BIST 10.046
DOLAR 32,39
EURO 34,61
ALTIN 2.388,97
HABER /  GÜNCEL

Tecavüzcünün özrü kabahatinden büyük

Adana'da 30 yaşındaki zihinsel engelli Z.Ö.'ye bıçak zoruyla tecavüz eden Mehmet Altun yargılanmaya başlandı

Abone ol

Adana'da 30 yaşındaki zihinsel engelli Z.Ö.'ye tecavüz etmekten tutuklanan ve 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlanan 36 yaşındaki Mehmet Altun, mahkemede ağlayarak genç kadına evlenme teklif etti. Z.Ö.'nün ailesi, sanığa beddualarla tepki gösterdi.

Yaklaşık iki ay önce yaşanan olayda iddiaya göre Yüreğir İlçesi Koza Mahallesi'nde gırtlak kanseri hastası babasıyla birlikte oturan Z.Ö., rehabilite merkezinden dönüp evine girerken, eski komşuları olan Mehmet Altun da arkasından geldi. Ağzını kapatıp sürükleyerek eve girdirdiği Z.Ö.'ye, "Sesini çıkartırsan seni öldürürüm" diye korkutup, tecavüz etti. Mehmet Altun, bir hafta sonra aynı eve yeniden gelip, yine Z.Ö.'ye saldırıp, tecavüz etmeye başladı. Bu sırada genç kadının yengesi Sevim Erişmiş, eve geldi. Mehmet Altun, karyolanın altına saklandı. Z.Ö.'nün perişan halini gören Erişmiş, "imdat" diye bağırdı. Yardım çığlıklarını duyan komşular, karyolanın altına saklanan Mehmet Altun'u bularak sokak ortasında linç etmeye kalktı. Kendisini döven komşuların elinden kurtulan Mehmet Altun, Adana Devlet Hastanesi'ne gelerek tedavi oldu. Hastanedeki polislerin şüphelenmesi üzerine gözaltına alınan Mehmet Altun, çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.

MAHKEMEDE ÖZÜR DİLEDİ

Hakkında 'Nitelikli cinsel istismar ve konut dokunulmazlığını ihlal' suçlamasıyla 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle Adana 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılan Mehmet Altun'un yargılanmasına başlandı. Z.Ö. ile babası H.Ö.'nün de katıldığı duruşmada suçlamaları reddeden Altun, Z.Ö. ile kendi rızasıyla ilişkiye girdiğini ileri sürdü. Z.Ö.'nün zihinsel engelli olduğunu bilmediğini iddia eden Altun, "Benim eski komşum olan Z.Ö., beni eve çağırdı. Benimle birlikte olmak istediğini söyledi. Ben kabul etmedim. Israr edince ilişkiye girdik. Sonra farklı zamanlarda iki kez daha ilişkiye girdik" dedi. Pişman olduğunu, Z.Ö.'den ve ailesinden özür dilediğini söyleyen Altun, ağlayarak, "Eğer rızaları olursa Z.Ö. ile evlenmek istiyorum. O benim namusumdur" dedi. Mahkemeyi izleyen Z.Ö.'nün yakınları Altun'a tepki gösterince, mahkeme başkanı tarafından salonun dışına çıkartıldı.

'ZORLA TECAVÜZ ETTİ'

Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nde görevli pedagog eşliğinde konuşan Z.Ö., "Evimize gelerek bana tokat attı. Boğazıma bıçak dayadı. Zorla tecavüz etti. Beni tehdit etti. Son tecavüz olayında sigara yaktı. Yengem eve gelince karyolanın altına saklandı. Komşular yakaladı" diye konuştu. Z.Ö.'nün gırtlak kanseri babası H.Ö. zorlanarak yaptığı konuşmada Mehmet Altun'dan şikayetçi olduğunu, cezalandırılması gerektiğini belirtti. Beden ve ruh sağlığının bozulup bozulmadığına karar verilmesi için Z.Ö.'yü Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevkeden mahkeme heyeti, Mehmet Altun'un tahliye talebini reddederek, duruşmayı 13 Ekim 2011 tarihine erteledi.

