BIST 10.009
DOLAR 32,33
EURO 34,73
ALTIN 2.436,19
HABER /  POLİTİKA

İlaç sıkıntısı çekilmeycek

Sağlık Bakanı Akdağ, ilaca erişimi zorlaştıracak hiçbir uygulamayı kabul etmeyeceklerini söyledi

Abone ol

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, vatandaşın ilaca erişimini zorlaştırabilecek hiçbir uygulamayı kabul etmediklerini belirterek, uygulamada bazı yanlışlıkların yapılması halinde, geri bildirimler alınır alınmaz ilgili komisyonların toplandığını ve bunların süratle düzeltildiğini söyledi.

Akdağ, Hilton Oteli'nde düzenlenen ''İşçi ve İşveren Kesiminde Üreme Sağlığı Konusunda Farkındalık Yaratma'' projesinin tanıtım toplantısına gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

''Bütçe uygulama talimatında olmadığı için karaciğer nakli yapılanların ilaçlarının ödenmemesi konusunda sıkıntılar yaşandığı'' haberlerinin hatırlatılması üzerine Akdağ, bu konuda bütçe uygulama talimatıyla ilgili bir kısıtlama olduğunu bilmediğini belirtti.

Sadece immunoglobulinlerin piyasada bulunmasıyla ilgili sıkıntılar oluştuğunu hatırlatan Akdağ, ''Bunu da aştık. Hem gerekli firmalarla görüşüldü, hem fiyatlandırmayla ilgili tedbirler alındı'' dedi.

Akdağ, bir başka soru üzerine, çeşitli nedenlerle bazı ilaçların bulunmasında sıkıntı yaşandığını belirterek, bu sorunun aşılması için Türk Eczacıları Birliğine, bu ilaçları getirerek vatandaşlara dağıtma yetkisi verildiğini bildirdi.
Bazı haberlerin işleniş tarzının kendilerini üzdüğünü ifade eden Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Son 3 yıl içinde vatandaşlarımızın ilaca erişimi son derece kolaylaşmıştır. 3 yıl geriye dönelim. SSK'lı vatandaşlarımızın sadece kurum hastane ya da dispanserlerden ilaç aldığı, çile çektiği günler geride kaldı. Yeşil Kartlı vatandaşlarımızın sosyal yardımlaşma fonlarının kapılarında boynunu büktüğü günler de geride kaldı. Bütçe talimatıyla ilgili uygulamalar, gerek SSK'nın, gerek Maliye Bakanlığının ilaç ve geri ödeme listeleriyle ilgili uygulamalar bilim adamlarıyla birlikte hazırlanıyor. Biz de Sağlık Bakanlığı olarak
bunlara katkı veriyoruz. Sonuç itibariyle vatandaşımızın ilaca erişimini zorlaştırabilecek hiçbir uygulamayı Sağlık Bakanlığı olarak kabul etmiyoruz.''

Bu düzenlemeler yapılırken kamunun da korunması, gereksiz ilaç harcamalarının önüne geçilmesi gerektiğini vurgulayan Akdağ, ''Bunlar yapılırken, listeler hazırlanırken, diyelim ki 1-2 ilaçla alakalı uygulamada bazı yanlışlıklar yapılmış veya eksikler bırakılmış. Geri bildirimler alınır alınmaz, en kısa süre içinde yeniden ilgili komisyonlar toplanıyor. Gerekirse biz Sağlık Bakanlığı olarak, hem Maliye Bakanlığını hem SSK'yı uyarıyoruz, süratle de düzeltiliyor'' diye konuştu.

Vatandaşın ilaca erişilebilirliği konusunda olabildiğince kolaylık sağlamak için çalışmalarına bundan sonra da devam edeceklerini bildiren Akdağ, Avrupa ülkeleri de dahil, vatandaşların ilaca Türkiye'deki kadar kolay ulaştığı ve cebinden az para ödediği ülkenin çok az olduğunu söyledi.

