Kırşehir'e getirileceğini ve Cacabey Camii'nde kılınacak namazın ardından Bağbaşı Mezarlığı'ndaki babası Muharrem Ertaş'ın yanına defnedileceğini söyledi.

KANSERDİ

Ertaş'ın tedavisini yapan hastanenin Onkoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uğur Yılmaz, ünlü halk ozanının iki senedir hastalığı nedeniyle takip edildiğini ifade etti. Yılmaz, ''İleri bir kanseri vardı. 10 Eylül'de hastanemize yatmıştı. Gereken tedaviler yapıldı ama durumunda iyileşme olmayınca pazar günü yoğun bakıma alındı. Bu sabah 08.45'te kendisini kaybettik'' şeklinde konuştu.

DOSTLARINDAN BÜYÜK USTAYA RAHMET

TIKLAYIN...

SEVENLERİNE 'İYİYİM' MESAJI YOLLAMIŞTI

Neşet Ertaş'ın hastaneye kaldırılması sonrası özellikle sosyal medyada öldüğüne dair haberlerin çıkması üzerine sevenlerine mesaj yollamıştı. Ertaş, hayranlarına "Merak etmeyin, iyiyim" diye seslenmişti.

1938 yılında Kırşehir'in Çiçekdağı'nda dünyaya gelen Neşet Ertaş, Türkiye'nin en büyük ozanları arasına ismini yazdırdı. 

Saz çalmayı babası Muharrem Ertaş'tan öğrendi ve onun izinden yürüdü. Bir söyleşisinde "Babam ve ben aynı ruhun insanlarıyız" diyerek müziğine en çok etki eden ismin babası olduğunu vurgulamıştı. Babası ile birlikte yöre düğünlerinde saz çalıp türkü söyleyen Ertaş, 1950 yılında İstanbul'da ilk plağını çıkardı. 

"Neden Garip Garip Ötersin Bülbül" adı ile babası Muharrem Ertaş'a ait bir türküyle albüm yapan Neşat Ertaş, halk tarafından çok beğenildi. Bu plağı diğer plakları ve onu Türkiye'nin sevgilisi haline getiren birbirinden güzel türküleri aldı. 

DEVLET SANATÇILIĞINI REDDETTİ

Neden Garip Ötersin Bülbül" albümünün kaydının ardından sağlık sorunlarından dolayı 1977 yılında Almanya'ya giden Ertaş, ancak 2000 yılında İstanbul'a döndü.

Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, kendisine 'devlet sanatçılığı' unvanı sunmuş olmasına rağmen "halkın sanatçısı olarak kalmak" istediğini söyleyip bunu geri çevirmişti. Bunu da şöyle anlatmıştı;

-"O dönem Süleyman Demirel cumhurbaşkanıydı. Devlet sanatçılığı bana teklif edildi. Ben, 'hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor' diyerek teklifi kabul etmedim. Ben halkın sanatçısı olarak kalırsam benim için en büyük mutluluk bu. Şimdiye kadar devletten bir kuruş almadım, bir tek TBMM tarafından üstün hizmet ödülünü kabul ettim. Onu da bu kültüre hizmet eden ecdatlarımız adına aldım."

YAŞAYAN HAZİNEYDİ

Unesco tarafından yaşayan insan hazinesi kabul edilen Ertaş, 25 Nisan 2011 tarihinde İTÜ Devlet konservatuarı tarafından fahri doktora ödülüne layık görülmüştür.

Ertaş'ın en çok bilinen albümlerinin arasında "Gönül Dağı", "Niye Çattın Kaşlarını", "Mühür Gözlüm" ve "Zahidem" bulunmakta.