BIST 9.935
DOLAR 32,48
EURO 34,77
ALTIN 2.442,50
HABER /  GÜNCEL

Şehir efsanesi yerel seçimde tescil edildi

Yolsuzluk ve rüşvet iddialarına halk neden itibar etmedi? Radikal'in ekonomi yazarı Uğur Gürses, ilginç bir örnek verdi.

Abone ol

Ekonomik gelişme varsa halkın yolsuzlukları göz ardı ettiğini yazan , Moldova ve İsveç örneğini verdi. 

Gürses'e göre seçim sonuçlarıyla şehir efsanesi halini alan ‘yiyorlar ama çalışıyorlar’ sözü tescil edildi.

Yerel seçim sonuçları uzun süre konuşulacak gibi. Onca suçlamaya karşın halk sandıkta iktidar partisini cezalandırmadı? Peki ama neden? Yüzde 45 civarında oy alan AK Parti'yi seçmenin neden yolda bırakmadığı tartışma konusu oldu.

Radikal si yazarı Uğur Gürses, "Halk 'refahıma bakarım' dedi" başlıklı yazısında Bu sorunun yanıtını arayanlara yanıt verdi.

Can Dündar: AKP'li seçmen hırsızlığa inanmadı

En çok usulsüzlük başvurusunun bu seçimde yapıldığını iddia eden Cumhuriyet yazarı, seçime güvensizlik havasının hakim olduğunu savunduktan sonra yazısına şöyle devam etti:

Bunca ispatlı hırsızlık, aleni yolsuzluk, dehşetli baskıdan sonra iktidar partisi hâlâ yüzde 40’ı aşkın oy alıyor, büyük şehirlerde burun buruna yarışıyorsa, bunun tek tercümesi vardır:
Seçmen, yolsuzluk iddialarına kulak asmamış, baskıların hak edildiğine inanmış, hükümete yeniden kredi tanımıştır.
Hükümetin, “Benim ikbalim elimden gidiyor” gerçeğini, “Ülkenin istikbali elinizden gidiyor” diye yansıtmakta başarılı olduğu anlaşılıyor.
Seçmen CHP alerjisini, “İnsanlar el ele tutuşsa” nostaljisinden daha çok sahiplenmiş görünüyor.
“Bayrağımız iniyor” yalanı, “Soygun büyüyor” hakikatinden ağır basmışa benziyor.

MOLDOVA-İSVEÇ FARKI

"(...)Peki ya yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının etkisi? Bu durum nasıl açıklanabilir? Buna yanıtı bir CHP’li veriyor. Genel Başkan Yardımcısı Prof. Hurşit Güneş bizler henüz seçim sandığına gitmemişken, bu konudaki çeşitli makaleleri işaret ederek başka ülke örneklerinden bu tabloyu açıklıyordu. Güneş, New York Üniversitesi doktora öğrencisi Marko Klašnja’nın bir makalesine atıfta bulunuyordu. Klašnja, yolsuzlukların yaygın olduğu bir ülke olan Moldova ile çok nadir olan İsveç’i karşılaştırıyor. Araştırma şunu sorguluyor: Kent ekonomisini geliştiren belediye başkanı hakkındaki yolsuzluk iddialarının oy üzerine nasıl etki yapıyordu?

REFAH ARTIŞININ ÖNEMİ

Sonuç şuydu; İsveç’te ekonomide ne tür gelişme olursa olsun, halkın yolsuzlukları katı biçimde cezalandırdığı ortaya çıkıyordu. Moldova’da ise ekonomik gelişme varsa halkın yolsuzlukları göz ardı ettiği gözleniyordu.  2013 yılındaki Yolsuzluk Algısı Endeksi’ne bakıldığında İsveç en temiz 3. ülke gelirken, Moldova 102. sırada yer alıyordu. Bu endekste 50’li sıralarda yer alan Türkiye’nin gelir artırma macerası da devam ediyor. Hurşit Güneş, şöyle sorguluyordu; “neden İsveç yolsuzluklara çok duyarlı da, Moldova değil? Bu soruyu şöyle sorarsak yanıt da kolaylaşır: Neden İsveç ekonomik refah artışına yeterince duyarlı değil de, Moldova duyarlı? Çok basit. Moldova’da refah artış beklentisi çok daha yüksek çünkü İsveç zaten refaha kavuşmuş durumda. O halde refah artış beklentilerinin olduğu ülkelerde yolsuzluk söylentilerinin önemi azalıyor.”

HALK İTİBAR ETMEDİ

Bu satırları yazarken açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler ‘halkımız yalan ve iftiralara itibar etmemiştir’ diyordu. Olasılıkla da, bunca yolsuzluk ve rüşvet haberini görmezden gelen ve hane refahına bakarak karar veren bir bölüm seçmen, bir şehir efsanesi halini alan ‘yiyorlar ama çalışıyorlar’ sözünü de tescil etmiş görünüyor."


SEÇİM SONUÇLARI 2014 TIKLAYIN