BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,83
ALTIN 2.391,96
HABER /  GÜNCEL  /  EĞİTİM

Öğrenci dershaneye mahkum

MEB'in açıkladığı istatistikler üniversite yolunun dershaneden geçtiğini ortaya koydu.

Abone ol
MEB'in açıkladığı istatistikler üniversite yolunun dershaneden geçtiğini ortaya koydu. Dershanelere giden öğrenci sayısı 7 yılda yüzde 152 oranında artış göstererek 784 bin 565, dershane sayısı ise 2 bin 984 oldu

Türkiye genelinde ÖSS engelini aşmak için geçen yıl, 2 bin 984 dersaneye 784 bin 565 öğrenci gitti. Milli Eğitim Bakanlığı "Türkiye'de Ortaöğretim" konulu Dünya Bankası Raporu sonrası ÖSS için dershane kapılarını aşındıran öğrenci sayısını hesapladı. Dershanelere giden öğrenci istatistiklerinde 7 yılda yüzde 152 oranında artış olduğu ortaya çıktı.

Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü verilerine göre, 1997 ve 1998 eğitim-öğretim yılında 310 bin 432 öğrenci dershanelere giderken, bu sayı 2004 ve 2005 eğitim-öğretim yılında yüzde 152 oranında artarak 784 bin 565'e çıktı. Aynı dönemlerde, 1479 olan dershane sayısı 2 kat artarak 2 bin 984'e, dershanelerde görev yapan öğretmen sayısı da 13 bin 297'den 30 bin 537'ye yükseldi. Dünya Bankası'nın MEB'e sunduğu rapora göre, ÖSS, eğitime harcanacak 1 milyar YTL'nin dershanelere kaymasına sebep oldu.

Dershanelerin Türk eğitim sisteminin sırtında bir kambur olduğunu kaydeden Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, YÖK'ün yanlış uygulamalarının öğrencileri dershanelere sürüklediğini söyledi. Üniversite sınav sistemini eleştiren Gündoğdu, "1999 yılında tek basamaklı sınav sistemine geçerken Kemal Gürüz ve diğerleri "Artık öğrencilerin dershanelere gitmelerine gerek kalmayacak. Sınav sistemini basitleştiriyoruz. Herkes kendi çalışmasıyla sınava hazırlanabilecek' diyerek kamuoyunu ikna etmemişler miydi? Görüyoruz ki söyledikleri gibi olmadı. Dershane sayıları 2 kat, dershanelere giden öğrenci sayıları da 2.5 kat arttı" dedi.

ÖSS ile meslek lisesi öğrencilerine getirilen katsayı adaletsizliğine değinen Gündoğdu, "Ne yazık ki, ÖSS öğrencileri yanlış bir rekabete sürüklüyor. Ve bu yanlış rekabet onları dershanelere sürüklüyor. Okulları ise sadece üniversite sınavlarına girebilmeleri için gerekli olan bir kağıt parçasını (diplomayı) aldıkları yer olarak görüyorlar. Bu rekabette de her zaman meslek liseliler altta kalıyor. YÖK'ün getirdiği katsayı engelini aşabilmek için 2-3 yıl dershanelere gidiyorlar, ama her zaman altta kalıyorlar" diye konuştu.


'Dershane reformu ekonomik reform demek'

Bağımsız Eğitimciler Sendikası Başkanı Gürkan Avcı da Milli Eğitim Bakanlığı'nın verilerinin sadece resmi kayıtları anlattığına dikkat çekti ve resmi olarak kaydı olmayanlarla 784 bin 565 sayısının 1 milyonun çok üzerine çıkacağını belirtti. Avcı şöyle konuştu: "Aileler ekonomik koşulları ne olursa olsun dişten tırnaktan artırıp çocuklarını dershaneye göndermek zorunda hissediyorlar. Dershanelere öğrenci başına 2 ile 15 milyar arasında ödemeler yapan aileler, çocuklarını dershaneye göndermediği takdirde ihmalkar duruma düşmektedirler. Dershanelerden kurtulmak için gereken reform acilen yapılmalıdır. Bu sadece bir eğitim reformu değil ekonomi reformudur."

Yakup Bulut
Yenişafak