5 BİN LİRAYA SATILIK ÇOCUK GELİN

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Çorum, Amasya, Yozgat, Çankırı ve Tokat gibi İç Anadolu kentlerinde evlenemeyen veya dul kalan erkekler, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden çocuk yaştaki kız çocuklarını eş olarak “satın alıyor”. Kız çocukları, 1000 ile 5 bin lira arasında “satılıyor”. Bu yolla binlerce kız çocuğu evlendiriliyor.

Cumhuriyet'in haberine göre Şanlıurfa’da 13 yaşında anne olan N.Ç’nin dramı, Çorum’da ailesi tarafından önce 4 inek karşılığı, daha sonra da 10 bin lira başlık parası karşılığı evlendirilen 14 yaşındaki K.A’nın durumu yürekleri burktu ancak yetkililer küçük yaşta evlendirilen ve anne olan kız çocukları konusunda hâlâ önlem almadı.

HANGİ EVDE NASIL KIZ VAR BİLİYORLAR

Daha çocuk yaştaki kızların, Çorum, Amasya, Yozgat, Çankırı ve Tokat gibi İç Anadolu kentlerinde evlenemeyen veya dul kalan erkeklere 1000 ile 5 bin lira arasında satıldığı belirtildi. Amasya, Yozgat, Çankırı, Çorum ve Tokat gibi İç Anadolu kentlerinde binlerce kişinin bu yolla küçük yaştaki kızlarla evlendiği belirtildi.

Bu yolla evlenen, adının açıklanmasını istemeyen bir kişi şunları anlatıyor: “Yaşadığımız ilde Güneydoğu’yu bilen kişiler var. Bunlarla bir kente gidiyorsun ve burada bu işleri ticaret gibi gören kişiler var. Onlar hangi evde nasıl kız var biliyor. Mesela köye gidiyorsun tüm köy kızları sıraya diziliyor. Sen içlerinden birini seçiyorsun. Sonra kızlar gidiyor. Bu kişiler size soruyor, hangisini beğendin diye. Sen de karar veriyorsun. Sonra fiyatları söyleniyor. Fiyatlar ise 1 ile 5 bin TL arasında değişiyor. Uygun olanı alıp geliyorsun. Kızların itiraz etme şansı hiç yok. Kimi zaman ailesi de sizinle geliyor.”

BEŞ BİNE SATILIK GELİN

Damadı görmedim bile: Adıyaman’daki ailesi tarafından 2 yıl önce zorla evlendirilen adının açıklanmasını istemeyen bir kız çocuğu “Annemi, babamı, kardeşlerimi 2 yıldır görmüyorum, çok özledim” diyerek söze başlıyor. Küçük kız, kendisini görmeye gelenlerden hangisinin damat olduğunu dahi bilmeden evlendiğini, kısa sürede hamile kaldığını ve geçen yıl bir kız çocuğu dünyaya getirdiğini anlatıyor.

Çilemiz bebekken başlar: Küçük anne, kızının kendisi gibi olmasını istemediğini belirterek “Hamileyken hep bir oğlum olsun istedim ama olmadı. Bizim oralarda erkek olarak dünyaya gelmek ayrıcalıktır. Ama kız doğmuşsanız çileniz bebekken başlar. Kimi zaman okula gidemezsiniz, kimi zaman erkeklere alınan bir çift ayakkabıdan bile mahrum kalırsınız. Ama Allah kız verdi. Kızımın sonu da benim gibi mi olur diye düşünüyorum” dedi.

GERİ DÖNÜŞÜ ÇOK ZOR HASARLAR BIRAKIR

Uzmanlar küçük yaştaki kız çocuklarının evlendirilmesinin bireyin ve toplumun sağlığını bozacağını, o yaşta bir çocuğun anne olmanın sorumluluklarını yerine getirmesinin mümkün olmadığını, bunun bireyde geri dönüşü çok zor hasarlara neden olacağını belirtiyorlar: “Bu bireyde, depresyon, kaygı bozukluğu, intihar girişimi gibi birçok soruna neden olmaktadır..”

