BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  GÜNCEL

Son gazinin vasiyeti

İmparatorluk ve cumhuriyet gördü. Yokluğu ondan iyi bileni yok. Son gazi ölmeden önce şunları söylüyordu.

Abone ol

Nice ölümler gördü. Cepheden cepheye koştu.. Üç Padişah gördü.. İmparatorluğun son yıllarınını yaşadı. Cumhuriyet'in kuruluş sancısına da tnıklık etti.

110 yaşında Eskişehir'de hayata gözlerini yumdu. Asırlık çınar sefaleti ve yokluğu bizzat tattı. Düşmanla göğüs göğüse çarpıştı. 

Basra ve Sakarya cephelerinde savaştı. Son 5-6 yıldır evinden çıkamadı. Görme yeteneğini kaybeden Satar, doktorlar tarafından kontrol altında tutuluyordu.

Kimler gelmedi ki evine.. Erdoğan, bakanlar, milletvekilleri, vatandaşlar, her kesimden insan evine ziyaretine uğruyordu.

Asırlık çınar kendisinden bir şeyler duymak isteyenlere aynı şeyleri söylüyordu. O acı günleri yaşamanın tecrübesiyle şu kelimeler ağzından dökülmüştü:

"Acaba bu vatanı nasıl kurtardık. Yalın ayak ayağımda çarık, aç susuz bu vatanı kurtardık. Rica ederim birlik olmalılar."



YAKUP SATAR KİMDİR?

Hacı Seyit Mahallesi’ndeki evinde kızlarıyla yaşayan Gazi Yakup Satar, 1898 yılında Kırım’da doğdu.

Ailesiyle Eskişehir’e göç eden Satar, Osmanlı Devleti’nin 1. Dünya Savaşı’na katılmasıyla Basra Cephesi’nde savaştı.

Savaştan sonra esir düşen ve 2 yıl esir kalan Satar, özgürlüğünü kazınmasınnı ardından memleketine döndü. Ardından Milli Mücadeleye katılan Gazi Satar Sakarya Meydan Muharebesi’nde savaştı. Savaş sonunda Eskişehir’e döndü.

Uzun süre çiftçilik yapan Satar, eşini kaybetmesinin ardından kızları Zekiye Tali ve Bedriye Kalaş ile yaşıyordu. Satar’ın, 6 çocuğu, 50’ye yakın torunu bulunuyor.