BIST 9.722
DOLAR 32,56
EURO 34,98
ALTIN 2.421,05
HABER /  GÜNCEL

AK Parti'ye yakın gazetecilerden Alp Gürkan'a ağır sözler!

24 ekranlarında yayınlanan Günün Manşeti'nde konuşan Mustafa Karaalioğlu Soma Holding ve patronu Alp Gürkan'a çok ağır eleştiriler yöneltti.

Abone ol

İNTERNETHABER.COM
Soma'daki maden faciasının yaşandığı işletmenin sahibi olan Soma Holding'in yetkili isimler ile düzenlediği basın toplantısına AK Parti'ye yakın medyadan çok sert bir tepki geldi. Star gazetesi ve 24 kanalının tepe ismi Mustafa Karaalioğlu, canlı yayında Soma Holding ve patronu Alp Gürkan'a ağır eleştiriler yöneltti.

24 ekranlarında yayınlanan Günün Manşeti'nde konuşan Karaalioğlu ve Star yazarı Ahmet Kekeç, Alp Gürkan ve ekibini topa tuttu. Basın toplantısının merak edilen hiç bir soruya yanıt sunmadığını vurgulayan Karaalioğlu "böyle yönetilen bir şirkette facia olması zaten kaçınılmazmış" dedi.

"BÖYLE PATRONA BU FACİA KAÇINILMAZMIŞ"

"Madenin sahibine karşı bir koruma olduğu kesin. 'Ehliyetsiz adamlarız' 'ilgilenmedik' itirafında bulundular. Tarihin en büyük maden faciasına imza attılar ama utanmıyorlar. Eğer patron AK Parti'ye yakın olsaydı bugün hapisteydi. Böyle patrona bu facia kaçınılmazmış. Patron 1 numaralı suçluysa sendika da 2 numaralı suçlu. Benzersiz bir kaza değil sadece hiçbir önlem alınmamış. Yaşam odası alınması gereken önlemlerin sonuncusu. Sorumluluğu patron, sendika, müfettişler ve medya paylaşacak. Adli ve idari soruşturma acilen ciddi şekilde yürütülmeli. Böyle bir vakadan sonra sorun kökten çözülecektir."

"DEMEK Kİ ŞİRKETİ BÖYLE YÖNETMİŞLER"

"Tarihi bir facia, tarihi bir utanç kadar yüz karası bir basın toplantısı izledik. Bu kadar sorumsuz, bu kadar lakayıt, konuya hakimiyeti olmayan, böylesi olayın ciddiyetinden uzak bir kadro bulacağımızı ben hiç beklemiyordum. Ekran karşısında bir hicap duygusu ve bir teknik hazırlık gibi konunun ciddiyetine yakışır bir şey olur. Demek ki şirketi böyle yönetmişler. Aklıma ilk gelen şey şu oldu; böyle bir şirkette, böyle bir yönetimde bu facia kaçınılmazmış! Buradan başka bir sonuç çıkmazmış. Bu adamlar anlattıkça oradaki kurtarma çalışmalarını hangi akılla hangi bilgiyle yaptıklarını da endişeyle düşünmeye başladım. Benim gördüğüm şu, bu kadro böylesine kapasitesi yüksek bir şirketi yöntebilecek bir kadro değil. Patrondan aşağıya kadar hepsi sorumlu. Savcılar madenin boşalmasını bekliyorlardı ama bunu izleyince herhalde saniye beklemez, bugün bu adamları çağırırlar çünkü durum düşündüğümüzden daha vahim. Hiçbir teknik önlem almamışlar, kazanın nasıl olduğunu anlamıyorlar ve bir tanımlamada bulunamıyorlar. Neyin ne olduğuna dair tek bir senaryoları yok. Nasıl teknik adam bunlar? Nasıl şirket? Nasıl bir yönetim? O patron olacak zat, 3 yıldır madene uğramamış, '3 ay daha vaktim olsaydı ben yaşam odalarını yapacaktım' diyor dalga geçer gibi. Bu kadar seviyesiz bir girişim olduğunu inanın tahmin etmiyordum. "

"SUÇLUYORUZ! DOĞRUDAN SUÇLU! SUÇ ÖRGÜTÜ ORADAYDI!"

"Basın toplantısındaki arkadaşların durumu da içler acısıydı. Bir tanesi hele "Sizi suçlamıyoruz ama..." falan dedi. Bunu ne adına söylüyorsun sen? Böyle birşey söyleme hakkın var mı toplum adına? Bilakis, suçluyoruz! Doğrudan suçlu.. Yani suç örgütü oradaydı. "

"BU ADAMA KARŞI GİZLİ BİR HİMAYE VAR"

"Bu adama karşı bir koruma var. Bir gizli himaye var. İyi ki bugün Star Gazetesi ve birkaç gazete devreye girdi de bazı soruları sorabildi, gazetecilik yapılmaya başlandı. O kadar pervasız ve bilgisizler ki her durumda birşey itiraf ediyorlar. "İhmal ettik, anlamadık, bilmiyoruz..." bunlar nasıl kurtarma çalışmaları yapmışlar?"

"ENERJİ BAKANI BU ADAMLARI BİR ODAYA KAPATSIN"

"Bakan Taner Yıldız'ı tekrar tebrik ediyorum. Hem tutarlılığıyla hem açıklamalarıyla mükemmel bir performans gösterdi. Tarihimizde böyle kaliteli performans yoktur. Enerji Bakanı, bu adamları bir odaya kapatsın, bunları sürecin dışında bıraksın ve bu adamlar kendi içlerinde bir sorgulama yapsın."