BIST 9.525
DOLAR 32,56
EURO 34,71
ALTIN 2.492,17
HABER /  GÜNCEL

Öcalan'a bu bilgileri kim sızdırıyor?

Ümit Fırat, Baydemir tartışmalarını değerlendirirken hem Öcalan hem de PKK ile ilgili çok önemli iddialarda bulundu.

Abone ol

İNTERNETHABER- Kürt yazar Ümit Fırat, Öcalan'ın Baydemir ile ilgili sözlerinin "balans ayarı" olduğunu bundan sonra Baydemir'in çizmeyi aşmayacağını iddia etti. PKK'nın Gülen cemaatini tehdit ettiğini, bölgedeki faaliyetlerinden de rahatsız olduğunu söyleyen Fırat, Öcalan ile ilgili müthiş bir iddiayı da gündeme taşıdı. Fırat'a göre Öcalan, avukatlarının dışında derin devletle de temaslarını sürdürüyor.. PKK terörürünün devam etmesini isteyen devlet içindeki bazı isimler APO'ya çok gizli bilgileri sızdırıyor.

Ümit Fırat, Öcalan'ın İmralı'da yaşlanarak ölmemesi için dua ediyor. Habertürk'te katıldığı programda konuşan Fırat, Öcalan'ın İmralı'da "doğal yollardan ölmesi" halinde bile bunun Kürt kamouyuna anlatılamayacağını ve bu durumun ülkede yeni çatışmaların yaşanmasına neden olabileceğini söyledi.

Öcalan'ın belirli bir süre sonra serbest kalabileceğini de iddia aden Fırat, tarih vermedi; ancak sürecin uzun olabileceğini ve bu süredede kamuoyunun konuya hazır hale getirilebileceğini ifade etti.

"ÖCALAN BAYDEMİR'E AYAR VERDİ"

İmralı'dan gelen Baydemir ile ilgili sözleri de değerlendiren Fırat, Öcalan'ın bu uyarıyla; Kürt siyasetine balans ayarı yaptığını ifade etti. İşte Fırat'ın, gündemdeki Baydemir tartışmasıyla ilgili değerlendirmesi:

"Osman Baydemir, Öcalan’a ters düşsün diye bir şey söylemedi. Onun söylediği ifade ettiği şey "silahlı mücadelenin sona ermesi gerektiğine" dairdir. Kandil’deki bazı yöneticilerinde zaman zaman ifade ettiği şeydir.

Silahlı mücadelenin bittiğinin dışında Osman Baydemir’e, “sen kimsin demek” ya da "burada konuşması gereken varsa, o da benim" hatta Kandil de değil yani! “Kandil bile böyle bir şey söyleyemez”, “sen nasıl söylersin” diyor. O zaman bir balans ayarı; “herkes haddini bilsin oturduğu görevini yapsın” tehdidinde bulunuyor. Burada ben çok aykırı bir şey bulmuyorum.

"TENEKE BAĞLAR SOKAKLARDA DOLAŞTIRIRIM"

Öcalan'ın kimseye güvenmediğini de söyleyen Fırat, baskıların artmasi halinde Baydemir'in istifa edebileceğini söyledi. Baydemir, 2004 seçimlerinde belediye başkanlığı için aday gösterilirken Öcalan'ın fikrinin alınmadığını iddia eden Fırat, tartışmalarla ilgili şunları söyledi:

"Osman Baydemir’e, 2004 Şubat’ında kesin olarak adaylığı belirlendikten sonra ilk avukat görüşmesinden itibaren zaman zaman bir şeyler söyler. İlk şeyde de "eğer başaramasa kuyruğuna teneke bağlar, sokaklarda dolaştırırım" dedi. Güvenmediğini de zaman zaman söyledi. İnsan hakları çevresinden geliyor, o dönemde zaman zaman Amerika’ya da gidiyor, dil öğrenmek amacıyla gitmişti, öyle bir güvensizliği vardı. Abdullah Öcalan’ın onayı alınmadan aday gösterilmişti.

Eğer oradan çok fazla bir baskı gelirse istifa edebilir ama ben o yönde baskı gelmesi dışında, artık çizmeyi aşmayacağı düşüncesindeyim. Olmasa Baydemir’i belediyede pasivize ederler. Sadece Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görülür; ancak dediğim gibi bazı şeylere karıştırmazlar.

