BIST 10.267
DOLAR 32,26
EURO 34,78
ALTIN 2.412,62
HABER /  GÜNCEL

Fanatiklere Ahmet Hulusi gerçeği

Türkiye, "Okyanus Ötesi" tartışmaları devam ederken ABD'de bulunan bir isim tartışmaların panzehiri gibi!

Abone ol

Türkiye, "Okyanus Ötesi" tartışmaları devam ederken ABD'de bulunan bir isim, bu konunun hararetli taraftarlarına çok önemli mesajlar veriyor. İşte siyasetten uzak, yazdığı kitaplardan telif istemeyen hatta tüm eserleri internet üzerinden tamamen ücretsiz indirilebilen Ahmet Hulisi'nin yaşamı ve fikir hayatı;

Ahmet Hulusi... Uzun süredir ABD'de buluyor ancak tamamen kendi hür iradesiyle. Haberx'ten Ömer Ümitvar, bugüne kadar yazdığı onlarca eserle, milyonlara rehberlik yapan Ahmet Hulisi'yi kaleme aldı. Ümitvar, "okyanus ötesi" tartışmalarında Ahmet Hulusi'yi, "kitaplarına da telif hakkı bile istemeyen son derece laik; dini de bilim ve tasavvuf eksenli anlatan esaslı din alimi" sözleriyle tarif ediyor.

Diyanetin kitaplarının okunmamasını tavsiye eden, pozitivist tavırlarıyla "tanrı" kavramına netlik kazandıran Ahmet Hulusi'yi, isterseniz bizzat kendi kaleminden dinleyelim... 

Değerli okurum;

Ahmed Hulûsi kimdir, amacı nedir; diye çok merak ediliyor...

Çok özetle anlatalım...

21 Ocak 1945 tarihinde İstanbul, Cerrahpaşa'da dünyaya gelmiş bulunan çocuğa annesi Ahmed, babası da Hulûsi adlarını koymuşlar.

13 Eylül 1963 tarihine kadar yalnızca bir yaratıcıya inanmış ve Hz. Muhammed'i dahi tanımayan bir zihniyetle yaşamış. Din konusunda her sorusuna da sen bunları sorma, sadece denileni yap, cevabıyla karşılaştığı için hep din dışı yaşamış çevresindekilere göre!.

13 Eylül 1963 günü Cuma namazına annesinin zoruyla gitmiş, babasının üç gün önce vefat etmesi dolayısıyla; camideyken içine gelen bir ilhamla da Din konusunu tüm derinlikleriyle araştırma kararı alıp, o gün namaza ve abdestsiz dolaşmamaya karar vermiştir.

Din olayını önce Diyânetin yayınladığı onbir ciltlik Sahihi Buhari tercümesini okuyarak başlatmış, sonra tüm Kütübü Sitte'yi ve Rahmetli Elmalılı'nın "Hak Dini" isimli tefsirini okuyarak sürdürmüştür. İki yıla yakın zâhir ilimleri itibariyle olabildiğince kaynakları inceledikten, yoğun riyâzatlar ve çalışmalarla tasavvufa kendini vermiş; ilk kitaplarını 1965 yılında yazdıktan sonra kendindeki açılım ve hissedişleri, 1966 yılında yazdığı TECELLİYÂT isimli kitabında yayınlamıştır. Bu kitap O'nun 21 yaşındaki bakış açısını ve değerlendirmelerini ihtiva etmesi itibariyle geçmiş yaşamı hakkında önemli bir değerlendirme kaynağıdır.1965 yılında tek başına hacca gitmiş ve hayatı boyunca kendi yolunda hep tek başına yürümüştür!.

Prensibi, "kimseye tâbi olmayın, kendi yolunuzu kendiniz çizin, Rasûlullah öğretisi ışığıyla"; olmuştur.

1970 yılında AKŞAM Gazetesinde çalışırken RUH ve ruh çağırmalar konusunu incelemeye almış ve bu konuda Türkiye'de konusunda ilk ve tek kitap olan, "RUH İNSAN CİN"i yayınlamıştır.

Kurân'daki "dumansız ateş" ve "gözeneklere nüfuz eden ateş" uyarılarının "ışınsal enerjiye" işaret ettiğini keşfetmesinden sonra; Kurân'ın işaret yollu açıklamalarını değerlendiren; bundan sonra dinsel anlatımdaki işaretlerin bilimsel karşılıklarını deşifre etmeye çalışan Ahmed Hulûsi, bu alanda ilk çalışmasını 1985 yılında "İNSAN ve SIRLARI" isimli kitabında açıklamıştır.

Daha sonraki süreçte Kurân'da kelimeler bazında yaptığı çalışmalarla, keşfettiği gerçekleri hep çağdaş bilgilerle bütünleştirmiş... Kendisini, "DİN" olayını, ALLAH adıyla işaret edilenin, tamamen entegre bir sistem ve düzeni temeline oturtarak, Hz. Muhammed aleyhisselâm'ın neyi anlatmak istediğini "OKU"maya vermiştir. Bu yolda edindiği bilgilerin bir kısmını kitapları ve internet aracılığıyla da toplumla paylaşmıştır.

İslâm Dini’ni, Kurân-ı Kerîm, Kütübü Sitte (altı önde gelen kitap) hadisleri temelinde kabul ederek inceleyen; geçmişteki ünlü tasavvuf sîmalarının çalışmalarını değerlendirerek, gereklerini yaşadıktan sonra; bunları, günümüz ilmiyle de birleştirerek değerlendiren ve mantıksal bütünlük içinde BİR SİSTEM olarak sizlere açıklayan Ahmed Hulûsi; insanların kişiliğiyle değil, düşünceleriyle ilgilenmesini istemektedir.

