BIST 10.301
DOLAR 32,27
EURO 34,76
ALTIN 2.409,36
HABER /  POLİTİKA

Sakık'ın olay konuşmasının tutanakları

TBMM Genel kuruul'nda dün yaşanan tartışmaların tutanaklarında ilginç satırlar var. İşte TV'lerde duyulmayan o ilginç sözler

Abone ol


İNTERNETHABER
ANKARA- 
BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık’ın, İçişleri Bakanı Beşir Atalay’la ilgili gensoru görüşmelerinde 1990 ve 1999’daki ittifak görüşmelerini açıklamasıyla ilgili konuşması ve yapılan tartışma Meclis tutanaklarına yansıdı. TV'lerde duyulmayan laf atmalarla ilginç bir boyut taşıyan genel kurul tartışmalarının tutanakları şöyle:

"UYAR O ÇOCUĞU"

SUAT KILIÇ (Ak Parti Samsun) Bizim milliyetçilik anlayışımız Anayasa’da tanımını bulan Atatürk milliyetçiliğidir. (CHP sıralarından “Ooo” sesleri, gürültüler)
CANAN ARITMAN (CHP İzmir) – Sizde milliyetçilik yok, milliyetçilik!
SUAT KILIÇ (Devamla) – AK PARTİ Hükümeti terör örgütü ve yandaşı çevrelerle hiçbir eylemin içinde olmamıştır ve olamaz.
HAKKI SUHA OKAY (CHP Ankara) – Saygısız!
SUAT KILIÇ (Devamla) – Ama siz bu gensoru önergesini hazırlarken “Hatip Dicle” isimli şahsın beyanlarına güvenmek sureti ile AK PARTİ’ye atfetmeye çalıştığınız hatayı kendi elinizle işlemiş oldunuz.
K. KEMAL ANADOL (CHP İzmir) – Duruşma tutanağında var!
SUAT KILIÇ (Devamla) –Değerli milletvekilleri, hiçbir cumhuriyet hükümeti terör örgütüyle birlikte plan yapmaz.
CANAN ARITMAN (İzmir) – Yaptınız, yaptınız! Siz yaptınız!
SUAT KILIÇ (Devamla) – Ama bu ülkede hiçbir ana muhalefet partisi de terör örgütleri ile ele ele vermek sureti ile millete karşı planların içinde yer alamaz, millete karşı plan yapamaz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
HAKKI SUHA OKAY (Ankara) – Hangi terör örgütü? İsmini söyle.
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri, lütfen…
SUAT KILIÇ (Devamla) – Değerli milletvekilleri… Değerli milletvekilleri, cümleyi anlamadınız. (CHP sıralarından gürültüler)
İSA GÖK (Mersin) – Uyarın Sayın Başkan! Uyar o çocuğu! Uyar, haddini bilsin!
RAHMİ GÜNER (Ordu) – O çocuk ne dediğini bilmiyor!


İTTİFAK İDDİASI.

SIRRI SAKIK (Muş) – Sayın iki Bakanımız, Sayın Türk ve ben birlikte oturduk. Bu gensoruyla ilgili tartışmaların hiçbirinde bu tartışma geçmedi, bu konuşma geçmedi. Yani bir pazarlık olmadı. Biz, birçok kez…
ALİ KOÇAL (Zonguldak) – Niye bir araya geldiniz o zaman?
SIRRI SAKIK (Devamla) – Bakın, şimdi söyleyeceğim. Biz birçok kez görüşmeler yaptık ama biz öyle terbiye aldık ki, bu ülkenin barışı için birçok şey bizimle mezara gider ama şunu açıkça söyleyeyim… (CHP sıralarından gürültüler)
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Her şey de mezara gidiyor be kardeşim! Dünyadayken öğrenelim şunları ya!
SIRRI SAKIK (Devamla) - Burada çıkıp bu gensoruyla ilgili…
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Başbakan mezara götürür, Genelkurmay Başkanı mezara götürür, açıklayın şunu ya! Millet bir öğrensin şunu.
SIRRI SAKIK (Devamla) – Şimdi söyleyeyim size, şimdi söyleyeyim…
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Her şey mezarda mı kalacak?
BAŞKAN – Sayın Özyürek, lütfen…
SIRRI SAKIK (Devamla) – Sayın vekiller, yıl 1999, genel seçimlere gidiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi barajın altında. Sayın Genel Başkanınız bize elçi gönderdi, Genel Başkan Yardımcısını ve birkaç kişiyi… (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Yalan! Yalan! Yalan olduğunu biliyorum.
SIRRI SAKIK (Devamla) - Bakın, bize elçi gönderdi. Barajın altında…
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Uydurmayın! Uydurmayın!
SIRRI SAKIK (Devamla) - Sizinle ittifak yapmaya hazırız. Bırakın… (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Hayır! Hiçbir zaman öyle bir şey olmadı.
SIRRI SAKIK (Devamla) - Tanık söyleyeceğim, söyleyeceğim… Söyleyeceğim…
CANAN ARITMAN (İzmir) – Yalan söylüyorsun!

