BIST 9.716
DOLAR 32,57
EURO 34,85
ALTIN 2.436,41
HABER /  POLİTİKA  /  MHP

Devlet Bahçeli: Kirasını nasıl ödeyeceğini düşünen öğretmen verimli olamaz

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin Meclis grup toplantısında konuştu. Öğretmenler Günü için mesaj veren Bahçeli öğretmenlerin şartlarının iyileştirilmesini istedi. Bahçeli cumhurbaşkanlığı seçiminde 50+1'in düşürülmesi çağrıları hakkında konuştu. Meral Akşener, "Yüzde 50+1 tartışması hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna yanıt olarak, "O sorunun muhatabı Sayın Bahçeli. Bu kadar..." ifadelerini kullanmıştı.

Abone ol

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM'de düzenlenen grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasından satır başları:

-İçinde milletimizin olmadığı gözetilmediği hiçbir hedef kabul edilmeyecektir.

-Türkiye'yi taviz ve teslimiyet döngüsüne teslim etmek isteyenlerle hesabımız vardır.

-Kim Türk milletinin düşmanıysa bizim de hasmımızdır. Bizim tarafımız millettir, demokrasidir, gariplerdir, tüyü bitmemiş yetimlerdir. Cumhur ittifakına sahip çıkan Türkiye sevdalıları bundan sonra da olacaktır.

-Dedikodular, fitne ve fesat salgınları bizleri yıldıramaz, korkutamaz, yolumuzdan caydıramaz. Bizi bilen bilir, kendimiz için bir şey istemeyiz. Siyasi mücadelemizin yol haritasında akıl, iman, denge yer almaktadır.

Öğretmenler günü mesajı

-Parti olarak öğretmenlerin özlük haklarının iyileştirilmesi için elimizden gelen her çabayı göstereceğiz. Ter döken öğretmenlerimize şükranlarımızı sunuyorum.

-Sınıfında öğrencileriyle baş başa kaldığında kirasını nasıl ödeyeceğini, nasıl geçineceğini, borç yükünün altından nasıl kalkacağını düşünen bir öğretmenin verimli olması mümkün değildir. Öğretmenlerimiz huzurluysa öğrencilerimiz de huzurlu olacaktır.

-Doğru bildiklerimizi söylemekten çekinmeyeceğiz. Biz olduğu gibi görünen Milliyetçi Hareket Partisiyiz. Türk siyasetini zehirli sarmaşık gibi saran çürüme vardır. Bunun faili zillet ittifakında bulunan partilerdir. Teröristleri taltiften her türlü tefrikadan özel haz almaktalar. Türkiye'ye karşı ne cephe varsa CHP'den İP'e hepsi içindedir. Hırslarına nefislerine yenilmiş zillet partilerinin hem yönetim sistemiyle iflah olmaz meseleleri vardır gerçekler meydandadır. Kılıçdaroğlu Yunan gazetesine demeç vermiş çuvallamıştır. 'İktidara geldiğimizde Ortadoğu barış işbirliği teşkilatı kuracağız, neden savaşıyoruz?' demiştir. Sayın Kılıçdaroğlu savaş nerededir? Mavi Vatan'daki dik duruşumuz uykularını mı kaçırdı? Kırmızı listedeki terör örgütü elemanlarına yok etmemiz kabus mu yaşattı? Yunanistan'ın artan tahriklerine tepki göstermeyen Kılıçdaroğlu yanlışa gömülmüştür. Kılıçdaroğlu böylesi çıkmazdadır. Bir grup başkanvekili televizyona çıkmış HDP'nin PKK ile ilişkisini görmedim diyecek kadar milli gerçeklerden kopmuştur. Görüyor ama itiraf edemiyorsun. Bu nasıl boş kafadır? Demirtaş ve Kavala'nın tutukluğunu doğru bulmuyoruz diyerek CHP'nin kimlerin elinde tutsak olduğunu belli etmiştir. Demirtaş'ın neden tutuklu olduğunu söyleyeyim: Teröristin yeri demir parmaklıkların arkasıdır.

-Şimdi de başörtülü bakandan söz etmekteler. Türkiye'de başörtüsü meselesinin çözüldüğünden haberi yoktur. Siz başörtülü bakanı konuşmaktan önce ikna odalarına aldığınız kızların hesabını verin.

50+1 tartışması

-İP Başkanı 50+1 sorulmasını istemiştir gazetelerde de hala konuşulmaktadır. Şimdi beni iyi dinlesinler onlara 50+1 anlatayım da biraz ders alsınlar. Bu konuyu sündürmesinler. Cumhurbaşkanının iki turlu seçimle doğrudan halk tarafından gerli oyların salt çoğunluğuyla yani yüzde 50+1 oyla seçilme kuralı anayasa değişikliği ile kabul edilmiştir. Yüzde 40 dillendirmek başkalarının değirmenine su taşımaktır.

Hükümetin ekonomi politikası doğrudur

-Yüksek enflasyon faiz kur çaprazı karşımıza çıkmaktadır. Türkiye bir karar vermek durumundadır, Ya döngüyü kabul edeceğiz ye da yüksek faizle mücadele edeceğiz. Bize göre hükümetin izlediği ekonomi politikası doğrudur. Bunun üzerinden polemik yaratmak, 'bittik, tükendik' demek felaket tellallığıdır.

-Siyaseti ekonomiden, ekonomiyi siyasetten ayrı göremeyiz. Ekonomi sadece ekonomi olmaktan çıkmış, pek çok değişkenin tesiri altına girmiş, şayet kontrol sizde değilse baskı aracına dönüşmesi de kaçınılmaz hale gelmiştir.

-Ekonomiden anlamayan cahillerin tek söylediği, erken seçimdir. Erken seçim falan yoktur, seçimler 2023 Haziran ayında yapılacaktır.