BIST 10.083
DOLAR 32,44
EURO 34,77
ALTIN 2.433,26
HABER /  GÜNCEL

Bu itirafı yapmak cesaret ister!

Her kadının cesaret edip de yapabileceği bir itiraf değil. Çünkü hiçbir kadın kendini öyle görmek istemez. Ama Nazlı Ilıcak itiraf etti.

Abone ol

İNTERNETHABER

'Sevim Gözay'la 3. Köprü' Habertürk ekranlarında başladı. İlk bölümün konusu medyaydı. Nazlı Ilıcak müthiş bir itiraf yaptı:  "Ben köşe yazarı olabilmek için bir patronla beraber oldum. Kemal Ilıcak olmasaydı ben köşe yazarı olamazdım."

Gözay'ın ilk programının konukları Sabah Gazetesi'nden Nazlı Ilıcak, Vatan'dan Mutlu Tönbekici, Habertürk'ten Nihal Bengisi Karaca ve Akşam'dan Serdar Turgut'tu...

Sevim Gözay, Can Dündar'ın bir genç kızla öpüşürken yakalanmasının ardından çıkan haberlere gönderme yaparak "medyayı kirli ilişkiler mi yönetiyor? Kadınlar yükselmek için yayın yönetmenlerinin yataklarından mı geçiyor?" diye sordu. Zira Dündar'ın o fotoğrafının ardından Akşam'dan Serdar Akinan, tanıdığı her yayın yönetmenin 'karısını aldattığını' yazmış, "bugün köşe tutan kadın gazetecilerin hepsi yayın yönetmenlerini yataklarından geçmiştir" demişti.

NE YANİ BEN SİZLE Mİ YATTIM?

Akinan'ın bu tespitine en sert tepkiyi bir zamanlar onun da yayın yönetmenliğini yapan Serdar Turgut verdi. Turgut " Bu yazıyı etik bulmuyorum! Bir hakaret var. Direk bana geliyor. Biz aynı gazetede çalıştık. Ben yayın yönetmeniyken sizi (Sevim Gözay'ı kastediyor) de yazar olarak başlattım. Birçok kadını yazar olarak başlattım. Ne yani bunlarla benim ilişkim mi oldu? Bu bana da size de ayıp!

KADINLARIN DA SUÇU VAR

Nazlı Ilıcak Akinan'ın yazısını analiz ederken ilk olarak "Bu yazıda kadınlara 'kendi becerinizle, kendi özelliklerinizle bir yere gelemezsiniz' demek istiyor. Böyle vakalar var medyada. Ama bu genel bir kural değil." dedi. Ardından yayın yönetmenin yatağından geçmeye teşne birçok kadın olduğunu da söyleyip "Kadınların da bu işte çok kabahati var. Kendilerini bir obje gibi kullandırma eğilimi var" diye konuştu.

ILICAK'IN MÜTHİŞ İTİRAFI: BEN PATRONLA BİRLİKTE OLDUM

Ve sözü sonunda kendisine getirdi. Ilıcak birçok kadının itiraf edemeyeceği, o müthiş itirafını yaptı: "Akinan benim açımdan doğru söylemiş. Ben köşe yazarı olabilmek için bir patronla beraber oldum. Kemal Ilıcak olmasaydı ben köşe yazarı olamazdım. Benim açımdan doğru mesela söyledikleri. Kemal benim önümü açtı. Ben köşe yazarı oldum."

KEMAL BEY AKILLI KADINLARLA YATMAYI SEVİYORMUŞ

Ilıcak'ın peşinden söze giren Turgut "Ben sizin yerinizde olsam bu konuda ne yazılar yazardım mizah olarak, böyle abartılı abartılı... " deyip Nazlı Hanım'ı övdü ve "Kemal Bey çok güzel bir karar vermiş. Türkiye'nin en önemli yazarı oldunuz. Kemal Bey akıllı kadınlarla yatmayı seviyormuş" dedi.

Nihal Bengisu Karaca'ın ise başka bir merakı vardı: "Kemal Bey olmasaydı öyle ya da böyle önünüz açılmaz mıydı? Yine köşe yazarı olmaz mıydınız?"

Nazlı Ilıcak bu konuda da samimiydi. "Olmazdı, ben evlilik yoluyla medyayla tanıştım. Belki meslek dalında ilerlerdim belki. Bir öğretim üyesi falan olabilirdim. Daha gecikmeyle gelebilirdim. Ben şanslı başladım mesleğe ama sonra şansızlıklarım çok oldu. Türk filmlerindeki gibi. Şanslı başlarsan filmin sonu kötü biter."

MUHAFAZAKAR ÇEVREDE DURUM NASIL?

Peki muhafazar çevrede durum nasıl? Orada da kadınlar yükselmek için üstlerindeki erkeklerle yatıyor mu? Bu soruya Bengisu şöyle cevap verdi:

"Kadınlığı kullanmak bir risk. Mufazakar çevrede evli olmak geçer akçedir. Ne yaptığını bilen, kurallara uyan kendisini geleneğin ya da muhafazarkarlığın kurallarıyla kayıtlı hisseden kadınlar geçer akçedir. Orada bırakın böyle yükselmek için birliktelik filan, bir erkeğin karısı istediği için boşanması ve sonra ikinci defa evlenmesi bile olay oluyor. Neden boşandı, neden ikinciyle evlendi? diye... Sanki katolik mezhebinin kuralları geçiyor gibi..."