BIST 9.890
DOLAR 32,47
EURO 34,84
ALTIN 2.450,03
HABER /  POLİTİKA

Polisin yetkisi zaten çok fazla!

BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, "Müzakerelerin derinleştirilmesi, çözüm adımlarının hız kazanması gereken bir süreçte, hükümetin savaş tezkeresini gündemine almış olması, sürecin ruhuna ters bir yaklaşımdır" dedi.

Abone ol

Buldan, düzenlediği basın toplantısında, güvenlikçi bakış açısını bir türlü terk etmeyen ve sorunlara halen güvenlikçi politikalarla çözüm bulmaya çalışan hükümetin, Suriye'nin ardından Irak tezkeresini de parlamento gündemine getireceğini kaydetti.

Parlamentoya demokratik çözüm adımlarını getirmesi gereken hükümetin bunun yerine "savaş tezkerelerine" öncelik vermesinin, zaten tıkanıklık yaşayan çözüm sürecini daha da sekteye uğratacağını belirten Buldan, "Müzakerelerin derinleştirilmesi, çatışmasızlığı kalıcı hale getirecek demokratik çözüm adımlarının hız kazanması gereken bir süreçte hükümetin savaş tezkeresini gündemine almış olması, sürecin ruhuna ters bir yaklaşımdır" görüşünü öne sürdü.

TEZKEREYE NEDEN İHTİYAÇ VAR? 

Yıllardır parlamentolardan geçirilen tezkerelerden sonuç elde edilemediğini belirten Buldan, "Madem hükümet Kürt sorununu çözeceğini iddia ediyorsa, bu tezkereye ne ihtiyaç var?" diye sordu.

Bu noktada hükümetin tutumunun kuşku uyandırdığını ve samimiyetinin sorgulanır hale geldiğini savunan Buldan, "Meclis'in görevi savaş tezkeresi çıkartmak değil, barışı tesis etmektir" diye konuştu.

Hükümetin, Öcalan'ın gönderdiği mektuba yanıt vermesini isteyen Buldan, "Biz hem tezkereye hem de hükümetin süreci ağırdan alan yaklaşımına karşı olmaya devam edeceğiz ve tezkereye, Genel Kurul'a getirilmesi halinde 'hayır' diyeceğiz" dedi.

MUHTEMELEN HAFTASONU GİDECEĞİZ 

Buldan, bir soru üzerine, İmralı'ya yeniden gitmek için başvuru yaptıklarını, muhtemelen hafta sonu gidebileceklerini, cevap beklediklerini kaydetti.

İmralı'nın ardından Kandil'e de gidebileceklerini belirten Buldan, "Öcalan yeni bir formattan bahsetti; Terör yasasının değiştirilmeli, komisyonlar ve izleme kurulları oluşturulmalıdır. Bunlar, tıkanıklığı aşmak ve sürecin ilerlemesi adına önemli" dedi.

Demokratikleşme paketini yetersiz bulduklarını ve bu konuda muhalefet etmeyi sürdüreceklerini kaydeden Buldan, bir başka soru üzerine, genel olarak Kandil ve İmralı'nın görüşlerinin aynı olduğunu ifade etti. Buldan, "Sürecin olumlu ve olumsuz yanları var. Olumlu yanı, bu süreçte kimse yaşamını yitirmedi, olumsuz yanı ise hükümet adım atmadı. Hükümetten somut, pratik ve güven verici adımlar bekleniyor" diye konuştu.

POLİSİN YETKİSİ ZATEN ÇOK FAZLA 

Buldan, polisin yetkilerinin artırılmasının daha fazla gaz bombası, baskı ve şiddet anlamına geleceğini savunarak, polisin yetkisinin zaten şu anda bile çok fazla olduğunu söyledi.

Buldan, demokratikleşme paketinde önerilen seçim sistemlerine ilişkin bir soru üzerine, henüz parti olarak bir araya gelip bu konuyu tartışmadıklarını kaydetti.

Bu hafta sonu Merkez Yönetim Kurulu'nu tekrar toplayacaklarını ve seçim sistemini ele alacaklarını belirten Buldan, şunları söyledi:

"Üç öneri var. Biri zaten yüzde 10 baraj sisteminin devam etmesi. Diğer iki yönteme ve sisteme ilişkin parti olarak oturup bir tartışma yürütmedik. Ama her iki sistem de çok doğru ve demokratik bir sistem değil. Sonuçta büyük olan partileri ilgilendiren sistem. AKP'yi daha çok ilgilendiren bir sistem. AKP'nin milletvekili sayısını artıracak bir sistem. Küçük partileri yok sayan, görmezden gelen bir sistem. Parti olarak henüz nasıl bir tavır takınırız, hangisini destekleriz konusu tartışmadık."