BIST 10.046
DOLAR 32,39
EURO 34,56
ALTIN 2.385,94
HABER /  POLİTİKA

Bülent Arınç Fethullah Gülen'i ziyaret edecek mi?

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ABD ziyareti öncesi gündeme ilişkin konuları değerlendirdi.

Abone ol

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bazı açılış ve resmi temaslarda bulunacağı ABD'ye hareketi öncesi Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi. Arınç, Fethullah Gülen ile görüşüp görüşmeyeceği yönündeki soruya, "Muhterem hocamızı ziyaret edebilirdim. Ama bu kez görüşmeyeceğiz. Çünkü Türkiye'de yaşanan son olaylarla bu ziyaretin eleştirileceğini inanıyorum. Çok arzu etmeme rağmen sayın muhterem hocamızla görüşmemiz olmayacak" dedi.

Arınç sözlerine geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden tiyatrocu Nejat Uygur'a taziye mesajıyla başladı. Arınç 'Meclis Başkanlığı dönemimde Nejat Uygur'un tiyatro oyunlarına gittim. Hem de ailesiyle tanışıp onunla zaman zaman bir araya geldim. Bütün milletime başsağlığı mesajlarımı iletiyorum.' dedi.


GÜLEN'İ ZİYARET EDECEK Mİ?

Joe Biden ile Cuma günü bir araya geleceğiz. Randevumuzu kabul ettiler. 1 Saatlik bir randevumuz olacak. Türkiye'nin demokratikleşme konusuyla ilgili bir konferansa katılacağım. Washington'da 50 milyon dolara hükmeden kuruluşların CEO'larıyla görüşeceğiz. Mayıs ayında Başbakan'la gittiğimiz ABD ziyaretinde Biden'la görüşmüştük.

New York'a gitmişken yakın bir yerde bulunan Fethullah Gülen'i ziyaret etmeyi gönülden arzu ederim. Kendisini sevdiğimi, saydığımı daha önce de ifade etmiştim. Ama bu kez ziyaret etmeyeceğim. Siyasi boyutuyla şu anki ortam çok müsait değil. Gönlümden çok arzu etmeme rağmen sayın muhterem hocamızla bu ziyaretim sırasında görüşmemiz olmayacak.


'MESELEYİ BÜYÜTMENİN ANLAMI YOK'

Fethullah Gülen ile Başbakan Erdoğan arasında bir sorun olmadığını söyleyen Arınç, "Dershaneler ticari amaçla kurulan ticari yerlerdir. Hizmet hareketi bunu yaparken daha farklı davranmış olabilir. Biz bu meseleye rasyonel bakmak zorundayız. Bunların Türkiye'de yasal kuruluşlar olduğunu, okulların verdiği eğitime katkı olduğunu düşünmek zorundayız. Muhterem Hocaefendi hükümetimize karşı yanlış ve farklı bir düşüncesi yoktur. Başbakanımızı çok sevdiğini, yaptıklarını çok beğendiğini, dershanelerin ve etüt merkezlerinin faydalı olduğunu, bunların kapatılmaması gerektiğini Muhterem Hocaefendi söylüyor. 'Kapatmayın ama isterseniz bunları siz kullanın, öğrencilerimize faydalı olsun' diyor. Bu bir fedakarlıktır. 

Rasyonel düşünürken öğrencilerin ve öğretmenlerin de geleceğini düşünmeliyiz. bunu 10 sene evvel böyle tartışmıyorduk, yeni bir eğitim sistemiyle devam ediyoruz. Bazı konular yeni yeni uygulanmaya başladı, SBS kaldırıldı. Artık dershaneler konusunda meseleyi kızıştırmanın, farklı açılardan meseleyi büyütmenin anlamı yok. Bir takım dedikodularla twitterdan mesajlarla devlet bu noktaya getirilmemelidir.

Özel okullara geçmişteki sol düşüncenin buna karşı olduğunu biliriz. Bugün nasıl oluyor da Kılıçdaroğlu dershaneleri müdafaa etmek durumunda kalıyor? Bugün hepsinin çok hararetli bir şekilde dershaneler tarafında olması bir çelişki" dedi.


'KILIÇDAROĞLU'NU SAMİMİ BULMUYORUM'

Kılıçardoğlu Şivan Perwer'i eleştirdi, Perwer ve Ahmet Kaya'ya yöenlik bu eleştirileri hiç bir zaman samimi bulmuyorum Kılıçdaroğlu Dersim'de yaşanan trajediye de sahip çıkmamıştır. Diyarbakır'da barış sürecinin olduğu zamanda bütün bunları söylemesi kıskançlıktır ve çözüm sürecinin başarıya ulaşmasından korkusudur. 

Şivan Perwer'le yıllar önce buluşmuş 4-5 saat kendisiyle görüşmüştüm, Türkiye'ye geliyorsa bu görüşmenin de payı vardır. Yüreği tutuşmuş bir insan görmüştüm kendisini Türkiye'ye çağırdığım da konser verbileceğini söylediğimde farklı tehditlerden bahsetmişti. Ben Şivan Perwer'i samimi buluyorum Kılıçdaroğlu'nun haseti, kendisini çizgisinden bile çıkarmıştır. Kılıçdaroğlu Ahmet Kaya'yı ağzına almasın Namık Kemal'i de ağzına almasın, ağzımı açtırmayın.