MİLİTAN GÖNDERİN

SIRRI SAKIK (Devamla) - Ben, Sayın Türk ve sizden bir heyet geldiler, oturduk, konuştuk. Ben Sayın Türk’ü, Sayın Sakık’ı, Sayın Yurttaş’ı, Sayın Murat Bozlak’ı kaldıramam ama “Bana yirmi tane militan gönderin, onları aday edeyim.” dedi. Biz de elimizin tersiyle… (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler) Bakın, elimizin tersiyle…
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Ayıp, ayıp be! Ayıp!
SIRRI SAKIK (Devamla) - Canlı tanığımız var, canlı tanığımız var.
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Ayıp, ayıp!
SIRRI SAKIK (Devamla) - Yeri ve zamanı gelince bunları söylersiniz. Şimdi, biz o gün ne isek bugün de oyuz. Biz o gün de Kürt halkının ön bahçesiydik, bugün de Kürt halkının ön bahçesiyiz.
CANAN ARITMAN (İzmir) – Yok böyle bir şey.
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – O gün terör örgütüyle beraber değildiniz şimdi terör örgütüyle berabersiniz.
SIRRI SAKIK (Devamla) - Türkiye demokrasi güçlerinin ön bahçesiyiz. O gün bizimle ittifak kurmaya hazır olanlar bugün bize tepeden bakıp bizim üzerimizden siyaset yapmaya müsaade etmeyiz.
CANAN ARITMAN (İzmir) – Yok böyle bir şey, yok böyle bir şey.
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Kesinlikle yok böyle bir şey, yok böyle bir şey.
CANAN ARITMAN (İzmir) – Ayıp, ayıp.
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Sıkışınca…
AHMET YENİ (Samsun) – Vay be.
SIRRI SAKIK (Devamla) - Bakın, kimi günahlar vardır üstü örtülür, kimi günahlar vardır kabir defterine yazılır. Sizlerin Kürt halkına ve Kürt temsilcilerine karşı günahlarınız kabir defterine yazılacak.
CANAN ARITMAN (İzmir) – Ayıp ya!
SIRRI SAKIK (Devamla) - Bunu böyle bilmelisiniz yani onun için toplumu çıkıp farklı şekilde yönlendirmeye hakkınız yok, gidin Genel Başkanınızdan sorun...
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; bir güzel söz var, “Bozacının şahidi şıracı.” derler. (CHP sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)
SIRRI SAKIK (Muş) – Senin genel başkan yardımcındır benimle görüşen.
MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) – Şimdi, Sayın Sakık AKP’ye yaranmak için olayları saptırıyor, çarpıtıyor.O dönemde de Deniz Baykal’ın yakınında olan birisi olarak söylüyorum ki bunlar yaşanmamıştır.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Deniz Baykal’la görüşmesini söylüyor ama…
MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) – Habur’un sıkıntısı, PKK’lıları özel elbiseleriyle, özel bayraklarıyla ve mobil mahkemelerde hemen salıvermenin sıkıntısıyla burada 99’a gidilmektedir, yalan yanlış beyanlarda bulunulmaktadır.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Sayın Baykal’la doğrudan görüştüğünü ifade ediyor. O toplantıda siz var mıydınız?
MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) – Cumhuriyet Halk Partisi hiçbir zaman terör örgütünü kınamayanlarla iş birliği yapmamıştır ve yapmayacaktır değerli arkadaşlarım. (CHP sıralarından alkışlar)

GÖRÜŞMENİN ADRESİ

SIRRI SAKIK (Muş) – Sayın milletvekilleri, şunu herkes çok iyi bilsin. Şu grup ve ben, hiç kimseye yaranmak gibi bir derdimiz yok. (BDP sıralarından alkışlar) Biz zorun, zulmün önünde boyun eğersek namerdiz. Hiç kimseye yaranmak gibi bir derdimiz yok. O en sert eleştirilerimiz iktidar partisine olmuştur ama Kürtler üzerinden çatışarak, siyasi manevra yaparak doğru değil dedim.
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Kürtlerin temsilcisi sen misin? Kürt milleti sana temsilcilik mi verdi?
SIRRI SAKIK (Devamla) – Onun için 1999 yılında sizin Genel Başkan Yardımcınız ve yanında bir heyetle, Willy Brandt, 1/1’de Sayın Baykal’ın temsilcisi olarak geldiler, oturdular ve biz, biz elimizin…
CANAN ARITMAN (İzmir) – Yalan söylüyorsun!
SIRRI SAKIK (Devamla) – Beni daha çok konuşturtmayın.
ALİ KOÇAL (Zonguldak) – Konuş ya, konuş!
SIRRI SAKIK (Devamla) – Yine 1999’a giderim. 1999’da Eşref Erdem’in evinde ve 1990… Yine…
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) – Duyuluyor, sen devam et.
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Senin dediğin parti adına değildir, Baykal adına değildir.
SIRRI SAKIK (Devamla) – Şimdi, bakın, ben… Şimdi, 1999 ve 1990’ı da var. Onun için biz birçok görüşmeyi biliriz. Yeri ve zamanı gelince ona sığınırsınız, yeri zamanı gelince “efendim, kınamadılar.” Günaydın!
MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) – Sayın Baykal’la konuştunuz mu?
SIRRI SAKIK (Devamla) – Biz o gün de çocuklarımızla ilgili bir tek sözcük ağzımızdan duydunuz mu? Hayır. En zor koşullarda yargılanırken bile çocuklarınıza, kardeşlerinize sahip çıktık, onları hiçbir gün rencide etmedik. Onun için, biz zor süreçlerden geliyoruz. Kimin, hangi terör örgütüyle ilişkisi olduğu belli. Sizin yeriniz neresi? Silivri. Neresi? Erzincan. Neresi? Erzurum. (AK PARTİ sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar; CHP sıralarından gürültüler) Onun için bize dönüp bir şey…