MECBUR KALDIKLARINDA HASTANEYE GİDİYORLAR

Çorum Barosu avukatlarından Özer Akpınar, bu konuda yasal düzenlemelerin yeterli olduğunu, ancak bu tür evliliklerin kolay kolay adli makamlara yansımadığını söyledi. Akpınar, “Çorum’da bu tür evliliklere sıkça rastlamak mümkün. Bu tüm ülke genelinde çok yaygın bir evlilik yöntemi. Bu yasal olmayan evlilikler ancak doğum ya da hastalanma nedeniyle hastanelere başvurulduğunda ortaya çıkıyor. Çorum adliyesinde bu tür yasal olmayan evliklerin dosyası bir hayli kabarık” dedi.

KADIN ÇIĞLIKLARINA BİR YENİSİ DAHA EKLENDİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Üç yıl önce evlendiği Mehmet Aksun'dan şiddet gören Türkmenistan uyruklu Gozel Begliyeva, ''Benim gibi şikayetçi olan kadınlar üç gün sonra öldürülüyor. Umarım kaderim onlar gibi olmaz, devlet beni korur ben de ölmem'' dedi

Evli ve 2 çocuk annesi Gozel Begliyeva 2007 yılında anlaşamadıkları için Türkmenistan'daki eşinden boşandı. Büyük umutlarla Türkiye'ye gelen Begliyeva bir deri fabrikasında yönetici olarak işe girdi. Begliyeva ile çalıştığı yerde tanıştığı Mehmet Aksun arasında kısa sürede aşk başladı ve çift 2008 yılında evlendi.

İlk başlarda çok güzel giden evlilikleri Aksun'un eve geç gelmesi ve kumar oynaması nedeniyle bozulmaya başladı. 4 yıllık evliliği sonunu getiren olay ise geçen Cuma gerçekleşti. İddiaya göre eve 05.00 sıralarında gelen Aksun, nerede kaldığını soran eşini kafasına, ensesine ve boynuna defalarca vurarak darp etti.

Ertesi sabah morarmış olan gözüne koyduğu buzu tutarak Bakırköy Adliyesi'ne giden Begliyeva eşinden şikayetçi oldu. Dün bir kez daha adliyeye gelerek bu kez boşanma davası açtı, eşinden nafaka ya da tazminat gibi bir talebinin de olmadığını kaydetti. Genç kadın, "Şiddet gören kadınları görünce benim eşim yapmaz derdim ama başıma geldi. Cezasını çeksin ki başkaları da aynı duruma düşmesin. Benim gibi şikayetçi olan kadınlar üç gün sonra öldürülüyor. Umarım kaderim onlar gibi olmaz. Lütfen devlet beni korusun" dedi. Bu arada eşinin şikayeti üzerine Mehmet Aksun, polis tarafından gözaltına alındı. Savcılığa sevk edilen Aksun, ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

KORUMA TALEP EDEN KADINI KOCASI VURDU

İzmir'in Bornova İlçesi'nde 30 yaşındaki Şükrü Çalık, süre önce boşandığı eşi Gülay Korucu'yu konuşma bahanesiyle evinin önüne çağırdı. Çalık, tekrar bir araya gelme teklifini reddeden Korucu'ya 3 el ateş ederek yaraladı. Olay yerinden yaklaşık 100 metre uzaklaşan Şükrü Çalık, ardından alnına dayadığı tabancayla ateş ederek intihar girişiminde bulunurken, hafif yaralandı. Anne Nuray Korucu, Şükrü Çakıcı'nın sürekli kızı Gülay Korucu'yu tehdit ettiğini, bunun üzerine savcılığa giderek koruma talebinde bulunduklarını söyledi. Korucu'nun kardeşi Yasin Korucu polis tarafından ifadesi alınmak üzere Cinayet Büro Amirliği'ne götürüldü. 

GENÇ KADIN SEVGİLİSİNİ BÖYLE ÖLDÜRDÜ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Kadın cinayetlerinin gündemde olduğu şu günlerde, başkentte bu kez öldürülen kadın değil erkek oldu.

