BIST 9.717
DOLAR 32,52
EURO 34,93
ALTIN 2.432,84

Yolun açık olsun Abdülhamit Han!

Sevgili dostlar; geçen haftaki yazımda, Yeşiller Partisi’ne mensup olan Alman Dışişleri Bakanı’nın önce Yunanistan’a, hemen onun ardından  Ankara’ya gerçekleştirmiş olduğu ziyareti esas alarak, bilhassa Bayan Bakan’ın söylemek istedikleri üzerinde durmuş, her ne kadar Yeşiller’den de olsa Batı’nın temel karakteri doğrultusunda, ekranların önünde sergilemiş olduğu çifte standart karşısında, Dışişleri Bakanımız sayın Çavuşoğlu’nun kendisine vermiş olduğu “Diplomasi Dersi”ni sizlerle paylaşmıştım.

Sayın konuk Bakan’ın söylemek istedikleri arasında, sanki bütün Batı adına  konuşuyormuş gibi “Mavi Vatan” adıyla Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de belirleyip bütün dünyaya ilan etmiş olduğu HAKİMİYET sahasının onlara vermiş olduğu rahatsızlığın iması da vardı. Ama bilmiyorlardı ki; hür doğmuş, bugüne kadar da hür yaşamış olan bu millet, bugünden sonra da, bu seciye, karakter ve asaletiyle ilelebet, hür yaşamaya devam edecektir.

Nitekim her seferinde stratejik ortaklığını “kadim müttefikimizdir” teyidiyle dillendiren ama maskelenmiş diğer yüz veya yüzlerini devreye sokarak PKK’nın, güney sınırlarımız ötesindeki yansımaları olan TERÖR ve EŞKİYA gruplarını silaha boğmasına, aynı şekilde Kuzey Batı sınırımızda, NATO’da müttefikimiz olan Yunanistan lehine, hemen yanı başımızda, hala ecdadımızın koymuş olduğu AD ile anılan DEDEAĞAÇ askerî üst edinip, bütün dünyanın gözü önünde oraya yığınak yapmasına rağmen Türkiye bağımsızlığının gereği, kendi çıkarları uğruna alınması gereken tedbirleri alıyor, görüşüyor, adı ister yeşil olsun ister mavi, vatan bellediği diyarda hakimiyetinin tezahürü mahiyetinde atması gereken adımdan asla geri kalmıyor.

Dün Soçi!
İşte bu doğrultuda “5 Ağustos 2022” Cuma günü sayın Cumhurbaşkanımız ve beraberindeki heyet Soçi’de, Rusya Devlet Başkanı sayın Putin ve Rus heyetiyle bir araya gelerek, gerek liderler arasında gerçekleşen başbaşa görüşme ve gerekse heyetlerarası görüşmeler 4 saat gibi geniş bir zaman perspektifinde gerçekleşerek nihayete ermiş oldu. Zirvenin sonuçları ise ortak bir bildiri ile bütün dünya kamuoyuna ilan edildi.

Ortak bildiride iki lider, Türkiye-Rusya ilişkilerinin mevcut bölgesel ve küresel bütün tezgahlara rağmen, karşılıklı saygı ve mütekabiliyet temelinde, uluslararası sorumluluklara da uyumlu olarak devam ettirilmesi yoluna ortak iradelerini dünya kamuoyu ile paylaştılar.

Yine iki lider, Türkiye ile Rusya arasında var olan samimi, açık sözlü ve güvene dayalı ilişkilerinin bölgesel ve uluslararası istikrarın tesisi açısından taşıdığı kilit öneme işaret ettiler. Bu doğrultuda Ukrayna limanlarından tahıl ve gıda ürünlerinin İstanbul mutabakatı doğrultusunda, emniyet içerisinde intikali hususunda iki ülkenin, aralarında var olan yapıcı ilişkilere vurgu yaptılar.

Aynı şekilde iki lider, Suriye’nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün korunmasına önem atfederek, Suriye’de tüm terör örgütlerine karşı yürütülecek olan mücadelede dayanışma ve eşgüdüm içinde hareket etme kararlılıklarını teyit ettiler. Bununla birlikte iki lider Libya’nın egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve ulusal birliğine olan bağlılıkların teyit ettiler.

Sayın Putin, ikili görüşmenin basına açık kısmında, Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye’nin arabuluculuk gayretlerine vurgu yapmış ve bu doğrultuda sayın Erdoğan’a teşekkür etmiş, bildirinin sonunda da iki lider Türkiye-Rusya Yüksek Dizili İşbirliği Konseyi’nin gelecek toplantısının Türkiye’de toplanmasında mutabık kalmışlardı.

Bugün ise Taşucu Limanı'nda
Türkiye, Mavi Vatan’da sondaj çalışmalarını, yoğunlaştırmaya yönelik, dördüncü sondaj gemisini de satın aldı ve merhum Yahya Kemal Beyatlı’nın dillendirdiği milletin temel vasfı doğrultusunda “… ne harabiyim ne harabatiyim, kökü mazide olan atiyim” dercesine bu sondaj gemisinin adını Abdülhamit Han koydu. Geçtiğimiz Salı günü 9 Ağustos 2022 tarihinde bizzat sayın Cumhurbaşkanımızın iştirakiyle gerçekleşen törenle Mersin’in Taşucu Limanı’ndan, tam Kıbrıs’ın kuzeyine isabet eden, yeni görev mahalli olan Yörükler-1 sahasına uğurlandı. Böylece yunanın bir kere daha yüreği ağzına geldi. Geminin yalnız cisminden ve cüssesinden değil, aynı zamanda adından da ürktüler.

Gemi bu alanda sondajı bitirdikten sonra durmayacak, başka yerlere gidecek, yitiğini bulana kadar aramaya devam edecek. Zira yeşiliyle mavisiyle vatan bir bütündür. Yapmakta olduğumuz sismik etüt ve sondajlar kendi egemenlik alanımız içindedir. Bunun için sayın Cumhurbaşkanımızın vurguladığı gibi hiç kimsenin onay ve iznini almamız söz konusu değildir!

Kalın sağlıcakla sevgili dostlar.