'KIRIM-KONGO KANAMALI ATEŞİ''
''Son günlerde kene vakasından hayatını kaybeden vatandaşlar nedeniyle endişe ortaya çıktığı'' belirtilerek, bu konudaki değerlendirmesinin sorulması üzerine Akdağ, ''Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi'' diye bilinen hastalığın tanısının 2000'li yıllarda bilinmediğini söyledi.

Akdağ, 2003'te Bakanlığının üniversitelerden bilim adamlarıyla yaptığı çalışmalarla hastalığın etkeninin belirlenmesi ile gerekli tedbirlerin alınabileceği bir yol haritasının ortaya konulduğunu anlattı.

Hastalığın kenelerden insanlara geçtiğini ve ateşe yol açtığını kaydeden Akdağ, bunu ortadan kaldırmaya yönelik antibiyotik ya da benzeri spesifik bir ilacın bulunmadığını söyledi. Bu nedenle hastalara destekleyici tedavi yapıldığını belirten Akdağ, bunun da son derece önemli olduğunu söyledi.
Vatandaşlara, bu hastalıktan korunmak için önerilerde bulunan Akdağ, şunları söyledi:

''Vatandaşlarımızın bu mevsimlerde özellikle kırsalda dikkatli olması lazım. Bir şekilde kene ısırmasına maruz kalmışsa, mutlaka bir sağlık kuruluşuna giderek doktora görünmesi gerekiyor. Bunlar yapışıp ciltte kalıyor ve ehil olmayan kişiler tarafından yerinden çıkarılmaya çalışılınca hastalık bulaşabiliyor. Sağlık personelimiz bu hususta eğitim alıyor. Özellikle bu bölgelerde eğitimleri yoğunlaştırıyoruz. Dolayısıyla kene ısırması bile olsa bir sağlık kuruluşuna gittiğinde hastalığın bulaşma riski son derece azalmış olacak.''

Bunun çok fazla insana bulaşmasından söz edilemeyeceğini belirten Akdağ, bilinen bir hastalıkla karşı karşıya olunduğunu, tedaviyle ilgili bilimsel olarak yapılabilecekler açısından her türlü tedbirin alındığını bildirdi. Akdağ, bir soruya karşılık, kene ısırmasına maruz kalanların mümkün olan en kısa süre içinde bir sağlık kuruluşuna başvurmasında yarar olduğunu söyledi.

KONYA'DAKİ OPERASYON
''Konya polisinin düzenlediği operasyonda, Akşehir Devlet Hastanesinin başhekimi ile başhekim yardımcısının gözaltına alınması konusunda kendisine bilgi iletilip iletilmediği'' sorusu üzerine Akdağ, ''Tabii benim de haberim oldu. Şu anda yargıyla alakalı bir konu olduğu için yorum yapmamak lazım'' dedi.
Sağlık kuruluşlarının Türkiye'de ihale yapılan kuruluşların başında geldiğine dikkati çeken Akdağ, şunları kaydetti:

''Yılda 28 bin ihale yapılıyor. Bu kadar ihale sonucunda bu işle ilgili bir usulsüzlük veya benzeri bir yolsuzluk varsa, bunlara karşı son derece hassasız. Bu olay için şu anda bir yorum yapmıyorum, çünkü ona hakkımız yok. Bir adli soruşturma devam ediyor. Ne gerekiyorsa yapılacaktır. Şunun üzerinde ısrarla durmak istiyorum. Tüm bu hassasiyetimiz dolayısıyla Türkiye'de 1998'li yıllarla bile kıyasladığımızda, birçok tıbbi malzemenin satın alma fiyatlarında azalmalar veya çok yavaş artış hızları gözlüyoruz. Zaten Türkiye'de vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerini bu kadar kolaylaştırdığımız bir dönemde, sağlık harcamalarının başını alıp gitmemesinin en önemli
sebeplerinden biri budur.''