O hastanede hem tedavi oluyor. Hem de hastaneden para alıyor. Nasıl mı?
Abone ol Hatay'da 1 yaşından beri düzenli tedavi olan kalıtsal kan hastası Sinem Karabaş, sürekli gittiği hastanenin personeli oldu.Karabaş (21), 6 aylıkken kalıtsal kan hastası olduğunun belirlendiğini ve o günden bu yana hastalıkla mücadele etmeye çalıştığını söyledi.
Hastalık nedeniyle 15 günde bir kan alınması gerektiğini ve sürekli ilaç kullandığını ifade eden Karabaş, hastalığının eğitimini de zorlaştırdığını, Antakya Ticaret Meslek Lisesinden zor şartlarda mezun olduğunu kaydetti.
Okulu bitirdikten sonra ''hastalık nedeniyle kaderine razı olmadığını'' ve iş aramaya başladığını vurgulayan Karabaş, şöyle devam etti:
''Bu hastalıkta birçok organım zarar gördü. 3 yıl önce dalağım büyüme nedeniyle alındı. Ayrıca aynı yıl diyabet hastalığı ortaya çıktı. Şu anda günde iki kez ünsülün iğnesi yapıyorum. 15 günde bir kan aldığım için vücudumda biriken demiri geceleri 8 süreliğine taktığım sondaj ile dışarı atıyorum. Bütün bu çektiğim sıkıntıları Kalıtsal Kan Hastalıkları Merkezi Sorumlusu Dr. Edip Gali'nin desteğiyle unutmaya çalışıyorum. Yıllardır istemeyerek geldiğim hastanede bana iş buldu. Kaderim değişti ve tedavi gördüğüm hastanenin personeli oldum.''
Kendisini çok şanslı olarak nitelendiren Karabaş, hastanede çalışmasının çok güzel bir duygu olduğunu söyledi.
Hastanede diğer hastalara moral vermeye çalıştığını, onlara destek olduğunu vurgulayan Karabaş, ''Hastalık ne yazık ki ömür boyu benimle birlikte yaşayacak. Ancak o kadar şanslıyım ki hastanede hem tedavi olup hem ücret alıyorum. Aynı zamanda benim gibi hasta olanlarla ilgilenip onlara moral vermeye çalışıyorum. Bazen bir kolumda serum takılıyken bir taraftan da işimi yapıyorum. Burada sürekli doktorların gözetiminde olduğum için kendimi güvende hissediyorum'' diye konuştu.
''HASTALARIN DİLİNDEN EN İYİ, HASTA OLAN ANLAR''
Hasta olanlara destek olabilmek, umutlarını kaybetmemelerini sağlamak amacıyla merkeze gelen hastalarla tek tek ilgilendiğine dikkati çeken Karabaş, ''kalıtsal kan hastaları sürekli tedavi sürecinde oldukları için sinirli olurlar. Onlarla konuşmak, iletişim kurmak çok zordur. Bu nedenle onların dilinden en iyi hasta olan anlar. Ben de onlara iş bulduğumu, bu hastalığın hayatımı karartmayacağını belirterek moral vermeye çalışıyorum'' dedi.
İlerde taşıyıcı olmayan biriyle evlenmek istediğini ifade eden Karabaş, kendisi gibi hasta çocuklar dünyaya getirmek istemediğini, bu konuda anne babaların daha duyarlı olması gerektiğini söyledi.
''HATAY'DA KALITSAL KAN HASTALIĞI ARTIYOR''
Hatay Kalıtsal Kan Hastalıkları Merkezi Sorumlusu Dr. Edip Gali, Türkiye'deki 6 bin kalıtsal kan hastasının bin 677'sinin Hatay'da bulunduğunu söyledi.
Hasta sayısının her geçen gün yeni doğumlarla arttığını vurgulayan Gali, şunları kaydetti:
''2001 yılından bu yana Hatay'da 223 yeni hasta dünyaya geldi. Bu sayı birçok ildeki toplam hasta sayısından daha fazla. Bu konuyla ilgili ailelerin daha bilinçli olması gerekiyor. Çünkü bir kalıtsal kan hastasının yıllık tedavi masrafı 10 bin dolar. Hem hasta hem aile hem de ekonomi bu hastalıktan büyük zarar görüyor.''
ÖNCEKİ HABERLER
