BIST 10.083
DOLAR 32,41
EURO 34,74
ALTIN 2.425,04
HABER /  SPOR

Ulusoyun tek hayali

Haluk Ulusoy, son bir hayali kaldığını onu da gerçekleştirirse misyonunu tamamlayacağını söyledi.

Abone ol

Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, federasyon olarak amaçlarının uluslararası arenada dibe varan Türk futbolunun itibarını yukarı çıkarmak olduğunu söyledi.

Futbol Federasyonu Olağan Mali Genel Kurulunda konuşan Ulusoy, Türk futbolunda tartışmaların arttığı bir dönemde göreve geldiklerini belirterek, ''Ana amacımız Türk futbolunun bilinen sorunlarını çözmek, yeni projeleri hayata geçirmek ve uluslararası arenada dibe vuran itibarını yukarı çıkarmak'' dedi.

FIFA'nın, İsviçre maçında çıkan olaylar nedeniyle Türkiye'yi cezalandırmak istediğini vurgulayan Ulusoy, ''Büyük bir hukuk ve diplomasi savaşı verdik. Bu süreçte onursal başkanımız Şenes Erzik'in katkılarını takdirle anıyorum. Bu takım oyununun sonunda hepimizi mutlu eden bir karar çıktı. Ben ve çalışma arkadaşlarım bütün bilgi ve birikimlerimizi ortaya koyup elimizden gelen bütün katkıyı sağladık. Haftalarca süren bu konu, mesaimizin büyük bir bölümünü aldı. Ama genel sorumluluklarımızı da aksatmadık'' diye konuştu.

''HERKESE EŞİT MESAFEDE DURDUK''
Haluk Ulusoy, federasyon olarak bütün kulüplere eşit mesafede olduklarını söyledi. Süper Lig'in tarihindeki en heyecanlı sezonunu geçirdiğini ifade eden Ulusoy, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Göreve geldiğimizde liglerin ikinci yarısı ve Fortis Türkiye Kupası devam ediyordu. Tarihin en çekişmeli, en mücadeleci ve en heyecan verici ligini yaşadık. Tartışmalar en aza indi. Fortis Türkiye Kupası son derece düzeyli geçti. Futbolu huzur ve güven ortamıyla buluşturmak bizim için çok önemliydi. Şeffaf bir yapıya ulaşmak, kamuoyunun denetimine açık olmak öncelikli hedefimizdi. Uluslararası denetçi bir firmayla anlaştık. Bu firmanın 3 aylık değerlendirme raporunu da geçen hafta açıkladık.''

''AYSBERGİN GÖRÜNMEYEN TARAFIYLA İLGİLENDİK''
Başkan Haluk Ulusoy, yönetime geldiklerinden bu yana aysbergin görünmeyen yüzüyle ilgilendiklerini kaydetti. Şiddet ve küfürün futbolun değerlerini yok eden iki tehlike olduğunu dile getiren Ulusoy, ''Şiddetin önlenmesi konusunda çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Türkiye'de futbol sahalarında ya futbol oynanacak ya da küfür edilecek. Kararını biz vereceğiz. Küfrü futbol sahalarından kovacağız. Bu konuda herkese görev düşüyor'' ifadelerini kullandı. Futbol ekonomisini geliştirmek zorunda olduklarının vurgulayan Ulusoy, ''Gerek federasyon olarak gerekse kulüplerimiz olarak kurumsallaşacağız. Çağdaş futbol organizasyonunun uluslararası arenada kalıcı başarılarıyla örnek bir parçası olacağız. Kulüp lisans sistemine uygun bir yapıya ulaşacağız. Gelirlerimizin arttığı, ekonomimizin güçlendiği ama şeffaf bir mali yapıyla her an hesap verebilecek bir konumda olmayı sağlayacağız. Tüm bunları federasyonumuz ve kulüplerimizle birlikte eşzamanlı olarak yapacağız'' diye konuştu.

'BİR RÜYAM DAHA VAR'
Ulusoy, Türk futboluna yıllarını verdiğini ve elinden gelen çabayı gösterdiğini belirtti. Çok önemli başarıların keyfini yaşadığını anlatan Ulusoy, sözlerini şöyle tamamladı: ''Ülke futboluna birçok ilki yaşattım. Bir rüyamı daha gerçekleştirdiğimde misyonumu tamamlamış olacağım. Aslında bu bir rüya değil. Futbolun içinde olduğum sürece her zaman kovalayacağım bir hedef. Bu hedef, Türkiye'yi dünyanın zirvesine taşımak. Kurumsal yapıyı, Fair-play yapısını, futbol kalitesini zirveye ulaştırmak ve orada kalıcı olmak. Bugünler inanın uzak değil.''

Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, ekibiyle beraber ay-yıldızlı bayrağı en yüksek noktaya çıkarmak için mücadele edeceklerini söyledi. 
   