Kadın cinayetlerinin gündemde olduğu şu günlerde, başkentte bu kez öldürülen kadın değil erkek oldu. Sanem K. isimli kadın, ayrıldığı sevgilisi Mehmet Y. 'yi otomobilde ensesine sıktığı iki kurşunla öldürdü.

Olay, Çankaya Osman Temiz Mahallesi 1026 Cadde üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre, masaj salonunda tanışan Mehmet Y. (29) ile Sanem K. (21) kısa bir süre sonra arkadaş oldu. Yaklaşık bir yıl beraber olan iki genç, daha sonra ayrıldı.

Ayrıldıktan sonra ikili, gece yarısı Çankaya'da buluştu. Mehmet Y. 'nin otomobilde olmadığı bir sırada Sanem K. , torpido gözünde bulunan silahı gizlice aldı. Arka koltukta oturan Sanem K. bir süre sonra otomobile dönen Mehmet Y. 'nin ensesine iki el ateş etti. Sanem K. , arabadan inip silahı bir evin bahçesine atarak olay yerinden uzaklaştı. Mehmet Y. ise hareket eden otomobille birlikte bir apartmanın bahçe duvarına çarptı.

Gürültüye uyanan vatandaşlar, kaza olduğu düşüncesiyle durumu polise ve sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen ekipler, kısa sürede olayın kaza olmadığını belirledi. Mehmet Y. , otomobilde hayatını kaybetti. Ekipler, kaçan zanlıyı yakalamak için çalışma başlattı. Kimliği belirlenen şahıs, iki gün sonra yakalandı. Zanlı, sorgusunda cinayeti itiraf etti. Emniyette sorgusu tamamlanan zanlı tutuklanarak cezaevine gönderildi. 

ZAYIFLAMAK İSTEDİ MİDESİ TERS DÖNDÜ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Konya'nın Ereğli İlçesi'nde 3 çocuk ve 3 torun sahibi 63 yaşındaki Müzeyyen Solmaz'ın, 25 yıl önce zayıflamak için midesine takdırdığı kelepçe nedeniyle midesinin ters döndüğü ortaya çıktı. Ereğli'de özel bir hastanede yapılan operasyonda kelepçe çıkartılırken, mide düzeltildi.

Müzeyyen Solmaz, 25 yıl önce 140 kilo ağırlığa ulaşınca gittiği Almanya'da bir hastanede midesine kelepçe taktıldı. Doktorlar kelepçenin 1 yıl sonra çıkacağını söyledi. Bir yıl sonra kontrole giden Solmaz'ın 80 kiloya düşmediği için doktorları kelepçeyi çıkartmadı. Solmaz da daha sonra kelepçeyi çıkartmayı ihmal etti. 2003 yılında eşi Durmuş Ali Solmaz'ın vefat etmesinden sonra yılın 6 ayını memkeleki Konya'nın Ereğli İlçesi'ne bağlı Belçeağaç Köyü'nde 6 ayını da Almanya'da geçiren Solmaz'ın son 2 ayda midesindeki ağrılar arttı ve kusmaya başladı. Solmaz bunun üzerine Ereğli Özel Alman Hastanesi'ne başvurdu.

Müzeyyen Solmaz, midesindeki kelepçe çıkartılmak üzere ameliyata alındı. Ameliyatta kelepçe nedeniyle midesinin ters döndüğü ortaya çıktı. Doktorlar tarafından kelepçe çıkartıldı ve midesi düzeltildi. Ameliyatın başarı bir şekilde geçtiğini belirten Müzeyyen Solmaz, şunları anlattı:

"Eşim Almanya'da işçi olarak çalışıyordu. Ben de o dönem 140 kiloydum. Zayıflamak için mideme kelepçe takdırdım. Zayıflamak için takdırdığım kelepçe beni bu hale düşütürdü. Şu an sağlığım çok iyi. Doktorlarıma çok teşekkür ediyorum."