ÖCALAN'A BİLGİ SIZDIRAN DEVLETİ TEMSİL EDEN BAZI İSİMLER VAR.. HABERİN DEVAMI BİR SONRAKİ SAYFADA...

[PAGE]

"ÖCALAN, BDP'Yİ KAPATABİLİR"

Öcalan'ın tabana dayalı bir gücü olduğunu da ifade eden Fırat, bu kesimin onun işaretine göre hareket edeceğini savundu. İşte Fırat'a göre Öcalan'ın Kürt siyasetçilere verdiği o gözdağı:

"Öcalan’ın tabana dayalı bir gücü var. Öcalan’ın işaretine göre hareket edecektir. Siz ne kadar dağda elinizde silahla mücadele ederek kalın.

Yani "bu taban benim tabanım, bu parti benim partim ben yarattım ne istersem ne emredersem o olur" diyor.

Yarın eğer hava muhalefeti olmasa avukat görüşmesi gerçekleşirse, bize yansır mı yansımaz mı bilemiyorum ama avukatlarına söyleyecekleri bazı şeyleri daha olabilir. Yeni bir partiye de gidebilir BDP’nin üzerini çizip. Çünkü DEHAP’ı böyle yaptı. 2004 yılında ortada bir şey yoktu. Onun dediği gibi bir ittifakla da girmişti ama yeni parti kurdurdu. Yine böyle de yapabilir.

Kurumlaşan bir Kürt siyaseti yeni adresler anlamına gelir. Öcalan yeni bir adres daha istemiyor. "Gidin görüşün" diyor bazı çevrelere ama o da biliyor ki onlar yine kendisini gösterecek. Vaktiyle böyle bir çatıyı zaten kendisi kurdu. Kendisinden başka bir çözüm odağı istemiyor. Israrla da devlet diyor."

"PKK GÜLEN CEMAATİNİ TEHDİT ETTİ" 

Programda "Gülen cemaati ile PKK arasında çatışmanın olduğu" yönündeki iddiaları da değerlendiren Fırat, bölgedeki bu tür legal faaliyetlerin PKK'yı rahatsız ettiğini söyledi. İşte o sözler:

"Organize bir cemaat ve bölgede bazı somut sonuçlar çıkarabiliyor. Etraflarındaki insanlarla işbirliği yapıyorlar; esnaflarla etraftaki sivil toplum örgütleriyle. PKK’yı kendisi dışında bölgede bir sivil toplum örgütü rahatsız ediyor. AK Parti’de rahatsız ediyor; ancak cemaat daha çok rahatsız ediyor.

Hizbullah bölgede daha kolay bir gruptu, legal değildi. Cemaat ise legal bir yapıya sahip ve bölgede de siyasal bir etkisi olabiliyor. Bu nedenle de cemaate karşı çıkıyor. Diyarbakır’da Abant Platformu’nun bir Kürt toplantısı olacaktı; ancak tehditler alındı, o yüzden de biliyorsunuz Erbil’de yapıldı. PKK bölgesinde böyle bir güç istemiyor. Gülen cemaatinden çekiniyor."

ÖCALAN'A HABERLER NERDEN GİDİYOR?

Öcalan'ın dünyada Türkiye'de olan bitenleri nasıl bildiği üzerine fikir yürüten Ümit Fırat konuyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Öcalan'a sadece avukatlarının haber taşımadığını söyleyen Fırat'ın iddiları şöyleydi:

Geçenlerde NATO Türkiye'den Afganistan için asker istemişti. Bir kaç hafta sonra da ROJ Tv Danimarka'da yayını durdurdu. Öcalan o zaman şöyle bir yorum yaptı: "Bu NATO'nun işidir" dedi.

Cezaevinde olan bir insanın böyle bir bağlantı kurması çok kolay değil. Bu ancak bir dış politika takipçisinin analizi olabilir. Demekki birileri buna bazı bilgiler veriyor.

Yine Hakkari'de köylülerin minibüsünün patlaması olayında bir analiz yaptı. Dediki  "Bu özel bir tim. Ankara'dan gitti Hakkari'de eylem yaptı". Bu basında medyada yer almadı. Bu doğrudan doğruya çok derin bir bilgiyle yapılmış bir analiz. Demekki orda kendisiyle temas kuran insanlar var. sadece iyi şeyler olsun diye görüşen insanlar haricinde tekrar her şey eskisi gibi olsun diye uğraşan insanlar sahneden çekilmiş değil."