BIST 10.267
DOLAR 32,22
EURO 34,74
ALTIN 2.413,03
HABER /  POLİTİKA

Rekor ceza Türk'ün tepkisini çekti

Kapatılan DTP'nin Genel Başkanı ve siyasi yasaklı Ahmet Türk, kendisi ve Tuğluk için istenilen cezaya tepki gösterdi.

Abone ol

Kapatılan DTP'nin eski Genel Başkanı olan siyasi yasaklı Ahmet Türk ile siyasi yasaklı eski milletvekili Aysel Tuğluk, Van’ın Erciş İlçesi’ndeki nevruz kutlamasına katıldı. Türk, Tuğluk ile birlikte hakkında istenilen hapis cezasıyla ilgili olarak kararı Türkiye’yi geriye götürecek bir darbe olarak değerlendirdi.

Nevruz için Van’da bulunan Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, Erciş İlçesi’ndeki kutlamalara katıldı. Bir süre kutlamaları izleyen Türk ve Tuğluk, daha sonra alandan ayrıldı. Türk, haklarında istenen hapis cezası ve AK Parti’nin düşündüğü anayasa değişikliği ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Türk, daha önce yaptıkları konuşmalar nedeniyle Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın terör örgütü propagandası yapmaktan kendisi için 45, Tuğluk için ise 70 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanmasını değerlendirdi.

Siyasi değerlendirme ve tespitlerle ilgili konuşmaları hakkında davalar açıldığını belirten Türk, Türkiye’nin demokratikleşmesi ve statükonun değişmesi için çaba gösterdiklerini söyledi. Kürt sorunu ve demokratik açılımın söz edildiği bir dönemde bir partinin genel başkanının düşüncelerini dile getirilmesine soruşturma açılmasının Türkiye’ye zarar verdiğine dikkat çeken Türk, şöyle konuştu:

DEĞİŞİMİN VE DÖNÜŞÜMÜN ÖNÜNÜ TIKAMAYA YÖNELİK BİR ENGEL

“Bir genel başkanın, milletvekilinin, partisinin, halkının düşüncelerini dile getirirken yasaklarla, tahkikatlarla soruşturmalarla karşı karşıya kalmasını Türkiye açısından değişim ve dönüşümün önünü tıkamaya yönelik bir engel, bir refleks olarak değerlendirmek lazım. Eğer demokrasiden söz ediyorsak, bir partinin eş genel başkanlarının, milletvekillerinin ve parti yöneticilerinin çözümle ilgili yaptığı konuşmaları ve çabalarını suç saymak Türkiye'ye verilecek en büyük zarardır. Türkiye'yi geriye götürecek bir darbe olarak değerlendirmek lazım. Biz siyasetçi olarak tahliller yapmazsak, düşüncelerimizi ortaya koymazsak, dava açılmasın diye susarsak, o zaman bu ülke demokratik olur mu? Bugün toplumsal realiteye uygun düşünceleri dile getirmek suç mu sayılıyor? Bazı gerçekler ve realiteler var. Kürtlerin talepleri var. Barış için çabalarımız var. Barıştan bile söz etmenin yasak olduğu bir ülkede ne demokrasiyi gerçekleştirebiliriz ne halkların kardeşliğini, ne de sorunları uzlaşı ve diyalogla çözme şansı bulabiliriz. Halkımızın talepleri ve özlemi neyse biz bunları açık ve net olarak Türkiye gündemine getireceğimizi söyledik. Bizim sorumluluğumuz budur. Bu halkımıza karşı vicdani borcumuzdur. Bunu yerine getirmek için çaba gösteriyoruz. Dile getirdiğimiz düşüncelerimizi ve siyasi anlayışımızı mahkemede de dile getireceğiz. Bu ülkede maalesef statüko dışında her şeyi suç sayan bir mantık var. Bunların aşılacağına inanıyoruz. Açılan davalarla ilgili dün söylediğimizi mahkemelerde de tekrarlayarak, suç olmadığını ifade edeceğiz.”

SADECE KENDİLERİ İÇİN DEMOKRAT OLMAMALILAR

AK Parti’nin anayasa değişikliği ile ilgili değerlendirmeler de yapan Ahmet Türk, “DTP kapatılma riskiyle karşı karşıya kaldığı zaman partilerin kapatılmasının zorlaştırılması konusunda uyarıda bulunduk. Ama bu yapılmadı. Şimdi kendileri ile ilgili bir kapatılma davası ihtimali var. Biraz kendileri için demokrasiyi savunan bir mantık görüyoruz. Gönül isterdi ki DTP hakkında açılan kapatma davasından hemen sonra bugün getirdikleri paketi getirmiş olsalardı. Ama sonuç olarak demokrasi adına atılan her adımı önemsiyoruz. Ama samimi ve dürüst olmak lazım. Sadece kendileri için demokrat olmamalılar. Sıkıştıkları zaman hemen bir formül üretiyorlar” dedi.