Şampiyonlukta pay sahibi olan Gerets kendisinin sinirlerini oynatan futbolcuyu açıkladı.
Abone olGalatasaray Teknik Direktörü Erik Gerets, futbolun haddinden fazla büyüdüğünü ileri sürerek, ''Özellikle antrenör ve futbolcu maaşları inanılmaz arttı'' dedi.
Gerets, Futbol Federasyonunun aylık dergisinde yer alan röportajında, ekonomik açıdan kulüplerin zor durumda olduğunu belirterek, ''Bence bu noktada bir önlem almak gerekiyor. Yoksa gidişat hakikaten kötü'' dedi.
Erik Gerets, Türkiye'ye ilk geldiğinde herkes Fenerbahçe'nin en az 10 puan fark atacağını, en iyi oyuncuların onlarda olduğu yönünde yorum yapıldığını hatırlatarak, şunları söyledi:
''Ama bunu kabul edecek halim de yoktu. Devre arasında müthiş bir ritim yakaladık ve şampiyonluğun geleceğini hissetmeye başladım. Bir sürü olumsuzluk yaşanırken birlik olup olmadığımızı söyleyemem, ama takım
olduğumuz kesin. Herkesin bunda payı vardı. Özellikle de başkanın yeniden
seçilmesi ve onun takıma olan sevecenliği hepimizi inandırdı.''
''DEVRE ARASINDAN SONRA ŞAMPİYONLUĞU HİSSETTİM''
Şampiyonluk mücadelesinde müthiş bir 16 dakika yaşadıklarını ifade eden sarı-kırmızılı teknik adam, ''Kelimenin tam anlamıyla inanılmazdı. Volkan'a çok kızdım o sırada. Önce 'Maçın bitmesine bir dakika var' dedi. Sonra da uzatmaların 16 dakika süreceğini söyledi. 'Gözüm görmesin seni' dedim. Şaka bir yana, gerçekten inanılmazdı'' diye konuştu.
Sezon başında Galatasaray'ın da Fenerbahçe gibi şampiyonluğu istediğini belirten Gerets, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Büyük kulüplerin tek bir hedefi vardır, şampiyonluk. Ben de daha en başından hedefimizin bu olduğunu söylüyordum herkese. Ligin belirli bir aşamasında biz aniden geri düştük, ama devre arasında müthiş bir ritim yakaladık ve ardından da müthiş maçlar çıkardık. İşte devre arasından sonra ben şampiyonluğun geleceğini hissetmeye başladım. Çünkü harika maçlar çıkarmaya başladık. Sadece bir maçta kötüydük. O da Fenerbahçe'ye
karşı oynadığımız maçtı. Onun dışındaki tüm maçlarda bir şeyler üretmeyi
başardık. Sonunda da mutlu sona ulaştık.'' Bir aile gibi sorunların üstesinden gelmeyi başardıklarını belirten Belçikalı çalıştırıcı, ''Hatta sorunlar bizi birbirimize daha fazla yaklaştıran faktörlerden biriydi.
Tabii ki finansal problemlerimiz olmasa çok daha erken bir kimya da yakalayabilirdik. Nitekim ilk başlarda çok ağır hayal kırıklıkları yaşayanlar bile oldu'' diye konuştu.
Takımın başına geldiğinde hiçbir zaman burnu büyük davranmadığını dile getiren Gerets, şöyle konuştu:
''Sezon başlamadan iki hafta önce gelmiştim. Bu süre içinde tam 34 kaset izledim. O yüzden takımla ilgili her şeye hazırlıklıydım ve ne olacağını gayet iyi biliyordum. Son kaseti izledikten sonra takım hakkında birçok şeyi biliyor hale gelmiştim, ama yine de beklemediğim bir şey oldu.
Takımın aile havasının bu kadar iyi olduğunu anlayamamıştım. Bülent Tulun
bana bir şeyler anlatmıştı, ama Florya'daki atmosfer gerçekten beni şaşırttı. Mutfakta çalışandan ayakkabı parlatana kadar herkesten müthiş bir sıcaklık gördüm. Bu hoş ilginin karşılığını verdiğimi düşünüyorum.
Hiçbir zaman burnu büyük davranmadım. Herkesle arkadaş gibi sohbet ettim.'' Gerets, Türk futbolunun üst düzey futbol oynanan ülkelere göre yetersiz bir düzeyi olduğunu, ancak Belçika ile karşılaştırdığında fazla farkın olmadığını, Süper Ligin biraz daha iyi olduğunu söyledi.
''HASAN ŞAŞ SİNİRİMİ OYNATIYORDU''
Gerets, takımda taktiksel disiplini oturtması ve herkesin ne yapacağını bilmesi halinde kazanmanın kolay olduğunu dile getirdi.
Galatasaray'a geldiğinde ilk başlarda durumun vahim olduğunu vurgulayan Gerets, ''İlk başlarda durum hakikaten vahimdi. Aralarında Hasan Şaş'ın olduğu bir gruba taktik disiplin anlatmak çok zorlu bir işti, ama Hasan Şaş'sız da olamıyorduk. Günde en az on kez sinirimi oynatıyordu, ama onsuz da hiçbir şeyimiz tam olmuyordu, gözlerim hep onu arıyordu. O çok özel bir oyuncu. İnsan olarak da çok iyi biri. İyi ve cesur bir kalbi var. Bazen yanlış işler yapar, yanlış konuşur, ama bir bakarsınız antrenman bitiminde az önce kızdığı genç oyuncularla sarmaş dolaş oluyor'' şeklinde konuştu.
Transfer konusunda bir süre önce hangi pozisyonlarda kimleri istediğini yönetime verdiğini kaydeden Gerets, ''Ama listeyi hazırlarken de uçmadım. Çünkü sınırlarımız olduğunu biliyorum. Yönetim bu konuda bana dürüst davrandı. Bu yüzden sabırlı olmak durumundayız. Büyük hayaller peşinde koşmanın manası yok'' dedi.
''SENEYE HEDEF AVRUPA OLACAK''
En büyük hedefinin Avrupa'da başarı olduğunu dile getiren Gerets, sözlerini şöyle tamamladı:
''Antrenör olarak Belçika'da, Hollanda'da şampiyonluklar yaşadım, ama Avrupa'da büyük bir başarım yok. Bu yüzden seneye asıl hedef bu olacak. Ben şansımız olduğunu düşünüyorum. Bu zevki tatmak için elimizden geleni yapacağız, ama şansa da ihtiyacımız var. Fenerbahçe bu sene birazcık şansa sahip olsaydı ikinci tura çıkardı, ama olmadı işte. Sonuçta orası en iyi takımların arenası ve en iyisini yapmadıkça bir şeylere ulaşmak zor. Ben böyle bir başarıyı sadece Galatasaray için değil Türkiye için de istiyorum. Yeniden o seviyeye gelmek herkesi mutlu edecektir.''
