BIST 9.087
DOLAR 32,39
EURO 35,06
ALTIN 2.326,79
HABER /  GÜNCEL

Cemaatten Hayrettin Karaman'a şok!

Hayrettin Karaman'ın cemaatle birlikte fitne toplantısı düzenlemek istemesi sonrası bakın neler olmuş.

Abone ol

Fethullah Gülen'in Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ile 10 Kasım 2013 tarihli görüşmesinde Mabeyn toplantılarına 'davet etmeyin' dediği Yeni Şafak yazarı Prof. Hayrettin Karaman, toplantıların neden iptal edildiğini anlattı.

Yeni Şafak gazetesine konuşan, Mabeyn toplantılarına kendisinin öncülük yaptığını ve birkaç yıl devam ettiğini belirten Karaman, fitnenin önlenmesi için Ekrem Dumanlı ve Mustafa Karaalioğlu'nun katılacağı bir toplantı önermesinin ardından sıkıntı yaşandığını ve toplantının iptal edildiğini kaydetti. Toplantıya katılan isimlerin coğrafi yakınlık göz önüne alınarak Marmara Bölgesi'ndeki İlahiyat Fakültelerinde bulunan öğretim görevlilerinden seçildiği ifade eden Karaman, toplantılarda ülke ve dünya meselelerinin konuşulup tartışıldığını, toplantıların Mabeyn isimli bir lokantada ayda bir düzenlendiği için ismini oradan aldığını belirtti.

KARAMAN: ZORLA GÜZELLİK OLMAZ

İnternete düşen son ses kayıtlarıyla 'istenmeyen adam' ilan edilen Karaman, toplantıları bugüne kadar medyaya yansıtmamayı tercih ettiklerini söyledi. Cemaatin hükümetle olan sıkıntısının toplantılarda da hissedildiğini fakat fazla dillendirilmediğini söyleyen Karaman, Mabeyn toplantılarının 2013-2014 yılı başlangıcı olarak Kasım ayında karar kıldıklarını fakat toplantıların bir türlü başlamadığını anlattı. Karaman, 'Cemaatle ihtilaf ilk olarak 7 Şubat MİT olayıyla cereyan etti, fakat bu olay medyaya yansımadı. Ardından yaşanan dershane süreci ile medyada bu rahatsızlık dillendirilmeye başlandı' diye konuştu. Fethullah Gülen'in kendisi hakkındaki tavrı hakkında da konuşan Karaman, 'Toplantıların neden başlatılmadığını az çok tahmin ettim. Zorla güzellik olamayacağı itibariyle zorlamadım' ifadelerini kullandı.

KARAMAN'I ÇAĞIRMAYIN

Ses kayıtlarında Fethullah Gülen ile Hidayet Karaca arasında şu diyalog geçiyor: H. Karaca: Bu Hayrettin Karaman'ın Mabeyn toplantıları vardı, Yazarlar Vakfı'yla beraber. Bunu Mustafa beyler (Mustafa Yeşil) soruyorlar. Bundan sonra Hayrettin beyin organizasyonunda Mabeyn toplantılarını yapalım mı?

Gülen: Orada ters bir şey konuşuyor mu?

H. Karaca: Onun tesirinde insanlar olabilir efendim. Çünkü başı o çekiyor orada. Bir de şöyle bir şey söylemiş. Bir toplantı yapacaksak, ilk toplantıda Ekrem Dumanlı olsun. Mustafa Karaalioğlu olsun. Cemaatle AK Parti arasındaki fitne nedir bunu tartışalım. Bir de böyle enteresan bir konu söylemiş.

Gülen: Çağırmasınlar bence.

H. Karaca: O zaman şöyle olsun mu efendim? Toplantılara bir miktar ara verelim.

Gülen: Berhudar olun. Öylesi daha iyi olur. Şimdi biraz şartlar namüsait.

H. Karaca: Başüstüne efendim.

KARAMAN KÖŞESİNE DE TAŞIDI

'2013-14 sezonunu Kasım ayında başlatalım' dedik. Cemaatin, Başbakanımız Erdoğan'a ve iktidarına yönelik tavrı son iki yılda değişmişti, dershaneler meselesinden sonra ise ilişkiler gerilmeye ve ufukta bir fitnenin kara bulutları belirmeye başlamıştı. Ülkesini ve halkını, mensup bulunduğu cemaatten de daha çok seven ve önemseyen bazı dostlar bana gelip 'Seni severler ve sayarlar, araya girip bu fitne büyümeden söndürmek, bu kriz ülkeye zarar vermeden bir çözüme kavuşturmak için bir şeyler yapsanız' diyorlardı. 

Bu isteğe de cevap olmak üzere 'sezonun ilk toplantısında cemaat ile iktidar arasındaki ihtilafı ele alalım, biri cemaatten diğeri iktidarı savunan ve meselenin esasını bilen iki kişi çağıralım, amacımız birbirimizi ikna etmeye çalışmak değil, meseleyi anlamak ve çözüm üzerinde düşünmek olsun' dedim. Muhatabım -danıştı mı, danışmadı mı bilemiyorum- uygun buldu, konuşmacı seçimini de ona bıraktım, Ekrem Dumanlı ile Mustafa Karaalioğlu üzerinde mutabık kalındı. Tarih belirlendi, davetiyeler çıkarıldı, toplantı günü yaklaşınca bir aksaklık var mı diye muhatabıma sordum, 'Bir sıkıntı var' cevabını verdi. Aradan birkaç gün geçtiği halde sıkıntı ortadan kalkmadığını görünce 'İsterseniz daha fazla gecikmeden davetlilere ve konuşmacılara özür beyan ederek toplantıyı erteleyelim' dedim, bunu beklercesine hemen kabul ettiler ve toplantı -herhalde süresiz olarak- ertelendi. 

 'Toplantı engellenmeseydi buradan bir çözüm çıkardı' diyemem, ama 'Bu konuda önemli bir tecrübe elde edilmiş olacaktı' diyebilirim.