BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan AB'ye nasıl rest çekti?

Başbakan Erdoğan, AB'ye halkın güveninin azaldığının anketlerle ortaya çıktığı bir ortamda, bakın AB'ye nasıl rest çekti?

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde yaptığı konuşmada iş dünyasına yönelik görüşlerini belirtirken, Avrupa Birliğine yönelik de çok sert açıklamalarda bulundu. 

AB'nin müzakere sürecini yavaşlattığını savunan Erdoğan, "Eğer Türkiye'yi istemiyorsanız çıkın bunu açıklayın, bizi oyalamayın" diye çıkıştı.

Erdoğan, AB'ye sert mesajlar gönderdiği konuşmasında, "Hayır biz sizi oyalamıyoruz' demek suretiyle kendilerine bazı formüller uyduruyorlar" diyerek dert yandı.

İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen 14. Uluslararası İş Forumu (IBF) Kongresinin açılışında konuşan Erdoğan, foruma başarılar dileyerek, 5 kıtadan, 65 ülkeden bu fuar ve forum için Türkiye'ye, İstanbul'a gelen tüm misafirleri selamladığını, bu uluslararası organizasyonu başarıyla yürüten, doğu, batı, kuzey ve güneyi her yıl büyük bir coşkuyla İstanbul'da buluşturan MÜSİAD'a, onun başkanına, yönetim kurulu üyelerine şahsı, ülkesi ve milleti adına şükranlarını sunduğunu ifade etti.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ FARKLI BİR DÖNEMİN BAŞLANGICI OLACAK

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “12 Eylül'de halkımızın takdiriyle gerçekleşen Anayasa değişikliği, demokratikleşme noktasındaki önemiyle paralel olarak, ekonominin önünün ve ufkunun açılmasında da inanıyorum ki farklı bir dönemin başlangıcı olacaktır” dedi.

BİR FİNCAN KAHVENİN KIRK YIL HATIRI VARDIR

65 ülkeden MÜSİAD'ın fuarına katılan misafirlerin, İstanbul'un, buluşturan, tanıştıran, kaynaştıran vasfını ve imkanlarını en iyi şekilde değerlendirmeleri dileğinde bulunan Erdoğan, “Burada yeni dostlukların kurulmasını, yeni işbirliklerinin oluşmasını, yeni ortaklıkların tesis edilmesini önemsiyor; bunların kalıcı olmasını temenni ediyorum” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

İstanbul'u merkez alarak, uçakla 3 saatlik bir mesafeyle ulaşacağınız geniş coğrafya, dünya nüfusunun en yoğun, dünya pazarlarının en canlı coğrafyasını teşkil ediyor. İstanbul, bizim de son dönemdeki yoğun gayretlerimiz neticesinde, uluslararası bir finans merkezi olma yönünde emin adımlarla ilerliyor.

Hızla büyüyen ekonomisiyle, hızla gelişen yatırım ortamıyla, iş gücüyle, coğrafi imkanlarıyla Türkiye, her yatırımcıyı, girişimciyi, Türkiye ve İstanbul üzerinden iş ilişkileri kurmak isteyen tüm işadamlarını ağırlamaktan büyük memnuniyet duymaktadır. Devletin ilgili tüm kurumları, ilgili bakanlıklarımız, MÜSİAD gibi sivil toplum örgütlerimiz, bizzat şahsıma bağlı olarak çalışan Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansımız, her an sizlere yardımcı olmak için seferber durumdadır.”

“Bir fincan kahvenin, kırk yıl hatırı vardır” sözünü hatırlatan Başbakan Erdoğan, katılımcılara, “Burada Türk kahvesini mutlaka tadın. En az bir fincan az şekerli, orta şekerli veya şekerli kahve mutlaka için. İnanıyorum ki, o zaman İstanbul, sizin için bir köprü şehir, bir aracı şehir değil, kendinizi evinizde hissettiğiniz, hissedeceğiniz ve huzurla yatırım yapacağınız, ticaret yapacağınız bir şehre dönüşecektir” diye seslendi.

ÇEVRE ÜLKELERLE İLİŞKİLER

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye üzerinden çarpıcı birkaç örnek sunmak istediğini ifade ederek, 2002 sonunda iktidara gelmelerinden hemen önce, uluslararası ilişkiler noktasında çevre ülkelerle ciddi sorunlar olduğunu, proaktif bir dış politika anlayışıyla, yapıcı bir tutumla, dostluğu, kardeşliği ve dayanışmayı öne çıkaran bir yaklaşımla tüm sorunların üzerine gittiklerini söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti:

“Şu anda çevremizdeki hemen her ülkeyle iyi dostluk ilişkileri geliştirmiş, sorunları minimize etmiş, işbirliklerini ileri düzeylere taşımış, hatta aradaki vizeleri kaldırmış bir ülke konumundayız. Suriye, Lübnan, Libya, Ürdün, Rusya, Sırbistan ile vizeleri kaldırdık. Hem insanlarımızın hem iş adamlarımızın, arada engeller olmaksızın kucaklaşmasını sağladık.

Libya'ya, 2002 yılında 165 milyon dolar olan ihracatımız, 2009 sonunda 1 milyar 800 milyon dolara ulaştı. Yunanistan'a 590 milyon dolar olan ihracatımız, 1 milyar 634 milyon dolara ulaştı. Bulgaristan'a 380 milyon dolarlık ihracat yaparken, 2009'da 1 milyar 400 milyon dolar rakamına ulaştık. Rusya ile ihracatımız 1 milyar 200 dolardan, 3 milyar 200 dolara çıktı. Mısır'a ihracatımızı 326 milyon dolardan aldık, 2 milyar 620 milyon dolara, Suriye'ye ihracatımızı 267 milyon dolardan aldık, 1 milyar 425 milyon dolara yükselttik. Yine bu ülkelerden ithalatımızda da benzer oranlarda artışlar kaydettik. Dostluğun, dayanışmanın, diyaloğun bir neticesi olarak biz de kazandık, çevremizdeki ülkeler de kazandı.”