BIST 9.693
DOLAR 32,50
EURO 34,69
ALTIN 2.499,53
HABER /  POLİTİKA

Cumhurbaşkanı bu sürecin mimarıdır!

29 yıl aradan sonra bir Cumhurbaşkanı bugün Muş'taydı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Muş ziyaretini BDP Muş milletvekili Sırrı Sakık İnternethaber'e değerlendirdi

Abone ol

NESRİN YILMAZ-İNTERNETHABER/ANKARA- Çok uzun bir aradan sonra topraklarında bir Cumhurbaşkanını karşılayan Muş halkı bugün büyük bir sınav verdi. Çözüm sürecinde Cumhurbaşkanının bu ziyaretinin anlamlı olduğunu söyleyen BDP Muş milletvekili Sırrı Sakık, gün boyunca Muş halkının sürece coşkuyla destek verdiğini söyledi:

"Çok uzun yıllar sonra ilk kez bir Cumhurbaşkanı bu kenti ziyaret ediyor. Hele ki son günlerdeki gelişmeler, barış ikliminin tüm Türkiye'de egemen olduğu günlerde Cumhurbaşkanının Muş'u ziyaret etmesini çok önemsiyoruz. Bugünkü söylemleri ve tespitleri de zamanın ruhuyla örtüşüyordu. Daha önce de zaten bu konu da iyi şeyler olacak demişti. 2006'dan başlayıp 2011 yılına kadar devam eden süreçte iyi şeyler söylemişti. Bu işin mimarı Sayın Cumhurbaşkanıdır. Parlamentoda yaptığı konuşmalarda "Farklılığımız bizim zenginliğimizdir, bunların yasalarla tanınması gerekir" şeklinde açıklamaları vardı. Bugün de daha önceki yaptığı konuşmaların ruhuna uygun bir konuşma yapması çok yerindeydi."

SOKAKLAR TIKLIM TIKLIMDI

"Muş halkının da büyük bir desteği vardı, sokaklar tıklım tıklımdı. Herkes de barışın bir an önce gelmesi için çaba içerisindeydi. Sayın Cumhurbaşkanımız bugün Muş'ta gördüğü bu ilgiyi eminim ki bütün Kürt coğrafyasında da görecektir. Cumhurbaşkanımızın bu konudaki iyi niyetini halkımız biliyor ve buna destek veriyor. Cumhurbaşkanımızın bu gezileri sadece Muş ile sınırlı kalmamalıdır, bütün illerimize gitmeli ve bu iklimi yumuşatmalıdır. Özellikle bazı bölgelerde ulusalcıların ve milliyetçilerin tetiklediği yerlerde Cumhurbaşkanımıza ihtiyaç vardır. Ben eminim ki, Muş'ta yaptığı konuşmaları orada da yaparsa barış iklimine katkısı olur."

"Cumhurbaşkanı, bugün yaptığı konuşmada, 1071'lerden bahsetti. Anadolunun kapılarının açılmasından bahsetti. Buna vurgu yaparken de, "o zamanlar buralarda halklar birlikte yaşıyordu, birbirmize saygılı olmamız gerekir, geçmişte acı dolu günler geçirdik ama artık bu acılara birlikte son vermeliyiz" dedi ve kamuoyundan da çok büyük bir destek aldı."

MHP'Yİ ANLIYORUZ AMA CHP'Yİ ANLAMAK ZOR

"Barışı desteklemeyenlerin de bugün buradan çıkaracağı çok ders vardı. Herkes barış istiyor, bu yüzden bugün Muş halkı Cumhurbaşkanını bağrına bastı ve hasret giderdiler. İlk günden beri CHP ve MHP'nin tutumunu anlamak zor. Aslında MHP'yi anlıyoruz ama CHP'yi anlamak zor. Geçmişten bugüne kadar, özellikle 1990'lı yıllarda Kürt sorunundan korkulduğu dönemde SHP, ki ben de o dönem SHP'de il başkanıydım, bir Kürt raporu hazırlandı."

CHP KENDİNE YAKIŞANI YAPMALI, SÜRECE DESTEK VERMELİDİR

"CHP'ye yakışan bu sürecin içinde yer almaktı. Son geldiğimiz noktada artık bunu inkar eden, tam tersine geçmişinden kaçan, bugün gelinen noktada MHP ile aynı çizgide duruş sergileyen bir CHP var. Bizim çağrımızdır aslında bu. CHP'ye önemli görevler düşüyor, CHP bu sürecin aktörlerinden biri olabilir ve olmalıdır da. Son birkaç aydır bu topraklara gencecik bedenler gömülmüyorsa, bu, silahların susmasının sonucudur. Herkesin buna katkı sunması gerekirken, ne yazık ki siyaset dünyasının bir bölümü bu sürece katkı sunmuyor, halktan kopuk bir siyaset izleniyor. Halkın büyük bir çoğunluğu bu sürece çok destek veriyor ama CHP'nin bundan kaçması çok anlamsız. Bugün, CHP'nin buradaki temsilcileri de süreci desteklediğini söylerken CHP'nin de buna uygun bir siyaset yapması gerekmektedir. Eğer CHP gerçekten bu ülkede kalıcı bir barışın sağlanmasını istiyorsa sürece katkı sunmalıdır. Eleştirileri olabilir bu çok normal ama bu eleştiriler bizi barış sürecinden uzaklaştırmamalıdır."