Ameliyatı gerçekleştiren Ereğli Özel Alman Hastanesi Başhekimi Operatör Dr. Yasin Özkütük, Müzeyyen Solmaz'ın hastaneye geldiğinde beslenmesini bile yapamaz durumda olduğunu kaydederek, "Hastamızın 25 yıl önce midesine taktırdığı kelepçe sökülmemiş. En fazla 1 yıl içinde sökülmesi gerekiyordu. Midesindeki kelepçe son 2 ayda hastamızı aşırı derecede rahatsız etmiş. Ağrılar ve kusma olayları artınca bize geldi. Ameliyata aldık. Kelepçe nedeniyle bir kum saati şeklini alan midenin ters döndüğünü ve mide ortasındaki kelepçenin midenin altı ile üstü arasındaki bağlantıyı kestiğini tespit ettik. 25 yıl önceki teknolojiyle kauçuktan yapılan kelepçe de mideyle organize olmuş haldeydi. Ameliyatta midenin altını ve üstünü keserek buraları birbirine bağladık. Dolayısıyla kelepçe nedeniyle ortadan birbirinden ayrılan mide tekrar iki uçtan birbirine bağlanmış oldu. Ameliyattan sonra bir hafta tedavisi devam etti. Sağlığı normala dönüp beslenmesini yapmaya başladığı için taburcu ettik."

BAĞIŞ ADI ALTINDA KADIN KÜLOTU ALMIŞLAR

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Kuran kursları ve cami derneklerine bağış topladıklarını söyleyerek, sahte makbuzlarla hayırsever vatandaşları 6 bin 500 TL dolandıran H.D. ve S.G. hakkında 'özel belgede sahtecilik, dini inanç ile duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık' suçlarından 10 yıl 6 ay hapis istendi.

BAĞIŞ DİYE KÜLOT ALMIŞLAR!
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, şüpheliler H.D. ve S.G.'nin akraba oldukları, dolandırıcılık suçundan cezaevine girip çıktıkları ve sahte olarak bastırdıkları yardım makbuzlarını kullanarak Eminönü ve Tahtakale'de bulunan esnaflara Kuran kursları ve cami derneklerinden geldiklerini söyleyip, yardım topladıkları ileri sürüldü. 83 kişi ve işyerine karşı dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen şüphelilerin, bir şikâyetçiden bağış adı altında 12 kadın külotu, 13 atlet, 8 boxer, 55 şort, 1 el çantası, 1 gömlek, 8 para cüzdanı aldıkları belirtildi.

10.5 YIL HAPİSLERİ İSTENDİ!
Her iki şüphelinin "sahte özel belgede sahtecilik ve dini inanç" ve "duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçlarından 2 yıldan 10.5 yıla kadar hapisleri istendi. Şüpheliler, önümüzdeki günlerde hâkim karşısına çıkacak.

8 GÜNLÜK BEBEĞİ SOKAĞA ATTILAR

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Bolu'da kaldırıma bırakılan ve vatandaşlar tarafından bulunan 8 günlük olduğu sanılan bebeğin adını polisler, Ramazan koydu.

Bolu'nun Semerkant Mahallesi Saraçhana Sokak'ta vatandaşlar kaldırıma bırakılmış bir bebek çantasının olduğunu gördü.

Vatandaşlar, bomba olmasından şüphelendikleri çantada kıpırtı görünce yanına yaklaştı. Çantanın içerisinden bebek sesinin gelmesi üzerine vatandaşlar durumu polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri çanta içerisinde bulunan ve 8 günlük olduğu tahmin edilen bebeği, Bolu İzzet Baysal Kadın ve Çocuk Hastanesine getirdi. Hastanenin yeni doğan ünitesine getirilen bebeğe hastane çalışanları tarafından süt verildi. Acıkan bebek, verilen sütten sonra uyudu. Ramazan ayında doğan bebeğe, polis ekipleri ''Ramazan'' adını verdi. Ramazan bebek, hastanede kontrol altına alındı.

Bebeği ziyaret eden Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesi Baş Hekimi Op. Dr. Hüseyin İka, polisler tarafından hastaneye getirilen ve hastanenin yeni doğan ünitesinde tedavi altına alınan bebeğin sağlık durumunun iyi olduğunu bildirdi.

Polisler, bebek çantası içerisinde bebeği kaldırıma bırakanları bulmak için çalışma başlattı.