Çünkü, bu alanda tek örnek Hz. Muhammed'tir!

Basit beyinler yaşamlarını, kişilikle ve doğal sonucu olarak dedikodu ve gıybetle tüketirlerken; gelişmiş beyinler ise fikirlerle ve düşünce dünyasının verileriyle ömürlerini değerlendirirler!.

Bu nedenledir ki, Ahmed Hulûsi kendisini ön plana çıkartmamakta; kitaplarına 40 yıla yakın zamandır “soyadını” koymamaktadır; insanların şu veya bu şekilde çevresinde bir halka oluşturmaması için... Bugün dahi, görüştüğü çok az sayıda insan vardır. Bu yüzden aşırı boyutlarda tepki almasına rağmen ısrarla bu konuda bu tutumunu sürdürmektedir.

Anadolu'nun beş-altı yerinde, kişilerin kendilerini "Ahmed Hulûsi benim" şeklinde tanıtıp, çevrelerine insanlar toplayıp, onlardan maddi menfaat toplama olayını duyunca da, kitaplara resim koymak zorunda kalmış, böylece bu sahtekârlığı önlemiştir.

Sürekli sarı basın kartı sahibi, gazeteci Ahmed Hulûsi, bu alan dışında profesyonel olarak hiç bir işle meşgul olmamış; hiçbir teşkilât, dernek, parti, cemâat üyesi olmamıştır. Bütün yaşamı, çağdaş bilimler-İslâm-Tasavvuf araştırmalarıyla devam etmiş; kitap ve yazıları ile sesli sohpetlerinin tamamını internet üzerinden okuyucularına ücretsiz ve tam metin olarak indirilebilir şeklinde yayınlamış İLK yazardır. Tüm düşünce ve bakış açılarıyla beklentisiz olarak apaçık ortadadır!

28 Şubat öncesi şartlar dolayısıyla, eşi Cemile ile önce Londra'da bir yıl yaşayan Ahmed Hulûsi daha sonra da Amerika'ya yerleşmiş ve hâlen orada yaşamını sürdürmektedir.

Mevcut bilgileri ışığında, tamamen insanlardan uzak kendi "köy"ünde yaşamayı tercih edip; herkese, orijinal kaynaklara göre Rasûlullahı ve Kurân'ı aracısız olarak yeniden değerlendirmeyi tavsiye etmektedir!.

Zira, Hz. Muhammed'in açıkladığı SİSTEME göre, "DİN ADAMI" diye bir sınıf asla söz konusu değildir!. Her ferd direkt olarak Allah Rasûlunu muhatap alıp O'na göre yaşamına yön vermek zorundadır!. Tâbi olunması zorunlu tek kişi ALLAH Rasûlü MUHAMMED MUSTAFA aleyhisselâm'dır. Onun dışındaki tüm kişiler istişari mahiyetteki kişilerdir ve yorumları kimseyi bağlamaz.

Herkes yalnızca Allah Rasûlü ve KURÂN bildirilerinden mesûldür!. Bunun dışında kalan tüm veriler kişilerin göresel yorumlarıdır ve kimseyi BAĞLAMAZ!

İşte bu bakışı dolayısıyla da Ahmed Hulûsi insanların kendi çevresinde toplanmasını veya kendisine tâbi olmasını kesinlikle istememektedir. Anlattıklarının sorgulanmasını, araştırılmasını tavsiye etmektedir. Bana inanmayın, yazdıklarımın doğruluğunu araştırın; demektedir!.. Bu yüzden de insanlardan uzak yaşamayı tercih etmektedir.

Bu bakışı dolayısıyladır ki, Ahmed Hulûsi’nin ne bir tarikatı vardır, ne bir cemiyeti ve ne de herhangi bir isimle anılan topluluğu!

Ahmed Hulûsi, çeşitli çevrelerce kendisine yakıştırılan her türlü pâye, ünvan ve etiketlerden beridir! O, sadece Allah kuludur!

Kimseden maddi veya siyasî, ya da manevî bir beklentisi olmayıp, yalnızca kulluk ve bir insanlık borcu olarak bilgilerinin bir kısmını sizlerle paylaşmaktadır.

Ahmed Hulûsi, yalnızca...

Düşünebilen beyinlerle düşüncelerini paylaşmaya çalışan bir düşünürdür!.

H epsi, bundan ibaret!

Hiç bir yazılı, sesli veya görüntülü eserinin TELİF HAKKI OLMAYAN yazarın eserleri, pek çok değerlendiren tarafından orijinaline uygun olarak bastırılıp karşılıksız olarak çevrelerine dağıtılmaktadır... Bugün milyonlarca ailenin evinde Ahmed Hulûsi imzalı eserin varolması, onun için yeterli şereftir.

Bu konulardaki detaylı çalışmaları aşağıdaki bazı internet sitelerinden inceleyebilir; dilediklerinizi tümüyle kendi bilgisayarınıza indirebilirsiniz.

www.ahmedhulusi.org

www.ahmedbaki.com

www.okyanusum.com

www.allahvesistemi.org

Sonuç olarak şunu vurgulayayım...

Herkesin görüşü kendi bilgi tabanının sonucu kadardır! Bu eserleri kendiniz değerlendirmeye çalışın!. Yazarla değil, yazılanla ilgilenin. Sizlere karşılıksız olarak verilen bu Allah hibesi ilmi hakkıyla inceleyin.

bedî yaşamınıza yön verebilecek düzeyde Allah ve Sistemini (sünnetullah) anlatan bu eserler umarım sizlere yeni ufuklar açar.

Saygılarımla, AHMED HULÛSİ North Carolina, USA