Ulusoy, federasyon olarak kamu görevi yaptıklarının bilincinde olduklarını
belirterek, ''İnsanüstü bir mücadele verdim. (İhanet etmedim) cümlemin
altında birşey aramaya gerek yok. Dünya nimetlerinden feragat ederek
çalıştım. En iyi şekilde hizmet ettiğime inanıyorum'' dedi.

    Türkiye'nin şu anda Dünya Kupası'nda çeyrek final mücadelesi veren
takımlardan çok daha üstün olduğunu ifade eden Ulusoy, şöyle konuştu:
   
''Bu nedenle Avrupa Şampiyonası'na katılacağımızı da iddia ediyoruz. Dünya üçüncüsü olan Türkiye'nin bir kupa ile taçlandırılması gerekiyor. Bunun zamanı geldi ve bu konuda bütün birikimimizi ortaya koyacağız. 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda final oynayıp kupayı  Türkiye'ye getirmek mecburiyetinde olduğumuzu düşünüyoruz. Geçmişteki başarılara baktığımız zaman bunlar tesadüfi değildir. 1992 yılında Şenes Erzik ile başlayan özerklik ve o dönemde başlayan yükseliş benim dönemimde tavana vurmuştur. Bundan sonra da artık ülkemize yakışan bir kupa kazanmaktır. Ben hayal tacirliği yapmıyorum. İnandığım şeyleri  konuşuyorum. Bugüne kadar da içimden geçen ve inandığım her şeyi halkımla paylaştım. Çok şükür halkımın yüzünü kara çıkarmadım ve başarıdan başarıya koştuk.'' 
   
''İMAJIMIZ DİBE VURDU''
 Haluk Ulusoy, genel kuruldaki cümlesinin yanlış anlaşıldığını belirterek, ''Ben (futbol olarak dibe vurduk) demedim. (İmaj açısından Türk futbolu dibe vurdu) dedim'' ifadelerini kullandı. Türkiye'nin  dünyaya bunca yıldır fair-play örnekleri verdiğini dile getiren Ulusoy, ''Türk ve Koreli futbolcuların el ele tutuşarak halkı selamlayan hareketleri posterlere konu olmuştur. Bütün dünyaya örnek olan Türkiye imajı, İsviçre maçıyla birlikte yerlere vurdu. Bunu bizler de söylüyoruz, herkes de kabul ediyor'' diye konuştu. 
   
''ÜSTÜNE GİTTİK VE CEZAYI DÜŞÜRDÜK''
İsviçre maçı sonrasında alınan cezanın çok ağır olduğunu belirten Ulusoy, olayların üstüne gittiklerini ve cezayı düşürmeyi başardıklarını kaydetti.
   
Alınan cezayı düşürmek için 5 ay mücadele verdiklerini vurgulayan Ulusoy, ''Turnuvadan atılmamız gündemdeydi. Biz onu engelledik ve 6 maça kadar indirdik. Sonra bu da bize yetmedi ve üstüne gittik. Her türlü çabayı sarf ederek cezamızı 3 maça kadar indirdik. Bu FIFA tarihinde bir ilktir'' dedi. 7,5 yıl süren önceki başkanlığı döneminde FIFA ile iyi ilişkiler kurduğunu anlatan Ulusoy, ''Şenes başkanımın benimle birlikte mücadele etmesi ve Sayın Kemal Kapulluoğlu'nun büyük hukuki katkıları ile Futbol Federasyonunun FIFA'da da gücü olduğunu kanıtlayacak duruma getirdik. Demek ki bu federasyon güçlü bir federasyon. Bunu da kanıtladığımız için mutluluk duyuyoruz. FIFA Başkanı Blatter ile baba-oğul gibi ilişkimiz var. Bunu FIFA'daki herkes biliyor. Beni 18-19 ay sonra göreve getiren genel kurulumuz da demek ki bunu bilerek göreve getirdi'' diye konuştu. 
   
SÜLEYMAN BÖLÜNMEZ İLE İLGİLİ YORUMU
 Haluk Ulusoy, Süleyman Bölünmez'in Mardinspor Kulübü başkanlığı
yaptığı dönemde talihsiz bir olay yaşadığını söyledi.
   
Mardin Bağımsız Milletvekili Süleyman Bölünmez'in İkinci Lig Kulüpler Birliği'ne seçilmesiyle ilgili olarak, ''Bu tür olayların yaşanmaması gerektiğini kendisi de vurgulamıştı. Süleyman Bey'in Mardinspor'a ve Türk futboluna emekleri çok fazladır. O günü kimse tasvip etmiyor. Yaşanmaması gereken bir olay olarak tarihte bırakmamız gerekiyor. İnsanlar için her yaşadığı gün bir tecrübedir. Türkiye'de bu yaptığından dolayı en fazla üzüntü duyan da Süleyman başkandır''  yorumunu yaptı.