BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

Özal'ın ölümündeki yeni skandallar!

Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili ortaya çıkan raporda ihmaller ortaya çıktı.

Abone ol

Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili Ankara TMK. 10. maddesiyle Yetkili Cumhuriyet Başsavcı vekilliğinin talimatıyla naaşından alınan numuneleri inceleyen Adli Tıp Kurumu'nun 21.11.2012'de hazırladığı raporda, Özal'ın ölümüne ilişkin Hacettepe Hastanesi'nde yapılan eksikliklere dikkat çekildi.

Türkiye gazetesinin ulaştığı rapora göre; Özal'ın ölümüne dair hastane kayıtlarının akıbeti belli değil. İhmal, eksiklik ve hatalar raporda şöyle özetlendi. Özal'a ilk müdahalenin intörn olarak ifade edilen tıp fakültesinin 5 ve 6.sınıf öğrencilerinden oluşan bir ekip tarafından yapıldığı tespit edilmiştir.

> Özal'ın vefat ettiği saat 14.30'da açıklanmasına rağmen alınan beyanlarda saat 11.15-11.30'da radyolarda ölüm haberinin duyulduğu ifade edilmiştir.

> Özal'ın Hacettepe Hastanesi büyük acil servisine getirildiği anda tespit edilen sağlık durumunda olan bir kişinin (tansiyon ve nabzın alınmaması, solunumunun olmaması vb.) Cumhurbaşkanı olması bir yana kim olursa olsun acil serviste bir saati aşkın süre bekletilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu anlaşılmaktadır.

> İnceleme sırasında görevi başında vefat eden 1. Cumhurbaşkanı M. Kemal Atatürk ve 4. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'in ölümüne müteakip yapılan tahnit işleminde, hangi müdahalelerin kullanıldığı ve kimler tarafından yapıldığına dair tutanak düzenlendiği görülmüştür. Özal'a ölü muayene ve otopsi işlemlerinin şüpheli ölümlerde ölen kişinin ailesinin istediğine bağlı olmadan yasa gereği yapılması gereken adli bir olgu olduğu da aşikardır.

> Özal'a ait kan örneklerinin laboratuvarda ne şekilde teslim alındığı, teslim alınan kan örneğinin hangi tetkiklerinin ne amaçla, ne zaman çalışıldığı ve ne tür sonuçlara ulaşıldığı, çıkan sonucun talep birimedoktora iletilip iletilmediği, iletilmiş ise de ne şekilde iletildiği, hasta dosyasında bulunmadığı anlaşılan ve laboratuar teknisyeni Hatice Güngör'ün beyanına göre yaklaşık 8 sayfa olduğu belirtilen sonuçların akıbetinin ne olduğunun tespit edilebilmesi eldeki bilgi ve belgeler ışığında mümkün olmamıştır.